Eyüpsultan Belediyesinin düzenlediği ‘Sultan 2’nci Abdülhamid Coğrafyası’ adlı panel ve resim sergisinde o dönemde yaşanan sorunlar, gelişmeler ve yaşananlar ele alındı.Osmanlı İmparatorluğu’nun 34’üncü padişahı ve 113’üncü İslam Halifesi olan Sultan 2’nci Abdülhamid’i anlatmak için Eyüpsultan Belediyesi, "Sultan 2’nci Abdülhamid Coğrafyası’’ adlı panel ve resim sergisi düzenledi. Sultan 2’nci Abdülhamid’in 100’üncü ölüm yıl dönümünde Eyüpsultan Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen panele Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, Prof. Dr. M. Fatih Andı ve İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz konuşmacı olarak katıldı. Düzenlenen sergide Osmanlı İmparatorluğu dönemine ait resimler vatandaşların beğenisine sunulurken, panelde ise o dönemin sorunları, gelişmeleri ve yaşananlar hakkında bilgiler aktarıldı.Panelde konuşan İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz, "Ölüleri rahmetle anarız ama diyeceksiniz ki Sultan Abdülhamid deyince ayağa kalkıyorsunuz, Sultan Abdülhamid deyince oturuyorsunuz. Hiçbir Osmanlı padişahına söylenmeyen övgüler Sultan Abdülhamit’e söyleniyor. Bu da yanlış değil mi derseniz, yanlış değil. Neden biliyor musunuz? Çünkü yıllarca küfür edilmiş, hakarete uğramış, taciz edilmiş, izi, eseri yok edilmiş insanı anıyoruz. Aslında bu yaklaşım bu milletin zulme olan karşıtlığının, mazluma olan yatkınlığının, tabii duygusunun, gönül dünyasının bir yansımasıdır, bir ifadesidir, bir anlatımıdır. Olaya bir defa böyle bakmamız lazım’’ dedi.Hiçbir devlet başkanının karalamaya girmemesi gerektiğini söyleyen Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu ise, "Burada şuna dikkat etmemiz lazım. Tarihimizde birçok başarılı veya başarısız devlet adamı olabilir. Abdülhamid de başarılı veya başarısız olabilir. Ama bu ülkenin, bu devletin, bu milletin devlet başkanıdır. Başarısız bile olsa o veya başka bir devlet başkanının karalamaya girmemesi gerekir. Bizden başka da bunu yapan yoktur’’ diye konuştu.Sultan 2’nci Abdülhamid’i çağının ötesinde bir şahsiyet olarak değerlendiren Prof. Dr. M. Fatih Andı ise, "Biz Abdülhamid’i anacaksak eğer her şeyden evvel kültürel coğrafyaya katkıları ve kültürel coğrafya ile ilişkisi çerçevesinde anmak zorundayız. Toplumları oluşturan bir takım olaylar ve olgular vardır. Milletleri yoğuran bir takım eserler vardır. Ve bir de birtakım şahsiyetler vardır. Bu şahsiyetler kendi çağlarını belirlerler. Kendi çağlarının şartlarını yönlendirirler. Kendi dönemleri ve zamanları için önemlidirler ama büyüklükleri oranında kendi çağlarından taşarlar. Kendi çağlarından çok sonraki nesilleri de belirlerler. Onlar birer ufuktur. Milletlerin tarih içerisindeki yolculukları için adeta birer pusuladırlar. Olumlu veya olumsuz bakış açılarıyla değerlendirelim, Abdülhamit’te işte bunlardan birisidir’’ şeklinde konuştu.