Eskişehir’de geçen sene sokağa terkedildikten sonra iki gözünü de kaybeden Bella isimli köpek, yeniden görerek hayata tutunabilmek için ameliyat olmayı bekliyor. Ameliyatı kaldırıp kaldıramayacağı belli olmayan Bella’yı sahiplenen Havvas Yazıcı ise, gerekli işlemlerin yapılabilmesi için maddi ve manevi destekleri bekliyor.
Hayatı boyunca birçok kez sahibi değişen ve her defasında sokağa bırakılan Minyatür Cocker cinsi bir köpek 9 yaşındaki Bella yeni bir savaşa hazırlanıyor. Bırakıldığı sokaklarda bir gözünde çöplerde yediği yemekler yüzünden hasar oluşan, diğer gözü ise kedilerin saldırısı sonucu hasar gören minik köpek zamanla görme yetisini tamamen kaybetti. Sadece burnuyla ve hisleriyle yolunu bulmaya çalışan Bella’nın, iki gözünden de geçireceği ameliyatlar ile tekrar görebileceği belirtiliyor. Buna rağmen gerek ilerleyen yaşı, gerekse sağlık durumu nedeniyle ameliyatları kaldırıp kaldıramayacağı soru işareti taşıyor. Bella’ya bakabilmek için işinden ayrılan ve büyük bir özveriyle ona sahip çıkan yeni sahibi Havvas Yazıcı ise minik dostunun hayata tutunabilmesi için maddi ve manevi destekçilerini bekliyor.
“Şeker tüketmiş ve bir gözünü de kediler almış”
Cocker cinsi bir köpek ile arkadaşı aracılığıyla tanışan ve dayanamayıp sahiplenen Havvas Yazıcı, Bella’nın zamanında sokağa bırakıldığını ve bu yüzden görme yetisini kaybettiğini belirtti. Yazıcı, “Bella ile bir arkadaşım aracılığıyla tanıştım. Biz tanıştıktan kısa bir süre sonra Bella’nın göremediğini fark ettim. Şehir dışındaydım döndüğümde bir kafede buldum. Eğer bakamayacaksa sahiplenmek istediğimi söyledim. Bella’nın hali hazırda bir sponsoru vardı. Onunla irtibata geçtik. Zamanında sokağa bırakılmış. Şeker tüketmiş ve bir gözünü de kediler almış. Katarakt var. İlk alındığında bu kadar ilerlememişti ama şu an çok ilerlemiş durumda” dedi.
“Bella’nın anesteziyi kaldırabilmesi lazım”
Geçireceği ameliyatlar sayesinde dostunun yeniden görebileceğini ifade eden Havvas Yazıcı, işlemlerin maddi olarak pahalı olduğunu vurguladı. Bella’nın anesteziyi kaldırıp kaldıramayacağını da öğrenmeleri gerektiğini söyleyen Yazıcı, “Ameliyat imkanımız var, ama anesteziyi kaldırıp kaldıramayacağını öğrenmemiz gerekiyor. Eskişehir’de göz üzerine yoğunlaşmış bir veteriner hekimi yok ama Ankara, İstanbul ve İzmir’de bu tarz işlerde ustalaşmış insanlar mevcut. Fakat maddi olarak biraz pahalı. Gözündeki beyaz karartıyı ameliyat ile alacaklar. Gözünün önündeki tabaka kalktıktan sonra görebilecek. Çok basit bir operasyon ama Bella’nın anesteziyi kaldırabilmesi lazım. Kaldırıp kaldıramayacağını da karaciğer böbrek değerleriyle beraber öğrenebileceğiz. Şimdi yapacağım ilk adım testlere sokmak. Eğer ameliyatı kaldırabiliyorsa da elimden gelen imkanlarla ameliyat için koşturacağım” ifadelerini kullandı.
“Yalnız başına kalamıyor”
Bella’nın göremediği için yalnız kaldığında korktuğunu ve bu yüzden işinden çıktığını ifade eden Yazıcı, “İşim vardı fakat Bella’yla ilgilenmek zorunda olduğum için ayrıldım. Çalışmayı denedim ama yalnız başına kalamıyor. Korkuyor. Görmediği için etrafta her şey ona yabancı kalıyor. Terk edilme korkusu olduğundan dolayı da evde yalnız kalamıyor. En fazla 10 veya 15 dakika. Sonrasında ağlamaya başlıyor. Çok fazla bırakabilecek arkadaşım da tatil geldiği için kalmadı. Maddi pek olanağım yok. Son birkaç ayda elimdekinin hepsini tükettim. Bundan sonra yapabilirsem okul döneminde işe girip bir arkadaşla birlikte bakmayı düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“Tek isteğim kendi başına koşabilmesi”
Sonradan görme yetisini kaybettiği için Bella’nın hareket etmekte zorlandığını söyleyen Havvas Yazıcı, ameliyat olduğunda diğer köpekler gibi koşup eğlenebilmesinin tek isteği olduğunu belirtti. “Ameliyat olduğunda sadece rüyalarında görmemiş olur” diyen Yazıcı şu şekilde açıklamalarına son verdi:
“Görmediği için maalesef çarparak hareket ediyor. Ön patilerini yavaş hareket ettiriyor ve kambur yürüyor. Bu şekilde burnu yere yakın oluyor. Hem etrafı anlayabiliyor hem de hafif hafif yürüyerek çarpmanın etkisini azaltarak yürüyemiyor. Gezdirirken de eğer bir tümsek varsa ben tasmasından çekiyorum. Tümsek olduğunu anlıyor ve ona göre zıplıyor. Çukur olduğunda da tasmasıyla çok rahat çekebiliyorum. Sokaktan alındığında durumu gayet iyiymiş. Gözlerindeki karartı bile azmış. Zamanla daha da çoğalmış. Yaşamasına engel değil ama eğer olursa çok güzel olur. Her yere çarpmak zorunda kalmaz. Diğer köpeklere korkarak yaklaşmaz. Neyin nerede olduğunu bilir ve artık sadece rüyalarında görmemiş olur. Özgüveni epey parçalanmış. Önceden bir kafedeydi ve o kafedeyken sokağa bile çıkamıyordu. Zamanla sevgi gösterdikçe bana alıştı. Adını eminim bilmiyor ama seslendiğim zaman sesimi tanıyabiliyor. Bana olan güveni muazzam bir şey. Benim için çok değerli. İşimden ve birçok şeyden vazgeçtim. Hepsinin değdiğine inanıyorum. Şu anda tek isteğim kendi başına koşabilmesi.”