Açılışa gelen 9 yaşındaki Irmak Çakır, en çok labirenti merak ettiğini ve bu yüzden ilk labirent oyununa katıldıklarını belirtti. Labirent oyununda maskeleri takip ederek ödülü bulmaya çalıştıklarını söyleyen Çakır, “Kardeşimle ata binip halka oyunu da oynadık. Ayrıca burada bir sürü fotoğraf da çekildik” diye konuştu.
Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, İstanbul Kalkınma Ajansı, Şile Kaymakamlığı ve TÜRSAB tarafından desteklenen Mısır Labirenti’nin açılışı dün gerçekleştirildi. Yenilikçi tarım ve turizm projesi, Ağva’da 100 dönüm araziye sahip alanda mısır ekilerek bir canlı labirent oluşturulmasıyla hayata geçirildi. Labirente ek olarak içerisinde birçok etkinlik bulunan panayır, balkabağı, çilek, mısır ve ayçiçeği tarlaları, yeme-içme alanları, yemek workshopları, çocuk oyun ve gezi parkurları, at binme alanı, korku labirenti, müzik grupları ve düzenlenen aktivitelerle aile ve çocukların keyifli vakit geçirmesi hedeflendiği belirtildi.
Açılışta, çocuklara önce ayçiçek tarlaları gezdirildi. Daha sonra ise mısır tarlasında labirent oyunu düzenlendi. Oyununu için heyecanlanan çocuklar, eğitmenleriyle labirentteki 'gizli hazineleri olan ödüllerini' kaybolmadan bulmaya çalıştı.
Proje kurucusu Sami İşleker, pandemide evde çok sıkıldıklarını ve doğayı özlediklerini belirterek projenin ortaya çıkış serüvenini şu sözlerle anlattı:
"Bu projeyi ortaklarımızla Kanada’da gördük, çok beğendik. Pandemi açısından burası daha sağlıklı ve labirent sayesinde sosyal mesafe sağlanabiliyor. Burada çocuklar bowling oynayabilir, bisiklet sürebilir, at binebilir, müzikli eğlencelere katılabilir. Burası hem doğa ile iç içe hem de ailelerin çocukları için endişelenmeyeceği güvenli bir alan. Güvenlik ve sağlık ekiplerimiz burada. Gönül rahatlığıyla buraya gelebilirler. Labirentimiz iki kulvardan oluşuyor. Biri kısa diğeri uzun süreli. İsteyen istediğine katılabilir. Ayrıca mısır labirentimizin içinde gece saatlerinde başlayan bir korku tünelimiz de var. Burada her yaşa uygun eğlence var. Bu bölge 30 yıldır kullanılmıyordu. Burayı hem tarım arazisine çevirdik hem de insanların eğlenmesini sağlamayı amaçladık."
Mısırın yetişme ve toplanma dönemi olduğunun altını çizen Sami İşleker, "Haliyle iki aylık zamanımız var. Kasım ayının 15’inden sonra böyle bir şansımız olmayacak. Bir yıl beklemek zorunda kalacaklar. Ziyaret etmek isteyenler bu fırsatı kaçırmasınlar" dedi.