Adana’da bölgenin üniversite rektörleri ile sanayi dünyasının otoriteleri, İnovasyon Haftası kapsamında düzenlenen “Üniversite Sanayi İşbirliği” başlıklı panelde biraraya geldi.Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) girişimleriyle başlatılan “İnovasyon Haftası” etkinlikleri kapsamında Sheraton Adana Hotel’de “Üniversite Sanayi İşbirliği” başlıklı panel düzenlendi.Habertürk Gazetesi Editörü Seçkin Ürey’in moderatörlüğünü yaptığı panele, Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı ve ÇKA Yönetim Kurulu Üyesi Şerafettin Asut, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kibar, İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı ile Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Ersoy konuşmacı olarak katıldı.“DÜNYA KABUL EDİYOR TUBİTAK REDDEDİYOR”Zeki Kıvanç, üniversiteler ile sanayi otoritelerinin artık bir arada çalıştığını söyledi. Artık her üniversitede Araştırma-Geliştirme (AR-GE) merkezlerinin, tasarım ofislerinin bulunduğunu kaydeden Kıvanç, üniversite hocalarının ve sanayicilerin istedikleri her an birbiriyle iletişim kurabildiğini söyledi. Adana Sanayi Odası’nın her sektörde hocalarla işbirliği yaparak yeni girişimler yaptıklarını ifade eden Kıvanç, 23 sektörde faaliyet gösterdiklerini dile getirdi. Heyecan verici bir proje başlattıklarından bahseden Kıvanç, başlatacakları program kapsamında akademisyenlerle meclis üyelerini kampa götüreceklerini ve böylece kimin ne istediğini tespit edebileceklerini söyledi. AR-GE çalışmaları konusunda bürokratik sıkıntılar yaşadıklarına değinen Kıvanç, dünya genelinde kabul gören bazı projelerinin TÜBİTAK tarafından reddedilmesinden yakındı ve kir tutmayan kumaş projesini örnek gösterdi.“MÜHENDİSTEN ÇOK KAZANAN ARA ELEMAN VAR”Adana Hacı Sabancı OSB Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü ise geçmiş dönemlerde sanayi ile üniversite arasında işbirliğinin zayıf olduğunu ancak son zamanlarda bu önemli iki dinamiğin arasındaki mesafenin kısaldığını vurguladı. Daha önce hep bu iki kutbun birbirinden adım beklediklerini ve bu yüzden bir ilerleme kaydedilmediğini aktaran Sütcü, bunun sebebini akademisyenlerin ekonomik kaygılarına bağladı. Hangi sektörde personel yetiştirilmesine yönelik Çukurova Üniversitesi ile anket yaptıklarını söyleyen Sütcü bu kapsamda OSB’ye meslek yüksek okulu kurduklarını ve burada 550 öğrencinin öğrenim gördüğünü, çoğunun da staja başladığını dile getirdi. OSB bünyesinde 140 öğrencinin öğrenim gördüğü bir teknik lise de kurduklarını ifade eden Sütcü, ileride bir fakülte kurmayı da hedeflediklediklerini müjdeledi. Sütcü, iyi yetişmiş teknik elemanların sektördeki önemine vurgu yaparak, bazı ara elemanların mühendislerden daha çok para kazandığını açıkladı. Kendisinin de üniversite mezunu olmadığını söyleyen Sütcü, dünyadaki pek çok CEO’nun da üniversite öğrenimi görmediğini anımsattı. Öğrencilere öğütler veren Sütcü, yaz tatillerinin 15 gününü tatil yaparak, geri kalan kısmını da çalışarak geçirmelerini önerdi. Sektördeki sorunlardan bahseden Sütcü, üniversite mezunu olup da anahtar tutmayı beceremeyenlerden yakındı.“ÜNİVERSİTELERDEKİ İŞ YÜKÜ GELİŞİMİ BOĞUYOR”Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kibar da bilimsel gelişimin temel aktörlerinin üniversiteler ile sanayiciler olduğunu dile getirdi. Günümüzde bu işbirliğinin öneminin ortaya çıktığını anlatan Kibar, bu iki grubun önceliklerinin birbirinden farklı olmasının en büyük engel olarak karşılarına çıktığının altını çizdi. Sanayicilerin üniversiteden yardım beklediğini ancak üniversitelerde ise iş yükünün fazla olmasından kaynaklı bir boğulmanın yaşandığını ifade eden Kibar, bu yükün başka bir boyutunun da ekonomi olduğunu anlattı. Diğer konuşmacılar gibi, AR-GE faaliyetlerinin hızlandırılması gerektiğini yineleyen Kibar, Türkiye’nin artık önceki dönemler gibi ithal ettiği teknolojiyle dünya rekabetçilik endeksinde üst sıralara gelemeyeceğini kaydetti. Üniversiteler ile sanayi dünyası arasındaki sinerjiye yönelik gayretleri inanılmaz bulduğunu söyleyen Prof. Kibar, buna katkı sağlayanlara teşekkür etti. Üniversite çalışmalarından bahseden Kibar, “Teknokent’imiz kuruldu ancak faaliyete geçmesi birkaç yıl aldı. Şuan kapasitesi yüzde 100’e doğru gitmekte. Aynı yapı içinde Tekno Transfer Ofisi 2012 yılında kuruldu. İlaveten Kuluçka Ofisi teknokent içerisinde kuruldu. Girişimcilere, öğrencilere özellikle ücretsiz imkan sağlayarak bu hizmeti yapmaya çalışıyoruz. 6 bin 500 metrekare kuluçka merkezimizin de bir ay içerisinde ihalesini yapacağız. 60-70 teknogirişimciye tekrar imkan sağlamış olacağız. Sanayiyle birlikte organize sanayi bölgesi içerisinde yıllar öncesinden Teknik Meslek Yüksekokulu kurduk. Bu şekilde ilişkilerimizi geliştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.