Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 96’ncı yıldönümünü, SANKO Okulları’nda gününde coşkulu bir törenle kutlandı.
Abdulkadir Konukoğlu Spor ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene SANKO Okulları Danışma Kurulu Üyesi Zeynep Konukoğlu, SANKO Okulları Genel Müdürü Fırat Mümtaz Asyalı, Okul Aile Birliği Başkanı Kübra Kayın, SANMED Başkanı Elif Konukoğlu Kara, okul yöneticileri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı.
SANKO Okulları Ortaokul Müdürü Ümit Ülger, törende yaptığı konuşmada, 96 yıl önce bugün; kadın ve erkeğin eşit, bağımsızlığın daimî, demokrasi ve bilimin temeline alındığı Cumhuriyetin, maddi ve manevi yıkıma uğrayan topraklarımızda canlandığını söyledi.
Ülger, “96 yıl önce bugün; yaşadığımız topraklar sömürgeci dış güçler tarafından paylaşılmasın, kendi ülkemizde esaret altında kalmayalım diye Cumhuriyet ilan edildi. 96 yıl önce bugün; bir lider hayatını milletine adamayı görev edindi” dedi.
Büyük Önder Atatürk’ün, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Millî Mücadeleyi başlattığını anımsatan Ülger, “Büyük Atatürk’ün, 29 Ekim 1923 tarihinde ‘ürk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir’ diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez değerdir. Büyük Önder tam bağımsızlığı, ‘Tam bağımsızlık demek, elbette siyaset, maliye, ekonomi, adalet, askerlik, kültür gibi her alanda tam bağımsızlık ve özgürlük demektir. Bu alanlardan herhangi birinde bağımsızlıktan yoksunluk, ulus ve yurdun gerçek anlamıyla bütün bağımsızlığından yoksunluğu demektir’ sözüyle özetliyor” ifadelerini kullandı.
Ülger, günümüzde ve gelecekte Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş tarihini öğrenmek isteyen herkesin ilk başvurması gereken eserin “Nutuk” olduğunu kaydetti.
SANKO Okulları 11’inci sınıf öğrencisi Berkay Dobooğlu ise konuşmasında Atatürk’ün 13 Kasım 1918 günü öğle saatlerinde trenle Adana’dan İstanbul’a geldikten sonra, Haydarpaşa Garı’ndan bindiği Kartal istimbotuyla Galata’ya doğru giderken işgal donanmasının arasından geçtiğine vurgu yaptı.
Bu geçiş sırasında yaveri Cevat Abbas’ın ağladığını gören Mustafa Kemal’in büyük kararlılıkla söylediği “Geldikleri gibi giderler” sözünün, Kurtuluş Savaşı’nın ilk işaret fişeğini ateşlediğini anlatan Dobooğlu, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde yürütülen istiklal mücadelemiz, vatanımızın işgalden kurtarılması ve Cumhuriyetimizin ilanıyla hedefine ulaştı. Cumhuriyet barış, kardeşlik, bir arada yaşama azminin simgeleşmiş halidir. Bir arada bütün olmanın adıdır. Cumhuriyet herkesin eşit olduğunu haykıran bir rejimdir. Milletin kendi geleceğine kendisinin karar vermesidir” diye konuştu.
Tören, Cumhuriyet oratoryosu ve korosunun ardından, hologram gösterisi ve kurtuluş dansı ile son buldu.