Dünyanın sıfırdan yapılan en büyük havalimanı konumundaki İstanbul Havalimanı’nın binlerce metrekarelik devasa terminal camları, profesyonel dağcılık eğitimi almış görevliler tarafından temizleniyor.
Tam kapasiteyle devreye girdiği 6 Nisan 2019’dan beri küresel havacılık sektöründe ilgi odağı haline gelen İstanbul Havalimanı, farklı bir yönüyle de yolculardan ilgi görüyor. 1,4 milyon metrekareyle dünyanın sıfırdan yapılmış en büyük terminaline sahip havalimanındaki onlarca metre yükseklikteki ve yüzlerce metre genişliğindeki terminal camları, profesyonel dağcılar tarafından temizleniyor. Yaklaşık 30 metre yükseklikteki camlara tırmanan dağcılar, düzenli olarak binlerce metrekarelik terminalin cam yüzeyini büyük bir titizlikle temizliyor. Bu durum da yolcuların ilgisini çekiyor.
Her türlü güvenlik önlemi alındı
Normal temizlik görevlilerinin uzmanlık isteyen bu zorlu görevi yerine getiremeyeceğinin anlaşılması üzerine yetkililer, başka bir çözüme giderek benzer bir şekilde gökdelenlerin camlarını temizleyen bir şirket ile anlaştı. İstanbul Havalimanı’nın devasa terminalindeki camları silen profesyonel dağcılık eğitimi almış personeller için güvenlik önlemleri ise en ön planda tutuluyor. Terminalin çatısından sabitlenen güçlü halatlar üzerinde hareket eden temizlik görevlileri, kafalarındaki kasklarıyla görev yapıyor.
Metrelerce yukarıdaki görevlilere yolculardan yoğun ilgi
Onlarca metre yüksekte bağlı oldukları halatlarla terminalin camlarını temizleyen görevliler zaman zaman yolcuların da ilgisini çekiyor. Cam silme işlemini gören bazı yolcular da bu temizlik yapan görevlileri ilgiyle izliyor.
İki buçuk yıldır bu işi yaptığını söyleyen Fırat Dilekli, “Yaptığımız iş dağcılık ve iple erişim. Normalde insanların ulaşamadığı yerlere bu iplerle ulaşıyoruz. Tabi bu işin zorlukları var ama alıştığımız için herhangi bir zorluk çekmiyoruz. İki buçuk yıldır bu işi yapıyorum. Bu işin eğitimini aldım. Gökdelenleri de siliyoruz. Şimdi de İstanbul Havalimanı’nın iç ve dış camlarını siliyoruz. Görenler bizlere merakla bakıyor. Korkanlar da oluyor” diye konuştu.
İple erişim uzmanı olduğunu söyleyen Murat Şenerman, “Üç buçuk yıldır dağcılık işi yapıyorum, iple erişim uzmanıyım. Bende yükseklik korkusu yoktu ama bu kişiden kişiye değişir. Korkusu olanlar da zaten belli bir süre sonra alışıyor. Evde de ailem isterse camları siliyorum” ifadelerine yer verdi.
Yaptığı işin çok zor olduğunu söyleyen Fırat Gülsoy, “Akrabalarım bu işi yaptığı için benim de böyle bir yönelimim oldu. Elbette başlangıçta herkese zor geliyor ama alıştıktan sonra pek bir zorluğu kalmıyor. Kime sorsanız zor der çünkü beden gücü isteyen bir iş baya yoruluyorsunuz. İlk çıktığımda ‘vay be ne kadar yüksekmiş’ dedim. Ondan sonra üstesinden geleceğime insandım ve başardım” dedi.