Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, "SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen 3 ülkesinden biri olduk ve SİHA'lar konusunda çalışmalarımız üst üste katlanarak yeni ürünlerle devam edecek." dedi.
Demir, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezin'de, iki gün sürecek "15 Temmuz Sonrası Savunma Sanayiindeki Gelişmeler Çalıştayı"nın açılışında yaptığı konuşmada,Türk savunma sanayisinin Türkiye'nin savunma ve güvenlik alanında ihtiyaçlarını yerli ve milli imkanlarla sağlamanın yanı sıra dost ve müttefiklerine de destek olmayı kendine amaç edindiğini vurguladı.
Türkiye'nin savunma sanayisinde gösterdiği gelişmenin mazlum milletlere umut olduğunu ifade eden Demir, "Dünyaya baktıkça görüyoruz ki mazlum milletlerin, dostlarımızın gözü Türkiye'de. Türkiye'nin de duruşu, adaletli bir dünya talebi seslendirildikçe mazlumlar bünyesinde bayağı bir ses getiriyor ve bir beklenti oluşturuyor. Bu sesi çıkaran ve cesaretle 'Dünya beşten büyüktür' diyen Sayın Cumhurbaşkanı'mızın sesinin arkasında bir güç görmek istiyor dünya ve bu da Türkiye'nin savunma sanayisindeki gücü." diye konuştu.
- "SİPER hava savunma sistemimizi de yakın zamanda hizmete alacağız"
Bu güçle Türkiye'ye olan güven ve ilginin arttığını vurgulayan Demir, sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün itibarıyla ülkemizin savunma sistem tedariki ve savunma sanayisini yönlendirme konusunda yürütülen çalışmalar neticesinde, savunma ürün ve hizmetlerimiz, hem güvenlik birimlerimize, hem de farklı coğrafyalardaki stratejik işbirliği içerisinde bulunduğumuz dost ve müttefik ülkelere teslim ediliyor, onların silahlı kuvvetlerine güç katıyor. Türkiye'nin güçlü olması aslında dostlarımıza da güç veriyor. Onlar da Türkiye'yi bir rol model olarak almaya çalışıyorlar. 15 Temmuz sonrası gelişmelere baktığımız zaman sadece 6 yıl öncesine kadar hiçbir seviyede hava savunma sistemimiz yoktu. Bugün Korkut, Sungur, omuzdan atılan Sungur, araçtan atılan Sungur, HİSAR A+, HİSAR O+ sistemlerimiz ve şu anda testlerini yoğun bir şekilde devam ettirdiğimiz siber sistemimiz envantere girmek üzere hazıklıklarını yapıyorlar. İnşallah testlerini gerçekleştirdiğimiz SİPER hava savunma sistemimizi de yakın zamanda hizmete alacağız. SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen 3 ülkesinden biri olduk ve SİHA'lar konusunda çalışmalarımız üst üste katlanarak yeni ürünlerle devam edecek."
Deniz platformlarında MİLGEM'ler, amfibi gemiler, sismik araştırma gemileri ve çeşitli seviyelerde gemi uygulamalarını yerli ve milli imkanlarla ürettiklerini anlatan Demir, "Artık kendi savaş gemisini üretebilin 10 ülkeden birisi olduk, kendi denizaltılarımız da yavaş yavaş devreye giriyor olacak." ifadesini kullandı.
- "Helikopterlerimiz güvenlik güçlerimizin gücüne güç kattı"
ATAK helikopterleri FAZ-2'nin güvenlik güçlerine hizmet etmeye başladığını aktaran Demir, şunları dile getirdi:
"Helikopterlerimiz güvenlik güçlerimizin gücüne güç kattı. 150 kilometre menzilli lazer işaretleyicili yüksek hassasiyete sahip TRLG füzemiz, daha uzun menzillerde çeşitli füzelerimiz ATMACA'mız BORA'mız Yıldız ve Kasırga füzelerimiz şu anda hizmete hazır durumdalar. MAM-C ve MAM-L'nin yanı sıra TEBER, MAM-T, KGK, HGK, LGK gibi eklenen yeni mühimmatlarla SİHA'larımızı daha etkili hale getirdik. Sadece dron sistemlerinde değil, anti-dron teknolojisinde de önemli mesafe katettik. Taşınabilir mühimmat sistemleri, ergonomik el bombası ekipmanları, yüksek kapasiteli şarjör ve çeşitli muhtelif mühimmatlar EYP'ye karşı alınan tedbirler, elektronik harp sistemleri gibi konularda da çok çeşitli çalışmalar devam etmektedir. İnşallah havacılık alanında sadece SİHA'larımızla değil, HÜRJET'imizle HÜRKUŞ'umuzla Milli Muharip uçağımızla, ATAK-2 ile de devrede olacağız. Bunlar da yavaş yavaş hizmete giriyor olacaklar."
Demir, 15 Temmuz sonrası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğiyle savunma sanayisinde önemli adımlar atıldığının altını çizerek, "2002 yılında sadece 60 kadar savunma sanayi projesi varken bugün 750'leri aşmış durumdayız. Bu projelerin yarısından çoğu da son 6 yıl içerisinde başlatılan projeler." dedi.
Projelerin bütçelerinin 5,5 milyar dolar düzeyinden 60-70 milyar doların üzerine çıktığını da belirten Demir, "Sektörde faaliyet gösteren firma sayımız da 50'lerden 1500'ü aşma durumuna geldi. Firmaların yıllık ciroları 1 milyar dolardan 11 milyar dolara kadar yükseldi. Rakamlar da hep 10 kat - 11 kat artma eğilimini gösteriyor. Bu Türk savunma sanayisinin dışa bağımlılığını kırma konusundaki irademiz ve eğilimimiz aslında bir teknoloji hamlesi olarak da hayata geçmeye başladı. Savunma sanayisinde oluşturulan idealler ve modeller sanayimizin çeşitli sektörlerine hitap etmeye başladı ve TEKNOFEST de aslında bu duruşun yansıması olarak hayata geçiyor. İnşallah gençliğimize kattığı dinamizmlerle çok daha güzel neticeler almaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin en büyük güçlerinden birisi olduğuna inandıkları dinamik genç nüfusun, savunma sanayisinin geleceği açısından en önemli kaynaklardan birisi olduğunu söyleyen Demir, Türk savunma sanayisinin dışa bağımlılığını bitirme hedefinin, iyi bir noktaya geldiğini, Türkiye'nin teknoloji ithal eden değil, teknoloji ihraç eden bir ülke konumuna doğru emin adımlarla yürüdüğünü kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Demir, Ankara'dan vakıf şirketlerinin temsilcileri ve sektörün önde gelen firmaların temsilcileriyle Samsun'a geldiklerini belirterek, çalıştayda Savunma Sanayii Başkanlığı ile savunma sanayisinin ana yüklenicisi olan firmalarla, Samsun ve bölgenin bu alanda faaliyet gösteren veya gösterebilecek firmalarının buluşarak yeni işbirliği fırsatları oluşturulabileceğini ifade etti.
Çalıştayın açılışına, Samsun Valisi Zülkif Dağlı ve protokol üyeleri ile ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN, HAVELSAN ve STM temsilcileri ile özel sektör temsilcileri katıldı.