Antalya’da yaşayan üniversite öğrencisi Tuğçe Kınaytürk'ün tek hayalinin yürüyebilmek olduğu belirtildi. Tuğçe, 1.5 yıl önce tüpgaz zehirlenmesi nedeniyle kalp krizi geçirdi. İki ay yoğun bakımda kalan genç kız hayata tutundu ancak felç kaldı. Tuğçe’nin, yeniden yürüyebilmesi için fizik tedavi görmesi gerektiği ancak devletin sadece iki aylık fizik tedavi giderini karşılaması nedeniyle ailesinin çaresiz kaldığı belirtildi. Tuğçe'nin anne ve babasının ayrı yaşadığı öğrenildi.
KALBİ İKİ KEZ DURDU
21 yaşındaki Tuğçe Kınaytürk, 2011 yılında girdiği üniversite sınavında Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nü kazandı. Isparta’da ev tutan genç kız, 1.5 ay sonra buhar yapmak için ocağa koyduğu suyu unutunca, kaynayan suyun ateşi söndürmesi ile tüpgazdan zehirlendi. Gaz kokusunu duyan komşuları kapıyı kırıp eve girince genç kızı yarı baygın halde buldu. Komşularının çağırdığı ambulansla hastaneye kaldırılan Tuğçe, zehirlenmeye bağlı kalp krizi geçirdi. Tuğçe’nin kalbi masajla çalıştırıldı ancak bir süre sonra ikinci kez durdu. Yapılan müdahalelerle Tuğçe, ikinci kez hayata döndürüldü ancak beynine uzun süre oksijen gitmeyen genç kız bitkisel hayata girdi. Ailesi, yoğun bakımda iki ay yaşam mücadelesi veren kızlarından ümidi kestikleri sırada genç kız, yaşama tutunup gözlerini açtı. Hastanede bir süre daha tedavi gören Tuğçe, başka bir hastanede fizik tedavi görmesi için taburcu edildi.
DEVLET İKİ AYLIK TEDAVİYİ KARŞILIYOR
Annesi Nilüfer Yılmaz’ın çabasıyla oturmaya ve hareketlere tepki vermeye başlayan Tuğçe, şimdi ayağa kalkacağı günü sabırsızlıkla bekliyor. Tuğçe’nin ayağa kalkabilmesi için iyi bir hastanede fizik tedavi görmesi gerektiği ancak devletin sadece iki aylık fizik tedavi masrafını karşıladığını söyleyen annesi Yılmaz, daha önce kabul edilmedikleri GATA’da tedavi olabilmeleri için yetkililerden yardım istedi.
10 KELİME ÖĞRENDİ
Kızının bu olay yaşanmadan önce hayat dolu biri olduğunu anlatan Nilüfer Yılmaz, şöyle konuştu: “Tuğçe, üniversiteyi kazandı. Isparta’ya gönderdik. 1.5 ay sonra tüpgaz zehirlenmesi oldu. İki kez kalbi durdu ve yeniden hayata döndürüldü. İki aylık yoğun bakımın ardından kızımın spastik tetrapleji (bir hastalık ya da yaralanmadan kaynaklanan uzuvların ve gövdenin kullanımının kısmen ya da tamamen kaybedilmesiyle sonuçlanan felç) olduğu söylendi. 1.5 yıldır evdeyiz ve elimizden geldiği kadar kendi imkanlarımızla Tuğçe’yi iyileştirmeye çalışıyoruz. İyi bir hastanede tedavi görmediği için çok fazla ilerleme olmadı. 10 kelimeyi söylemeyi öğrendi. Sol tarafını hareketlendirdik. Ama daha iyi bir tedavi olması gerekiyor"
DEDEM ASKER, AMCAM ŞEHİT
Doktorların Tuğçe’nin tedavisi için Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ni(GATA) önerdiğini söyleyen anne Yılmaz, şunları söyledi: "GATA’ya gittik ancak bilinci açık olmadığı için kabul edilmemişti. Halbuki Tuğçe yoğun bakımdan çıktığı andan itibaren bilinci açık ve herkesi tanıyabiliyordu. Her şeyin farkındaydı. Geçmişten konuşulduğu zaman tepki gösteriyordu. Bence bilinci açık, bunu diğer doktorlarımız da söylüyor. Biz tedavi için GATA’yı istiyoruz. Dedem asker, amcam şehit oldu. Bence biz bu tedaviyi hak ediyoruz."
İYİLEŞME BELİRTİLERİ VAR
Tuğçe’nin iyileşme şansı olduğunu ifade eden anne Nilüfer Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Doktorlarımız iyi bir fizik tedavi ve iyi bir konuşma programı ile Tuğçe’nin yürüyeceğini ve konuşacağını söylüyor. Biz kendimiz bile Tuğçe’ye 10 kelime öğrettik. Sağ tarafını hareket ettirebiliyor. Eline kalem aldığı zaman yazmaya çalışıyor. Bu da bir gelişmedir."
Talihsiz olay yaşanmadan önce iyi bir basketçi olan Tuğçe’nin üniversitenin basketbol takımına katılacağını söyleyen anne Yılmaz, lise döneminde ise Tuğçe’nin büyük bir kulübün alt yapısına davet edildiğini anlattı.
ANNE PES ETMEDİ
Tuğçe’nin herkes tarafından sevilen, güzelliğiyle ilgi çeken ve etrafına neşe veren bir kız olduğunu anlatan anne Yılmaz, şunları söyledi: "Tuğçe’nin kesinlikle yürüyeceğine inanıyorum. Asla pes etmedim ve etmeyeceğim. Sevgimle, inancımla ve uzatılacak bir yardım eliyle çocuğumu yürüteceğim. Çok üzüldüm ama üzüntüme yenilmedim. Çocuğumun iyileşeceğine inanıyorum."
Anne Yılmaz, kızını her gün moral olması için tekerlekli sandalye ile gezdirdiğini de sözlerine ekledi.