Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde erken evrede olan mide, bağırsak kanserleri ameliyata gerek kalmadan basit bir yöntemle tedavi ediliyor. Yöntem ise Karadeniz Bölgesi’nde bir ilk oldu.,Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Gastroenteroloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Tarık Akar, Japonya’da geliştirilen ’endoskopik rezeksiyon’ yöntemiyle ameliyatsız olarak gerçekleştirilen operasyon ile hastasını 1.5 saatte sağlığına kavuşturdu.Zonguldak’ta yaşayan 3 çocuk annesi Sevgi Karagöz, bir süre önce mide rahatsızlığı sebebiyle BEÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne başvurdu. Yapılan tetkiklerde Karagöz’e erken evre mide kanseri teşhisi konuldu.Tedavisi başlatılan Karagöz, bir süre önce Kore’de aldığı ‘endoskopik rezeksiyon’ yöntemi ile ilgili eğitim alan Dr. Tarık Akar ile bir araya geldi. Tedavi yöntemini hastasına anlatan Dr. Akar, hastanın tedavi yöntemini kabul etmesiyle 1.5 saatlik operasyonla erken evre tümörlerini temizledi. Hastanın midesinin yarısı ise eski yöntemle gerçekleştirilen ameliyatlardaki gibi alınmak yerine tamamen korundu. Karagöz, tedavinin ardından eski sağlığına kavuştu.‘Yöntem; Karadeniz’de bir ilk’Japonya ve Güney Kore’de uzun yıllardır uygulanan yöntemin Türkiye’de 5-6 ünitede uygulandığını belirten Dr. Tarık Akar, işlemin avantajının ise hastanın midesi ve kalın bağırsağının ameliyat edilmediği için korunduğunu aktardı.Yöntemin Karadeniz Bölgesi’nde ilk olduğunu ifade eden Dr. Akar, şöyle devam etti:“Bu işlemde doktor erken erken evrede mide ve kalın bağırsak tümörlerini endoskopiyle gönderdiği ufak bıçak yöntemiyle mukoza olarak tıraşlama yöntemiyle çıkartabiliyor. Bu işlemin avantajı hastanın midesi ve kalın bağırsağı ameliyat edilmediği için organı korumuş olarak kalıyor. Tümörü tamamen temizleme imkanı olabiliyor. Bu işlemin en önemli şartı tümörün erken evrede yakalanması ve alt tabakalara yayılmamış olması gerekiyor. Eğer bu halde yakalanan bir tümör vakası ise bu işlemin etkinliği ve başarısı çok yüksek. Bu işlem Japonya ve Güney Kore’de 15-20 yıldan bu yana kullanılırken ülkemizde ve Avrupa’da, Amerika’da şu anda sıklıkla kullanılan bir yöntem değil. Ama popüler hale gelmektedir. Bu yöntemi ben iki ay kadar Kore’de eğitim aldıktan sonra uyguladım. Yaptığımız işlemde erken evre olan mide kanseri vakamızda işlem başarılı oldu. Şu anda hastayı taburcu etme durumuna gelmiş durumdayız. Eski sistemde herhangi bir tümörü yakaladığınız zaman erken evre olsun, ileri evre olsun eğer hastanın ameliyatı mümkün ise ameliyat ettirip midesi ve kalın bağırsağının belli bir kısmını aldırmak gerekiyordu. Bu yöntemde ise eğer tümör erken evre ise ameliyat edilmeden endoskopi yöntemiyle çıkartılması ve tam bir kür sağlanması mümkün. Ama en önemli şartımız erken evrede yakalanmış olması olarak belirtmek istiyorum. Erken evrede tümörü yakaladığınız zaman bu yöntemle tümörü tamamen çıkartmak hastanın midesini ve kalın bağırsağını ameliyat etmeden korumak tamamen mümkün. Bu işlem Türkiye’de sadece 5-6 ünitede yapılmakta, Karadeniz bölgesinde bu işlemi ilk biz gerçekleştirdik.”‘1.5 saatte eski sağlığına kavuştu’Yöntemi erken evre mide kanseri teşhisi ile merkeze başvuran 34 yaşındaki Sevgi Karagöz’e uyguladıklarını belirten Akar, yöntemin başarılı olduğunu da vurguladı. Dr. Akar, “Bu işlemi 34 yaşındaki kadın hastamızda uyguladık. Bize mide kanseri teşhisi ile başvurmuştu. Mide kanseri erken evre teşhisi olması sebebiyle endoskopik yöntemle bu işin yapılabilirliğini konuştuk. Kendisi bunu kabul edince işleme aldık. Yaklaşık 1.5 saat süren işlemin sonucunda erken evre mide tümörü endoskopik olarak çıkartılarak temizlendi. Yaklaşık bugün 5. Günündeyiz. Taburcu etmeyi düşünüyoruz. Hasta iki gün sonra da sıvı gıdalar alabilir haldeydi. Herhangi bir komplikasyon meydana gelmedi” diye konuştu.‘Kanseri basit yöntemle yendi, hüngür hüngür ağladı"Mide kanseri teşhisinin ardından hastalığını düşünmemeye çalıştığını kendisini motive etmeye çalıştığını ifade eden Sevgi Karagöz ise basit bir tedavi yöntemiyle kanseri yenmenin mutluluğunu yaşıyor. Midesinin ameliyatla alınmak yerine korunduğunu ifade eden Karagöz, mutluluktan gözyaşlarına boğuldu. Karagöz, “Çok şey yaşadım ama kimseye belli etmemeye çalıştım. Gelmeden zaten bana kendisine gitmem söylenmişti. Methetmişlerdi. Allah da zaten kendisini karşıma çıkardı. Hocam da bana bu tedavi yöntemini anlattı. Kendisine güveniyordum. Gerçekten çok başarılı bir şey olmadı. Hiçbir ağrım, sancım olmadı. Gayet güzel günlük hayatıma devam ettim. Katı yemek yemeye bile başladım. Hiçbir ağrı sızı duymadım. Çok iyiyim. Çok duacıyım. Hocama söyleyecek söz bulamıyorum, harika bir şey. Tedaviden sonra hiçbir yerim ağrımadı, zorlanmadım. Bu zaten stres hastalığıydı. Stres yapmamaya çalıştım. Hastalığım sürecinde kendimi motive ettim. Hastalığı hiç kafaya takmamaya çalışıyorum. Artık bitti gitti” dedi.Karagöz, tedavisinin ardından taburcu edildi. Dr. Akar ise kendisine destek olan hastane başhekimi Dr. Hakan Bakkal ve yönetimine de teşekkür etti.