Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi emekli Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve ‘İki Cihan Güneşi Hazreti Muhammed’in Hayatı’ adlı kitabın yazarı Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, Hz. Muhammed’e (S.A.V) inanmayan bir insanın cennete giremeyeceğini, hatta kokusunu dahi alamayacağını söyledi.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi emekli Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, İhlas Vakfı başdanışmanı ve mütevelli heyeti üyesi, aynı zamanda ‘İki Cihan Güneşi Hazreti Muhammed’in Hayatı’ adlı kitabın yazarı olan Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, İhlas Vakfı Sıla Öğrenci Yurdu’nun davetlisi olarak geldiği Kastamonu’da öğrencilerle bir araya geldi.
Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, İhlas Vakfı Sıla Öğrenci Yurdunda gerçekleştirilen ‘Sevgili Peygamberim’ adlı konferansına Yurt Müdürü Enis Köklü, İhlas Vakfı Bölge Müdürü Ali Savaş ile çok sayıda davetli ve öğrenci katıldı.
Türkleri ancak maneviyatından uzaklaştırınca yenebileceklerini anlayanların durmaksızın bunun için çalıştığına dikkati çeken Ayvallı, “İstanbul’da yıllarca Rus elçiliği yapan şahıs hatıralarını kaleme aldığı kitabında yazmıştır bunları. Türkleri mahvetmek, yıkmak ve yenmek elbette mümkündür. Çünkü Türkler, Müslüman oldukları için çok sabırlı ve mukadder insanlardır. İzzeti iman sahibidirler. Yine kadere razı göstermelerinden, imanlarının kuvvetinden, padişahlarına ve devlet adamlarına, kumandanlarına ve büyüklerine olan saygı göstermelerinden gelmektedir. Eğer biz, Türkleri mağlup etmek istiyorsak, onların milli, manevi ve inançlarına uymayan harici fikirler ve hareketlere alıştıralım diyor. İşte Kudüs’teki papazın dediği budur tam olarak. 8 haçlı seferinde asil milletimizi yok edemeyen güçler, bakın hangi taktikleri uygulamışlardır. Bunların ikisi önemlidir, birincisi Türklerin maneviyatının ve dininin yıkılması için Türkleri yabancı fikir ve adetlere alıştırmak, ikincisi ise Türklere hissettirmeden bünyelerindeki tahribatı tamamlamak. Türklerin muvaffakiyetleri arasında devlet ve millet birliği, Müslüman olmaları, güzel ahlak sahibi olmaları, ailelerine bağlılıkları, atalarına olan bağlılıkları gibi hususlar sayılmış ancak ve ancak maneviyatları sarsıldığı zaman din metanetleri zayıflatıldığı zaman yani kültürlerinden ayrıldıkları zaman Türkleri mağlup edebileceklerini ve Osmanlı Devletinin yıkılabileceği açıkça zikredilmiştir. Şimdi çıkıyor İstanbul’dan bir kadın, iki tane başı örtülü yolda yürüyen kızı tokatlıyor. Çıkıyor başka bir yerde bir kadın, başı örtülü bir öğretmeni sözleriyle tahrik ediyor. Gerçi hepside içeri alındıda ama nasıl oluyor da iman dolu göğüslerden, küffana siper eden o şerefli ecdadın torunları olması gereken bu hanımlar, nasıl olur da bu memleketin asli sahiplerine bu şekilde hakaret eder, onları dövmeye kalkabilirler” dedi.
İstanbul’da ölü bulunan İngiliz ajanının evinden çıkanlara işaret eden Ayvallı, “Ayrıca birkaç gün evvel öncede İstanbul’da ölü bulunan bir İngiliz ajanı var. Bu adamın evinde bazı haber kaynaklarında da çıktı İngiliz casusunun itirafları isimli kitaplar çıkmış. Kaç tane biliyor musunuz, 500 tane çıkmış. Ne arıyor bunlar bu evde. Herhalde İngilizler, İslam düşmanlığını herkes öğrensin diye bu kitapları hayrına dağıtacak değiller ya, bu adam insanlar bu kitapları okumasın diye kim bilir nerelerden topladı bunları. Bunun başka manası olabilir mi? Düşündüm acizane o halde bizim bu kitabı ciddi bir şekilde okumamız ve hazmetmemiz gerekiyor ki İngilizlerin İslam düşmanlığını anlayalım” diye konuştu.
Hz. Muhammed’e (S.A.V) inanmayan bir insanın cenneti giremeyeceğini hatta kokusunu dahi alamayacağını vurgulayan Ayvallı, şöyle konuştu:
“Pensilvanya’daki adamın yolundan giden Dr. Reşit Haylamaz tarafından ‘Gönül Tahtımızın Eşsiz Sultanı’ diye bir kitap yazılmış. Burada diyor ki kelimeyi tevhidin ikinci kısmına inanmasalar da cennete giderler diyor. Ben Hadis-i Şerif profesörüyüm. 11 yıl boyunca Diyanet İşleri Başkanlığında fetva işlerine baktım, binlerce fetvanın altında benim imzam var. Peygamberimize (S.A.V.)’e inanmayan bir insanın cennete gitmesi şöyle dursun, uzaktan görmesi, kokusunu alması dahi mümkün değildir. Peygamberimizi inkar eden ebedi cehennemliktir. Şek-şüphe yok ki, dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından, en mühim kilometre taşlarından biri, ‘İki Cihân Güneşi Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm’ın dünyayı teşrîfleridir. O’nun teşrifiyle tüm alem, yeniden hayat bulmuş; karanlıklar dağılmış; bütün cihan aydınlanmıştır. Nasıl ki maddi güneş, her tarafı aydınlatıyorsa, o manevi güneş de her tarafı tenvir etmiştir."
Yurt Müdürü Enis Köklü ise 43. baskı olan ‘İki Cihan Güneşi Hazreti Muhammed’in Hayatı’ isimli kitabı tüm davetlilere hediye ettiklerini belirterek, konferansa katılan Ayvallı’ya teşekkür etti. Programın sonunda, İhlas Vakfı tarafından konferansa katılım sağlayan öğrencilere ve davetlilere ‘İki Cihan Güneşi Hazreti Muhammed’in Hayatı’ adlı kitap hediye edildi.