Manisa’da, yağmur ve dolu sadece kent merkezinde ilk belirlemelere göre 5 bin dönümden fazla arazide özellikle üzüm bağlarında hasara neden oldu. Manisalı üreticiler yıllardır böylesine bir afetle karşılaşmadıklarını belirterek, sadece bu yılın değil önümüzdeki yılın da üzüm rekoltesini etkileyeceğini söyledi.Manisa’nın Yunusemre ilçesi Üçpınar Mahallesinin Arpacı Tımarı olarak bilinen bölgesinde dolu, rüzgar ve yağmurun hasarı ilk belirlemelere göre 5 bin dönümün üzerinde. Hasar tespit çalışmaları sonrası bu alanın daha da artmasından endişe ediliyor. Lokal dolu yağışının yaşandığı bölgede özellikle üzüm bağları, buğday, sebzeler ve meyve ağaçları zarar gördü.Yaşamakta güçlük çekerken bir de dolu ve yağmur sonrası büyük zarar yaşadıklarını anlatan üretici Mehmet Bilgin, şöyle konuştu: “51 yıllık çiftçiyim. Siyasete kaçıyor gibi oluyor ama bir işçinin bir memurun yaşantısına özeniyorum. Başka ne diyeyim. Ben şu Göksü muhitinde 5 kişi düzgün mahsul çıkarıyorsa birinci veya ikinci sırada yer alırdım ama hala bir şey öğrenemiyorum. 61 yaşındayım, 8 yaşından beri böyle bir afet görmedim. Toprakla uğraştığıma pişmanım.”Yaşadıkları afet sonrası devletten beklentilerini de sıralayan Bilgin, şunları söyledi: “Devlet tarafından bize kredi ödemelerimizde faizlerde yardımcı olmalarını bekliyorum. Arazilerimizi sigortaladık. İşin gerçeğini söyleyeyim sigortayı da bankadan kredi çektiğimiz için mecburen yaptırdık. Kredi almadan yetiremiyoruz. Bütün arkadaşlarımızda aynı. Ben isterim bütün mallarımı sigortalatmak ama ödeyemiyorum.”Üzüm bağında büyük hasar olan Bilgin, asmanın kendine bir daha gelemeyeceğini belirterek, bu durumun sadece bu sene için değil önümüzdeki sene içinde geçerli olacağını anlattı. Girdi fiyatlarına para yetiremediklerinden de şikayetçi olan Bilgin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim okuyacak çocuğum yok. Hepsini okuttum memur oldular, öğretmen oldular fakat kendime bakamıyorum artık. Gece gündüz ben buradayım. Benim arkadaşlarım da var kışın da burada duruyorlar. Bir memurun bir işçinin yaşantısına özeniyorum. Çiftçi olduğum için çok pişmanım”Şehzadeler İlçesi Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman da salkım diye bir şey kalmadığını belirterek şunları söyledi: "Üzerinde olan taneler düşmüş, üzerinde kalan birkaç tane de hasar gördüğü için ileride bunlarda kararacak. Çubuklarda hem rüzgardan hem de doludan dolayı kopmalar var. Çubuklarda meydana gelen hasar önümüzdeki yılın rekoltesini de etkileyecek şekilde çok büyük bir afet yaşanmış burada. Bu üreticilerin mutlaka ve mutlaka himaye altına alınması gerekiyor ki önümüzdeki yıllar üretimini sürdürebilsin. Hem Ziraat Bankası hem Tarım Kredi borçlarının sıfır faizle ertelenmesi önümüzdeki yıllarda da yeniden üretimde bulunabilmeleri için yeni kredi mutlaka açılması gerekiyor”Üreticinin yüksek girdi maliyetleri nedeniyle sigortaya para ayıramadığını kaydeden Sorman, şunları söyledi: “Üretici sigortaya para ayıramadığı zaman böyle bir afetle karşılaştığı zaman, tamamen yok olma durumuna geliyor. Bu topraklara sahip olan çiftçiler aynı zamanda ülke topraklarının da sahibidir. Bu toprakları yabancı şirketlerin himayesinde olan özel bankalara kaptırıldığı zaman ülkenin birilik ve bütünlük teminatı da ortadan kalkmış olur.”Şehzadeler Ziraat Odası Meclis Başkanı Mustafa Kaçire de, “Bizim timar mevkisi dediğimiz bu alanda yani lokal dolunun yağdığı yerde bizim tahminimize göre 5 bin dönüm tahmin ediyoruz ama 5 bin dönümün altında değil daha yukarısındadır çünkü başladığı yer Muradiye mevkisinden Sarmacık’a Tekerler altına giden mevki. Aşağı yukarı çoğu da bağla ekili olan mevkidir. Genel olarak 5 bin dönümün üzerinde zarar var. Başkanımızın dediği gibi seneye üretim için üretilen çubuklarda da büyük zarar var. Bu da önümüzdeki yılın rekoltesini büyük ölçüde düşürecek” Diğer üreticiler de tarlalarındaki zararın büyük olduğunu belirterek, ektikleri tüm ürünün yok olduğunu dile getirdi.