Karadeniz Bölgesi’nin en büyük metropol şehri Samsun’un turizm potansiyelleri, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından gün ışığına çıkarılıyor.İlçelerin turistik değerlerini tanıtıp yaygınlaştırmak için yatırım gerçekleştiren belediye, tarih boyunca birçok medeniyetin hüküm sürdüğü Terme’yi masaya yatırdı. Belediye, ilçe ile özdeşleşen savaşçı Amazon kadınları efsanesini turizme kazandırıp uluslararası düzeyde tanıtma kararı aldı. İlçenin Simenit Gölü ve Thermodon Çayı bölgesine yerleştikleri bilinen Amazon kadınları efsanesi, uluslararası turizme hazırlanacak.Dünyaca ünlü efsanenin Terme sahillerinde cereyan etmiş olduğuna dair birçok tarihçinin kanaati, ilçeyi turizm potansiyeli haline getirdi. Uzun yıllardır Simenit Gölü ve Thermodon Çayı bölgesi çok sayıda bilim adamının araştırmalarına sahne olurken, Samsun Valiliği ile Büyükşehir Belediyesi, bu potansiyeli turistik markaya dönüştürmeye hazırlanıyor.Vali İbrahim Şahin ile Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz, savaşçı kadınların yaşadığı iddia edilen Gölyazı Mahallesi Simenit Gölü ve Termedon Çayı bölgesini sahil güvenlik helikopterle dolaşıp fotoğrafladı. Gezisi sonrası değerlendirmede bulunan Vali Şahin ile Başkan Yılmaz, göl ve çay bölgesinin büyük turizm potansiyeli olduğunu kaydetti. Vali ile Başkan, efsane ile bütünleşen bölgeyi bilimsel çalışmalarla turizme kazandıracaklarını vurguladı.8 MART’IN PATENTİ AMAZONLARA AİTİnceleme gezisi sırasında Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, Amazon kadın savaşçılar efsanesiyle ilgili ilginç bir bilgi verdi. Psikolog Dr. Halis Özerk’in Samsun ile ilgili makalesinden alıntı yapan Başkan Şenol Kul, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün Amazon kadınların erkek ordulara karşı kazandığı büyük zaferlerden kaynaklandığını söyledi. Başkan Kul, "Psikolog Dr. Özerk, Samsun’la ilgili makalesinde 1851’den çeşitli etkinliklerle kutlanan 8 Mart’ın, aslında Türkiye topraklarında başlamış bir kadın hareketi olduğu ve bu hareketin Samsun şehrimizde yaşamış Amazonlu kadınlara ait olduğunu iddia ediyor. Daha sonra bunlardan 6 bininin Afrika’nın Dahomey bölgesine yerleştikleri ve Fransız sömürgecilere karşı kahramanca savaştıklarını ve neticesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak anılmaya başlandığını ileri sürüyor. Yani Termemizde bütün dünyaca ünlü bir efsane potansiyeli var. Bunu inşallah ülkemize ve Samsunumuza kazandıracağız" dedi.Amazon savaşçı kadınlar efsanesinin turizm değerini ve potansiyelini kentte artırmak ve dünyaya tanıtmak için yoğun çaba sarf ettiklerini hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, "Bu efsane, şehrimiz ve Termemiz için büyük bir turizm değeridir. 2 yıl önce Batı Park’ta hayata geçirdiğimiz Amazon Su Kanalı, Amazon Adası, Amazon Kafe ve Amazon Köyü’nün amacı buydu. Bu efsanenin kentimizle özdeşleşmesi için büyük uğraş verdik, vermeye de devam edeceğiz. Gölyazı sahillerini helikopterle gezip fotoğrafladık. Aşağıdan da arabalarla dolaştık. Şimdi bu efsanevi markaya ve yaşadıkları bölgeye yatırımlar yaparak tanıtacağız. Konuyla ilgili Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu ile konuştum. Buraya dönük çabalarımızı ve projelerimi, anlattım. Terme’deki turizm atraksiyonlarımızın içine bunu da dahil etmek istediğimizi belirttim. Bu konuda yapacağımız çok iş var. Ama önce bilimsel çalışması yapılması lazım ki buraların doğallığını ve orijinalliğini bozmayalım" şeklinde konuştu.Samsun Valisi İbrahim Şahin ise Amazon kadın savaşçılar efsanesinin Terme turizmi için önemli bir potansiyel ve çıkış noktası olduğunu vurguladı. Vali Şahin, "Amazonların yaşam sürdükleri ileri sürülen bölgeyi çeşitli turizm enstrümanları ile yaygınlaştırıp tanıtabiliriz. Bu Amazon hadisesini turizmde en üst seviyede kullanmalıyız. Bunun için de gerekli çalışmalardan sonra atılacak tüm adımları atacağız. Gölde dolaşan tekneler de balık popülasyonunu ve yuvaları darmadağın edebilir. Bunlar yerine de elektrikle çalışan sessiz motorlar koyabiliriz" ifadelerini kullandı.AMAZON EFSANESİSamsun’un en büyük ilçelerinden biri olan Terme, aynı zamanda köklü bir tarihe sahip. Tarihi milattan önce 1000 yılına kadar uzanan ilçenin adını Termisus, Thermodon ve Amazon savaşçı kadınların kurduğu Thamiskyra’dan aldığı rivayet ediliyor. Yerli halkı Gaskalar’dan olup ilçe sırasıyla Hititler, Frigler, Med’ler, Persler, Romalılar, Bizans Devleti, Anadolu Selçuklu Devleti ve Canik Beyliği’nin hakimiyet sürdüğü coğrafya oldu. Onlarca uygarlığa rağmen Terme, günümüzde ise en çok Amazon savaşçı kadınlar efsanesi ile tanınıyor. M.Ö. 8. yüzyılın ikinci yarısında yaşayan İyonyalı ozan Homeras, İlyada destanında Amazon kadın savaşçıların ilk kez ilçenin Thermodon Çayı kıyısına yerleştikleri ve Thamiskyra kentini kurduklarından söz ediyor. Efsaneye göre ellerinde mızrakları, omuzlarında ok ve yayları ile erkeklerden oluşmuş Yunan ordularıyla amansızca savaşan ve ok atmalarını engellemesin diye sağ göğüslerini kesen Amazon kadınları, bu coğrafyada uzun süre hayat sürmüş. Bazı tarihçiler efsanenin bu bölgede yaşandığına dair benzer görüş belirtirken, geçen yıl ilçeye gelen Unesco Yönetim Kurulu Üyesi ve Amazon kadınları araştırmacısı Rus Bilim Adamı Litvin Vitaly, bu savaşçı kadınların Terme’de yaşadıklarını kabul ettiğini açıklamıştı.