Samsun Valisi İbrahim Şahin, hafif kar yağında bile öğrencilerin kendisini sosyal medya üzerinden bombardımana tuttuğunu belirterek, “Kullandıkları jargon, kaba tabirle hiç okula gitmeyecek insanlara bile yakışmayacak tarzda. Bilgisayara özgü kısaltılmış küfürleri de ekliyorlar” dedi.38 ilden 58 okulun katılımıyla düzenlenen “Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Ulusal Bilim Kampı”nın açılış toplantısı Samsun’da bir otelde gerçekleşti. Toplantıda ilk olarak söz alan Samsun Anadolu Lisesi Müdürü Halil İbrahim Akmeşe, proje okulları ve yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Daha sonra konuşan İl Milli eğitim Müdürü Coşkun Esen, projeye Türkiye’nin 38 ilinden öğrenciler ve eğitimcilerin katıldığını vurgulayarak bu kampın bilim adına olumlu geçmesini diledi.Toplantıda son konuşmacı olan Vali Şahin ise öğrencilerin kendisine sosyal medya üzerinden attığı mesajlardan ve kullandıkları üsluptan yakındı.“Bilgisayara özgü kısaltılmış küfürleri de ekliyorlar”Vali Şahin, “Steve Jobs’u hepiniz biliyorsunuzdur. Steve Jobs’u yetiştiren anne ve baba Anadolu’dan giden bir aile. Anne Malatyalı, baba da İzmirli. 1910’lu yıllarda Amerika’ya göçüyorlar ve Jobs’u yetiştiriyorlar. Başlangıçta küçük bir ivme gibi gözüken olayların aslında dünyaya şekil verdiğini belirmek isterim. ABD’de hiçbir dükkanın önünde kuyruk olmaz ama teknoloji ürünleri satılan yerlerde mutlaka kuyruklar vardır. Böyle bir üretim yapıyorlar. Onun için bir şeyler üreteceksek, dünyaya yön vereceksek kendinizi küçümsemeyin. Yazdığınız bir yazılık belki de dünyaya şekil verecektir. 2 tane üniversite öğrencisinin yazdığı bir yazılım onları milyarder yapıyor. Tüm bunları yaparken değerler eğitimini de dikkate almamız gerekiyor. Dışarıda ufak ufak kar atıştırıyor. Dünden beri öğrenciler sosyal medyadan beni bombardımana tutuyor. Fakat kullandıkları jargon, kaba tabirle hiç okula gitmeyecek insanlara bile yakışmayacak tarzda. Bilgisayara özgü kısaltılmış küfürleri de ekliyorlar. Şaşkınlıkla onları takip ediyorum ve üzülüyorum. Öğrencilerimiz okula gitmek istemiyorlar. Sınıflarımız son derece sıkıcı. Bunu bizim tersine dönüştürmemiz gerekiyor” diye konuştu.“Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisine girmemiz gerekiyor”Ülkelerin nüfus sayısı oranında büyüme gerçekleştirdiğinin altını çizen Şahin, “İnanılmaz bir genç nüfusumuz var. Bu bizim en büyük servetimiz. ABD araştırmalar yapıyor. 10-15 sene sonra zengin olacak ülkeleri tahmin etmeye çalışıyorlar. İlerleyen zamanlarda dünyanın en zengin ülkesi Çin olacak diyorlar. Çünkü Çin’in nüfusu çok fazla. Ondan sonra Hindistan ve Amerika geliyor. Amerika 3. sıraya düşüyor. Halbuki Amerika şu anda 1. sırada. Bu düzeni bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Türkiye’nin nüfusunu dünya sıralamasına koyduğumuzda biz ilk 10’dayız. Dünyanın nüfus bakımından en büyük 8. ya da 9. en büyük ülkesiyiz. Biz ekonomik olarak da dünyada ilk 10’a girmek zorundayız. Şu anda 16-17’lerde geziniyoruz. Bu sıralamayı aşağıya doğru indirdiğimizde Brezilya, Arjantin, Pakistan gibi ülkeler devreye giriyor. Dikkat edin oralarda hep kargaşa ve iç savaşlar var. O ülkelerin toparlanmasına müsaade etmiyorlar. Biz biraz Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalma mirasın üzerindeyiz. Bizlerin çok daha fazla çalışması gerekiyor. Osmanlı 63 ülkeyi yönetmiş bazılarını da egemenlik altında tutmuş. 1890’lı yıllarda bizim sınırlarımız altında olan ülkelerin 1 yıllık petrol gelirleri 850 milyar dolar. Bizim şu anda 50 milyar dolarımız olsa herhalde dünyayı dize getiririz. Borçlarımızı silelim, 50 milyar dolarımız da kenarda olsun, milli gelirimiz o zaman 20-25 bin dolarlar seviyesine gelir. Zaten bizim kişi başına düşen milli gelirimizi 16-17 binlerin üzerine çıkardığımızda bizi kimse dizginleyemez. Temel sorun da o. Bu durumları daha iyi seviyeye getirmek için daha çok çalışmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.Eğitim ve öğretimin sadece duvarlarla kaplı mekanlarda yapılamayacağına değinen Milli Eğitim Bakanlığı Orta Öğretim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Seyit Ahmet Kayhan, “Burada 3 günlük ulusal bilim kampı gerçekleştirilecek. Burada gerçekleştirilen şey duvarsız sınıflar, duvarsız okullardır. Ondokuz Mayıs Üniversitesinin mekanlarını 3 gün boyunca okula dönüştüreceğiz. Sınıflardan belli duvarları ayrı ayrı yerlere taşımanın bir örneğini burada gerçekleştirmiş olacağız. Demek ki sınıflar ve okullar mevcut duvarlardan ibaret değil. Her yeri bir öğretim mekanına dönüştürebilir. Bakanlığımız proje okulu meselesini son derece önemsiyor. Proje okullarını yakından izliyoruz. Bu projede emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.Toplantı konuşmaların ardından çalıştaylarla devam etti.