Selenyum eksikliği, kısırlık sorununa neden olmanın dışında eğer kadın hamile kaldıysa hamilelik sırasında da büyük sorunlara sebep olur. Selenyum seviyeleri ile doğurganlık arasında önemli bir ilişki vardır. Bu nedenle çocuk isteyen çiftlerin, bu mineralin eksikliğini kontrol ettirmesi önemli bir adım olabilir. Ayrıca hamileliğin erken evrelerindeki düşük selenyum, düşük doğum ağırlığı, fetüsün bağışıklık ve sinir sistemlerinde hasar gibi sorunlarla da ilişkili hale gelebilir.
“Selenyum nedir?”, “Selenyum eksikliği nelere sebep olur?” ve “Selenyum nelerde var?” gibi soruların cevaplarını haberimizde bir araya getirdik. Çok az kişinin bildiği ancak hayati öneme sahip olan minerallerden Selenyum eksikliği hastalıklara karşı sizi hedef haline getirerek yaşam kalitenizi düşürüyor. Vücudumuzun üretemediği bir mineral olan selenyumu ekstradan almamız gerekmektedir.
Bu nedenle beslenme, bu mineralin eksikliğindeki en önemli faktörlerden biri. Tüm bu yararlarının büyük çoğunluğunu ise "selenoprotein" adı verilen selenyum içeren proteinler aracılığıyla sağlar.
Selenyum, vücuttaki zararlı serbest radikallerle savaşarak kişinin yaşına bağlı bir yaşam sürmesini sağlar. Fakat selenyum eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olması ile birlikte serbest radikallerle savaşma yeteneğinde eksiklik meydana getirir. Bu nedenle beden yaşınız, normal yaşınıza oranla daha yaşlı çıkabilir ve yaşlılık etkileri ile daha erken yıllarda mücadele etmek zorunda bırakabilir.
Selenyum, endokrin, bağışıklık ve kardiyovasküler sistemlerinde önemli rol oynar. Üstelik metabolizmadaki birçok işlevin yerine getirilmesini sağlayan tiroid bezlerinde de yüksek miktarlarda bulunuyor. Hatta tiroid hormonları dönüştüren enzimler, selenyumlara bağlı olarak çalışır.
Selenyum DNA sentezinde bile yer alan önemli bir mineral. Hatta üremeden enfeksiyonlara karşı korumaya kadar vücuttaki birçok işlevde yer alır. Vücudun ihtiyacı olan selenyum miktarı, kişiye göre değişiklik gösterir. 14 yaşın üzerindeki kişiler için günde 55 mikrogram olsa da hamileler ve emziren kadınlar için bu miktar, 70 mikrograma kadar yükselir.
Selenyum, bazı coğrafi bölgelerde yüksekken diğerlerinde düşüktür. Bunun sebebi ise yenilen yiyeceğin selenyum içeriğini yetiştiği toprak yoluyla almasıdır. Toprakta bulunan bu mineralin ne kadar yüksek olduğuna göre yeterlilik düzeyi belirlenir.
Örneğin; ABD'de daha yüksek selenyum zengini topraklara sahipken Avrupa'da daha düşük selenyum seviyeleri mevcuttur. Düşük selenyum özellikle Doğu Avrupa, Çin ve Yeni Zelanda'da da yüksek olarak görülüyor. Bu eksikliği gidermek için birçok ülke gübresine selenyum eklemeye başladı.
Dünya çapında 500 milyon ila 1 milyar arasındaki kişinin selenyum eksikliğine sahip olduğu düşünülüyor. Diyalize giren kişiler, HIV virüsü taşıyanlar, bu riskle daha fazla karşı karşıya. Crohn hastalığı veya çölyak hastalığına sahip kişilerde de insanların ihtiyaç duydukları selenyum emilimi zorlaştığı için bu mineralin eksikliğiyle daha fazla karşılaşabilirler.
Tüm bunların yanı sıra selenyum eksikliğinin neden olduğu sorunlar nelerdir sorusu ile oldukça riskli cevaplara sahip. Yeteri miktarda selenyum alınmıyorsa, karşılaşılabilecek birçok sağlık sorunu ortaya çıkabilir. Bu nedenle bu belirtilere dikkat etmek önemlidir. İşte selenyum eksikliğinin neden olduğu o belirtiler…