43. Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu, Otel Lokanta ve İkram Hizmetleri Bölümü tarafından düzenlenen seminere katılan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Ege Bölge Başkanı Tolga Gencer, ülkemize gelen yabancı turistin yalnızca yüzde 1’inin İzmir’e geldiğine dikkat çekti. Alaçatı Küçük Oteller Derneği Kurucu Başkanı Mehmet Çelik de butik otelciliğin, amatörce ve evinde misafir ağırlar gibi yapılamayacağını belirterek, “Bu yüzden her sene batan ya da el değiştiren otel sayısı artıyor” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 43.Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Selçuk Yaşar Kampüsünde düzenlenen ‘Türk Turizminde Küçük Otellerin Katkısı’ konulu seminerde, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Ege Bölge Başkanı Tolga Gencer, ETİK Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Süzer ile Alaçatı Küçük Oteller Derneği Kurucu Başkanı Mehmet Çelik konuşmacı olarak yer aldı.
"Butik ve küçük otellerin gelişmesi çok önemli"
İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta’nın ve sektör temsilcilerinin de katıldığı seminerde konuşan Tolga Gencer, İzmir’in turizmin temel taşının konduğu şehir olduğunu belirterek, "İhmal ettiğimizi ve unuttuğumuzu düşünüyorum. En büyük hedefimiz İzmir ve çevresini turizmin önemli bir merkezi yapmak. İzmir ve çevresi; Antalya gibi büyük otellerin, her şey dahil konseptinin değil butik ve küçük otellerin olduğu, otel dışı harcamalarla kent ekonomisine de katkı sağlayan, niş turizm yapılan bir destinasyon olmalı. Tabii ki Antalya’daki gibi kitle turizmi de olmak zorunda; ama İzmir için anlamlı bulmuyoruz. İzmir için sağlık, gastronomi, kongre, spor ve seminer hedef odaklı planlama yapmalıyız. İzmir hem tarihi ve kültürel mirası ile farklı ve cezbedici bir şehir. Üst segmentteki turist için ihtiyacı butik oteller doldurmaya başlıyor. Bu tarz turistler, uçsuz bucaksız açık büfe ya da kalabalıkla birlikte havuza girmek istemiyor. Bir temaya yöneldiklerini ve şehri keşfettiklerini görüyoruz. Bu pastadan pay almak için butik ve küçük otellerin gelişmesi çok önemli" dedi.
"Önemli olan nitelikli turisti buraya getirmek"
Türkiye’ye 2018 yılında 40 milyon yabancı turistin geldiğini, bu rakamdan sadece 1 milyon civarında turistin İzmir’den giriş yaptığını ifade eden ve bu rakamın İzmir için yetersiz olduğunu dile getiren Gencer, "Bu turistlerin yarısı İzmir’e geliyor, geri kalan yarısı ise İzmir’i Kuşadası gibi bölgeler için aktarma noktası olarak görüyor. Yabancı turist payının yüzde 1’i İzmir’e gelirken bu rakamı artırmak için her türlü işbirliklerine hazırız" şeklinde konuştu.
Komple bir İzmir destinasyonunun olmadığına dikkat çeken Gencer, "Kapadokya, GAP, İstanbul, Antalya, Karadeniz destinasyon turları var; ancak İzmir turu diye bir şey yok. Önce iç turizmde harekete geçip yerli turiste yönelik bir İzmir destinasyonu hazırlıyoruz. Önce yerli ve iş turizmi ile kalkınmak daha sonra yabancı turisti çekmek hedefimiz. Önce yerli turist gelecek ki yabancı turist de gelsin. İzmir’e yönelik destinasyon turları başlatma amacıyla önceki ay 300 turizm acentesini kentte ağırladık. Kısa vadedeki hedefimiz yerli ve yabancı toplam 3 milyon turistin İzmir ve çevresine gelmesi; ama önemli olan nitelikli turisti buraya getirmek. Bunu yaparken de sürdürülebilir olmasını da istiyoruz” diye konuştu.
Turizm 12 aya yayılmalı çağrısı
ETİK Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Süzer ise Alaçatı ve Çeşme’nin küçük oteller çöplüğü haline gelmemesi için turizmin mutlaka 12 aya yayılması gerektiğini belirterek, “Sezon çok kısa ve bu süre çoğunlukla bir işletmenin bir yıllık maliyetini karşılamadığı için sıkıntılar olduğu için sezon dışında büyük sıkıntılar yaşanıyor” dedi.
Direkt uçuş sıkıntısı
Turizm açısından İzmir’e yurt dışından direkt uçuşların önemine dikkat çeken Süzer, yolcu sayısında sezon dışında sıkıntı yaşandığını hatırlatarak, “Sezondaki 4 ay dışındaki 8 ayda bakanlık eğer yüzde 50 yolcu garantisi verirse sektöre büyük katkı sağlar ve uçuşlar yalnızca sezonluk olmaktan çıkarak kalıcı hale gelir. Türk Tanıtma Vakfı vasıtasıyla bu yapılabilir” önerisinde bulundu.
Alaçatı Küçük Oteller Derneği Kurucu Başkanı Mehmet Çelik ise evlerin otel odalarına dönüştürülmesiyle haksız rekabet yaratıldığına değindi. Çelik, “Ben Alaçatı’ya geldiğimde sekizinci otel olarak hizmet vermeye başladım. Şu anda bine yakın otel mevcut. Üstelik iki odalı evini butik otel yazısı altında hizmete açan var. Pansiyonlar bile butik otel olmuş. Bu iş, amatörce evinde misafir ağırlar gibi yapılmaz. Bu yüzden her sene batan ya da el değiştiren otel sayısı artıyor” dedi.
Son olarak İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Murat Karaçanta da her kapısında ‘butik otel’ yazanın butik otel olamayacağına dikkat çekti. Karaçanta, “Butik oteller, 5 yıldızlı standart hizmeti verebilen ve turizm işletme belgesine sahip otellerdir. Bu özellikleri taşımayan otelleri denetim altına alacağız” uyarısında bulundu.