Divan Edebiyatı araştırmacısı-yazar Prof. Dr. İskender Pala, Küçükçekmece’de okurlarıyla buluştu. Leyla ile Mecnun’un hikayesini anlatan yazar, çocuklara isim konulurken dikkat edilmesi gerektiğini de belirtti.Her romanıyla yüz binlerce okuyucunun kalbini fetheden Divan Edebiyatı araştırmacısı- yazar, Prof. Dr. İskender Pala, Küçükçekmece Belediyesi Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde okurlarıyla buluştu. Leyla ile Mecnun’un hikayesini anlattığı Leyla ile Mecnun kitabı üzerinden okuyucuyla sohbet eden usta yazar Pala, Leyla ile Mecnun’dan da alıntı yaparak ailelere çocuklarına isim koyarken dikkat etmeleri tavsiyesinde bulundu. Programa Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz ailesiyle birlikte katıldı. Prof. Dr. İskender Pala’ya ise sevenlerinin yoğun ilgisi oldu. Başkan Temel Karadeniz, usta yazar Pala’ya söyleşi için teşekkür edip plaket takdim etti.Çocuklara isim koyarken dikkatLeyla ile Mecnun’un isimlerinin koyulurken ki hikayesinden bahseden usta yazar İskender Pala, “Bu durum bize şunu anlatıyor: Çocuklarınıza isim koyarken çocukların o ismi taşıyıp taşıyamayacağını ölçüp biçmemiz lazım. Aynı gece aynı obada bir kız çocuğu doğuyor. Bu kız çocuğu kara kaşlı kara gözlü kara saçlı ve hatta kara benli bir çocuktur. Karanlık bir gecede doğmuştur. Bu kadar karalıktan da adını Leyla koyarlar. Leyla zaten geceye ait anlamına gelir. Ve tabi çocuğun bahtı da kara olur. Ayrıca şunu da unutmayın, çocuklarınıza koyduğunuz isimler er ya da geç o kişiyi etkilemeye başlayacaktır” ifadelerini kullandı.“Maşuk, aşık olanın zihninde oluşan şekliyle vardır”Aşkla ilgili değerlendirmelerde bulunan İskender Pala, “Maşuk orada aşık olanın zihninde oluşan şekliyle vardır. Yani bir seven vardır bir de sevilen, seven sevileni kendi zihninde kurgular. Ona tavır biçer, hareket biçer. Mesela en basit örneği, o şimdi burada olsaydı şöyle yapardı dediğiniz pek çok şey öyle olmayabilir. Kendi zihninizde kahveyi şöyle içerdi diye kurgularsınız fakat o kişi belki de kahve bile sevmiyordur” dedi.