Ağrı Valiliği ve İbrahim Çeçen Üniversitesi tarafından ortaklaşa düzenlenen ‘IV. Uluslararası Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi Sempozyumu’ gerçekleştirilen açılış töreniyle başladı.İbrahim Çeçen Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi Selçuklu Konferans Salonunda yapılan açılış törenine, Ağrı Valisi Süleyman Elban, Rektör Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, IC Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen, Sağlık Eski Bakanı Doç. Dr. Yaşar Eryılmaz, yurt içinden ve yurt dışından olmak üzere farklı üniversitelerden 110 akademisyen, idari ve akademik personeller ve öğrenciler katıldı.‘insanlık tarihinin ikinci kez başladığı topraklardayız’Sempozyumun açılış töreninde konuşan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Vali Süleyman Elban, “İnancımız gereği insanlık tarihinin Hz. Adem’den başladığını kabul ediyoruz, ama insanlık tarihinin tam olarak hangi coğrafyada başladığını bilemiyoruz. Fakat Hz. Nuh ile birlikte insanlık tarihi ikinci kez yeniden başladı ve bu insanlık tarihinin nerede başladığı konusunda artık genel bir kanı var, orası da Ağrı. Dolayısıyla biz şuan insanlık tarihinin ikinci kez başladığı topraklardayız” dedi.Daha önce yapılan sempozyumlarda olduğu gibi bu sempozyumda da Nuh’un Gemisi’nin burada, Ağrı’da olduğunun genel kabulüyle ilgili çok kıymetli, değerli bilimsel bildirilerin ve katkıların olacağına inandığını söyleyen Vali Elban, “Bu katkılarla birlikte sadece Ülkemizde değil aynı zamanda dünya çapında da evrensel bilgiyi en iyi kullanan ve onu en iyi şekilde bezenmiş öğrenciler yetiştiren bir üniversite olarak Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin de bu anlamda çok yararlanacağını ve bilimsel gelişime katkı sağlayacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.Açılış töreninde konuşan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Rektör Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut ise, “Üniversitelerin temel misyonlarından biriside eğitim, öğretim ve araştırmanın yanında ürettiği bilim ve teknolojiyi toplumun faydasına, ait olduğu bölge ve ülke insanının hizmetine sunmaktır. Öncelikle bilginin sevgiyle buluştuğu üniversite parolasıyla yola çıktığımız yeni dönemde bilimsel ve akademik çalışmalara hız veren üniversitemiz ile valiliğimiz ev sahipliğinde düzenlenen IV. Uluslararası Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi Sempozyumumuza teşriflerinizden dolayı hoş geldiniz diyor, hepinizi en derin saygı, sevgi muhabbetle selamlıyorum” şeklinde konuştu.Ağrı ilinin insanlık tarihinin en önemli destanlarından birine ev sahipliği yaptığı tartışılmaz olduğuna işaret eden Rektör Karabulut, “Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi adeta aşıkın maşuku ile buluşması misali birbirini tamamlayan iki mükemmel yapı gibidir. Ağrı Dağı, jeolojik-jeomorfolojik niteliklerinin niteliklerinin yanı sıra, tufandan sonra Nuh’un Gemisine ev sahipliği yaptığı inanışı, dolayısıyla da efsanevi kimliğiyle ön palana çıkan bir dağdır. Yüzyıllar boyunca erişilmez diye tanımlanan, hakkında efsaneler anlatılan, halk edebiyatı ürünleri ve dini kaynaklarda yeri alan Ağrı Dağı, pek çok gezgin ve araştırmacının dikkatlerini çekmiş ve doruğuna ulaşılması hayaliyle birçok tırmanışlar yapılarak, keşfedilmeye çalışılmıştır. ‘Bir abide istersen eğer Ağrı’ya git! / Yükseklerden gelen büyük çağrıya git! / Çıkmışken yolcu, Ağrı’nın zirvesine, / Dönmek ne demek? Kanatlanıp Allah’a git’ diyen Arif Nihat Asya’nın davetini yineleyerek Nuh’un Gemisi efsaneleriyle dirilişin sembolü haline gelen Ağrı Dağı’ndan adını alan ilimizde ve üniversitemizde siz değerli bilim insanlarını ağırlamaktan onur duyuyorum” diye konuştu.‘Hayatta en büyük amacım eğitime katkı sağlamak’Sempozyumun açılış töreni davetlilerinden, üniversitenin ismini taşıdığı hayırsever iş adamı İbrahim Çeçen törende yaptığı konuşmada, “Ben bu topraklarda doğmuş, bu topraklarda yetişmiş ve eğitim görmüş bir Ağrılıyım. Lise bittikten sonra bir taraftan eğitimimi tamamlamaya çalışırken, bir taraftan da iş hayatına atıldım. Hamdolsun Allah bana imkânlar nasip etti, maddi imkânlarım gelişti. Ben bu durumlara gelinceye kadar gerek eğitim hayatımda, gerek iş hayatımda çok zorluklar çektim. Çok düşündüm şehrime hangi konuda yardımcı olabilirim diye. Geriye dönüp baktığımda tek bir şeye odaklandım. Bu memleketin, buranın insanlarının en büyük eksiği eğitimdi. Eğitimi yaygın ve kaliteli yapmadığınız sürece sizin kalkınabilmenizin imkânı yoktur. 1986 yılından beri Ağrı’ya eğitim yatırımları yapıyorum. O dönemden itibaren bir taraftan yatırımlar yaparken bir taraftan da genç arkadaşlara burslar vermeye başladım. Bugün geldiğimiz noktada karşılıksız burs verip mezun etiğimiz öğrencilerin sayısı on bine yakın. İleri tarihlerden sonra bu burslarda beni tatmin etmedi, bu memleket için daha iyi bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm. Değerli hocaların tavsiyeleriyle üniversite kurmaya teşebbüs ettim ve 2007 yılında şuan içinde bulunduğumuz üniversitenin kuruluşunu sağladık. Hamdolsun, bugün geldiğimiz noktada üniversitemizin fiziki yapılanmasını devletimizle birlikte tamamladık. Üniversite Ağrı’nın ekonomisine, sosyal yapısına ve Ağrılı gençlerin gelişimine katkı sağlıyor ve bunu görmek beni çok mutlu ediyor. Hayatta en büyük amacım eğitime katkı sağlamak” değerlendirmesinde bulundu.Sempozyum açılış töreni düzenleme Kurulu Başkan ve üyelerinin toplu hatıra fotoğrafı çektirmeleriyle sona erdi. Sempozyum 20 Ekim günü Doğubayazıt ilçesine gezi programı ile sona erecek.