Kayseri’de obezite tedavisi gören anne ve kızı, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan ‘Tüp Mide’ ameliyatı ile 30 kilo verdi.Kayseri’de yaşayan ve 140 kilo olan Behiye İgdekçi ve 110 kilo olan kızı Canan Demir, yürümede ve nefes almada zorlanma şikayetleriyle Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. Burada yapılan tahlil ve tedavilerden sonra Genel Cerrah Uzmanı Doç. Dr. Ömer Topuz önderliğinde anne İgdekçi ve kızı Demir’e Tüp Mide ameliyatı yapıldı. Ameliyatın ardında gelişen süreçte anne Behiye 140 kilodan 115 kiloya, kızı Canan da 110 kilodan 80 kiloya düştü. Ameliyat hakkında bilgi veren Genel Cerrah Uzmanı Doç. Dr. Ömer Topuz, “Bilindiği gibi obezite gelişmekte olan toplumların hem de ülkemizin çok ciddi bir sorunu. Dünyada yüzde 30’dan daha fazla seviyelere yükselmiş durumda. Ciddi sağlık sorunlarına neden oluyor. Etkilemediği sistem neredeyse yok gibi. Sadece kilolu görünmenin haricinde kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı, hipertansiyon, eklemlerde ağrılara neden olabiliyor, Bunun gibi pek çok hastalığa, karaciğerin yağlanmasına ve reflüye neden olabiliyor. Bu nedenle obezite çağın hastalığı kabul edilmiş durumda. Obezitenin tedavileriyle ilgili doktor kontrolünde ilaç tedavileri, egzersiz, sağlıklı yaşam önerileri var. Pek çok devletin sağlık bakanlığı obeziteyi gelişmeden önlemek için çaba gösteriyor. Bizim bakanlığımızın da buna yönelik çabaları mevcut. Biz kendi hastanemizde ilaç ve diğer tedavilerle çözüme ulaşamamış obezite hastalarına yapılan bir cerrahi yöntem var. Bunlardan bir tanesi tüp mide ameliyatı. Biz de hastanemizde tüp mide ameliyatı yapmaya başladık. İlk olarak hastanemizde 4 ay önce hastamızı ameliyat etmiştik. O hastamız da şuanda bizimle birlikte. Dünya çapında yüzde 1’lik risklerle uygulanan bir tedavi. 100 kiloya kadar kilo verdiren, insanı ideal kilosuna kavuşturabilen bir yöntem. Biz de bu yöntemi hastanemizde, bize sunulan imkanlarla birlikte kapalı ameliyat ile yaptık. Hastanın iç organları zarar görmeden sadece midesinin büyük bir bölümü alınıp tüp şekline dönüştürüyor. Dolayısıyla hasta he sporunun, egzersizini yaparken hem diyetini daha rahat yaptığı için bir de hastanın midesinin alınmasıyla salgılanan iştah hormonu ortadan kalktığı için hastalarda çok ciddi kilo vermelere neden oluyor” dedi.Ameliyatla sağlığına kavuştuğunu söyleyen Anne Behiye İgdekçi, “Ameliyat olmadan önce korkutuyorlardı ‘Olma, ölürsün’ diye. Allah’ıma şükürler olsun oldum, hocama ve ekibime çok teşekkür ederim. Çok şükür iyiyim, yeni bir hayata başlıyorum, kilo verdikçe hafifliyorum. Bir sorunum yok. Hastaneye gelmeden önce çok kötüydüm, yürüyemiyordum, nefes alamıyordum. Ameliyat olduktan sonra yürüyüşüm güzelleşti, nefes alışım düzenlendi, çok iyiyim. Sanki yeniden doğdum” ifadelerini kullandı. İgdekçi, hedefinin 60 kiloya kadar düşmek olduğunu sözlerine ekledi.BAŞHEKİM ÖZCAN: “TÜRKİYE’NİN EN ÇOK AYAKTA HASTA BAKAN HASTANESİYİZ”Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. İbrahim Özcan Türkiye’nin en çok ayakta hasta bakan hastanesi olduklarını söyleyerek, “Bilindiği gibi Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi şuan itibariyle yaklaşık 7 yıldır eğitim ve araştırma hastanesi olarak hizmet vermekte. Baktığımız zaman 31 akademisyenle hizmet vermekteyiz, 620 hekim kadromuz var asistanlarımız dahil olmak üzere. Günlük 12-13 bin civarında poliklinik sayısı ile Türkiye’nin en çok ayakta hasta bakan hastanesiyiz. Tabi bunlar yeterli olmuyor. Burada bizim hastanemizin eğitim araştırma formatının bir örneğini görmüş olduk. Bu da hastanemiz büyüdükçe, kadromuz genişledikçe, imkanlarımızı hocamızın hizmetine sundukça daha nitelikli hizmet üretimi için hastanemiz çalışıyor. Obezite cerrahisi de hizmete sunduğumuz yeni bir özelliğimiz. Bu anlamda ekip çalışmasının çok iyi bir örneğini görmüş bulunmaktayız. Hastalarımıza faydalı olabildiysek ne mutlu bizlere. Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Kayseri ve civarındaki illerde bulunan hastalarımıza hizmetleri sürecek” şeklinde konuştu.