3 yıl önce akrabalarını ziyarete geldiği İstanbul’da Adıyamanlı Cengiz Çakılkaya ile alışveriş merkezinde tanışarak daha sonra evlenen Ugandalı gelin, tarlada çalışıp tütün ekiyor.Uganda’dan 3 yıl önce İstanbul’a akrabalarını ziyarete gelen Jennifer Nassimbwa, bir alışveriş merkezinde Adıyamanlı Cengiz Çakılkaya’yla tanıştı. Alışveriş merkezinde tanışan çift 1 yıl sonra evlilik kararı aldı. Nassimbwa, Müslümanlığı seçerek Elif ismini aldı.Bilgisayar mühendisi olan ve 9 farklı dil bilen Elif ile Cengiz Çakılkaya Adıyaman’ın Palanlı köyünde düğün yaptı. 2 yıl önce evlenen çifttin bir kız çocukları dünyaya geldi. Çift, çocuklarına Rabiha Hanım ismini verdi.Cengiz Çakılkaya, “3-4 sene önce İstanbul’da çalışıyordum. İşte bir ara alışveriş merkezinde tanıştık. Bu 3 sene oldu. Bir sene de sevgili kaldık, ondan sonra da evlendik. 2 senedir de evliyiz zaten. Adıyaman’a gelmeye karar verdik. 1 senedir buradayız. Ondan sonra da düğün felan her şeyi yaptık ama en güzeli ırk ayrımı yapmadık, dil ayrımı yapmadık. Kürtmüş, Türkmüş, Sünniymiş, yabancıymış, hiçbir ayrım yapmadık. İşte şu anda köyde yaşayıp gidiyoruz. Tabi alışması baya bir zor oldu çünkü ilk defa köy hayatı gördü. Hiçbir şekilde daha önce böyle bir hayat görmemişti. Onun için çok güzel oldu, ikinci bir hayat yaşamış gibi oluyor. İkinci bir şans, bu şekilde devam edip gidiyoruz. Çocuğum 9 ay önce oldu. Adı Rabia Hanım, baya bir enerji dolu. Şu anda bizim ikametimiz yok, şu anda resmi nikah var da ikametgah yok, onun için giriş çıkış yapmamız lazım. Şu anda Uganda’ya gidip gelme sadece bir uçak bileti 2 bin dolar, bin 500 dolar ve buna da gücümüz yok. Ben eşimi bırakıp çalışmaya da gidemiyorum. Giriş, çıkış yapılsın bu ikametgah izni alalım, oturum izni alalım bizim için yeterli olan bu zaten. Uganda’ya gitme gibi bir niyetimiz yok” dedi.Aşkın hiçbir zaman engel tanımadığını dile getiren Cengiz Çakılkaya, “İnsan sevdiği zaman yer fark etmiyor. Bu şehirde olabilir, köyde olabilir dağ başı da olabilir her hangi bir yer olabilir. Sevdiği zaman bunların üzerinden geliniyor bence. Yani her şey para pul değil.Yani mal mülk değil.Tabi tanımaz şuan aramızdaki aşk olsun, sevgi, saygı olsun hiçbir şey bunlarla ölçülemez bence” şeklinde konuştu.Uganda’dan Adıyaman’a gelen gelin, ilk defa yaşadığı köy hayatında tütün dikmeyi, saplamasını, inek ve keçi sağmasını öğrendi.