Gasp Edilen Aracı Eylemde Kullanılan Mhp'li Çiftçiye 28 Yıl Hapis

Felat BOZARSLAN/DİYARBAKIR, (DHA) - DİYARBAKIR'ın Lice İlçesi'ne bağlı Tepe Jandarma Karakolu'na 2012 yılında bombalı yüklü kamyonetle yapılan saldırıyı gerçekleştiren

Felat BOZARSLAN/DİYARBAKIR, (DHA) - DİYARBAKIR'ın Lice İlçesi'ne bağlı Tepe Jandarma Karakolu'na 2012 yılında bombalı yüklü kamyonetle yapılan saldırıyı gerçekleştiren PKK'lılar yakalanamazken, açılan davada aracın sahibi 50 yaşındaki Hacı Yıldırım 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. MHP üyesi olduğunu ve aracının PKK'lılarca gasp edildiğini söyleyen Yıldırım için savcı beraat talep ederken, mahkeme 'Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmaya teşebbüs', 'Kamu görevlisini öldürmeye teşebbüs', 'İzinsiz olarak tehlikeli madde bulundurmak' ve 'Mala zarar vermek' suçlarından mahkum etti. Lice'ye bağlı Tepe Jandarma Karakolu nizamiyesine 14 Eylül 2012 tarihinde getirilen bir kamyonet, sürücüsünün inerek kaçması ardından patlarken, karakola 5 ayrı noktadan eş zamanlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 2 asker yaralanırken, karakol binası kullanılamaz hale geldi. Savcılığa ifade veren karakoldaki askerler, bombalı aracı getiren kişinin kimliği ile ilgili teşhis yapamadı. Olay yeri incelemesi yapan uzmanlar patlatılan aracın plakasını belirlerken, kamyonetin Adana'da oturan 5 çocuk babası, 50 yaşındaki Hacı Yıldırım'a ait olduğunu tespit etti. Hacı Yıldırım'ın Adana'nın Yüreğir İlçesi'ndeki evine operasyon yapılırken evdeki bilgisayara el koydu. ADANA'DA TESLİM OLDU Eşinin haber vermesi üzerine Diyarbakır'dan Adana'ya dönen Hacı Yıldırım, Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne giderek ifade verdi. İşlemlerinin ardından Diyarbakır'a gönderilerek savcılığa çıkarılan Yıldırım, 1979 yılından bu yana Adana'da yaşadığını belirterek, şöyle dedi: "Bahar aylarında Lice'ye gidip arazileri ekiyor, kışın Adana'ya dönüyoruz. Kamyoneti köy işlerinde kullanıyordum. 2012 yılı Eylül ayında tarlada çalışırken teröristler gelmiş ve köylüleri okulun bahçesine toplamış. Ailemin bildirmesi üzerine eve gittim. Çocuklarımın çok korktuğunu gördüm. Eşim teröristlerin beni çağırdığını söyleyince okul bahçesine gittim. Gittiğimde köylüler toplanmıştı. Silahlı teröristler, köylülerden haraç istiyordu. Yanlarına gidip çocuklarımı korkuttukları için kızmaya başladım. Bir terörist tehdit ederek üzerime yürüdü. Sonra yakama yapışıp beni duvara yasladı, 'Sen nasıl konuşuyorsun, sen de herkes gibi cevap vermeyeceksin. Bunun hesabını vereceksin' dedi. Aynı terörist benden 60 bin lira haraç istedi ve köyden ayrıldı" dedi. "MHP ÜYESİYİM, OYUMU DA MHP'YE VERİYORUM" Olaydan 2-3 gün sonra gündüz saatlerinde ilçeye gittiğini belirten Yıldırım, köyde kendisini tehdit eden ile birlikte 3 PKK'lının yolunu kestiğini, örgüte neden yardım etmediğini sorduğunu anlattı. Yıldırım, sözlerine şöyle evam etti: "Bana tekme vurup aracımın anahtarını aldılar. Aracı yakacaklarını söyleyerek 60 bin lira getirmemi istediler. Sonra aracımı alarak uzaklaştılar. Köye dönünce korkudan çocuklarımı alıp ayrıldım. 4-5 gün Adana'da kaldıktan sonra yarım kalan işler için döndüm. Aracımla saldırı olduğunu öğrenince polise bilgi verdim. Köyde kaldığım 20 gün güvenlik güçleri beni aramadı ve yanıma gelmedi. Adana'ya dönünce polise giderek ifade verdim. Örgüt ile bağlantım yok. Benim gibi çok insanın canı yandı. Tehdit edildiğim için arabam gasp edildiğinde şikayetçi olmadım. Daha önce 5 köyden insanların aracını gasp edip, iade ettiler. Gençliğimden beri siyasi hareketim belli. Ben onlara göre hainmişim. Benim politikamın yanlış olduğunu söylüyorlar. Ben MHP üyesiyim ve oyumu bu partiye veriyorum." MİT: HAKKINDA BİR BİLGİ YOK Hacı Yıldırım ifadesinin ardından çıkarıldığı sevk edildiği mahkemede tutuklanırken, savcılık Milli İstihbarat Teşkilatı'ndan (MİT) hakkında bilgi istedi. Gelen yazıda, Hacı Yıldırım hakkında, saldırıda kullanılan aracın son sahibi olduğu dışında herhangi bir bilgi bulunmadığı belirtildi. MİT, PKK'lıların bir ton patlayıcı yüklü kamyonetin kendi arkadaşları tarafından karakol nizamiyesine bırakıldığına dair telsiz konuşmalarını da savcılığa gönderdi. GÖRGÜ TANIKLARI: PKK'LILAR İLE TARTIŞTI Savcılığın talimatı ile ifadeleri alınan aralarında Köy Muhtarı Mehmet Mehmetoğlu'nun da bulunduğu çok sayıda köylü, olaydan bir kaç gün önce PKK kıyafetli kişilerin köylüleri topladığını belirterek, "Hacı Yıldırım meydana gelerek teröristlere ve halka 'Siz bunlara müsaade etmezseniz bunlar buraya gelemez' diye küfür savurdu. Teröristler Hacı Yıldırım'ı yanlarına alarak araziye gitti. Sonra Hacı'yı serbest bırakmışlar. Olaydan kısa süre sonra Hacı'nın aracını gasp ettiklerini duyduk" dedi. 64 YIL HAPİS CEZASI İSTENDİ Tutuklanması ardından cezaevinde fotoğraf teşhisi yaptırılan Hacı Yıldırım, kendisini tehdit eden ve aracını gasp eden PKK'lının fotoğrafını teşhis etti. Savcılık Hacı Yıldırım'ın 'Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmaya teşebbüs', 'Kamu görevlisini öldürmeye teşebbüs', 'Tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma' ve 'Kamu malına zarar verme' suçlarından 64 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. SAVCI: EYLEMİ YAPANLAR KAÇTI İddianamede, sayıları ve kimlikleri belli olmayan, kaçan PKK'lıların olay günü Tepe Karakoluna saldırı düzenlediği belirtildi. Şüphelinin aracının gasp edildiğine dair ifadesinin gerçeği yansıtmadığını belirten savcı, Hacı Yıldırım'ın bilerek ve isteyerek aracını örgüte verdiğini iddia etti. Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Yıldırım ifadesinde, ailesinin zarar görmemesi için PKK'lıların aracına gasp ettiğine dair şikayette bulunmadığını, mağdur ve perişan olduğunu söyledi. Sanık avukatı İmran Gökdere ise, müvekkilinin suçun faili değil mağduru olduğunu savunarak, "Müvekkil bu olaydan dolayı 50 bin lira zarara uğradı. Bölgedeki realite dikkate alınmadan dava açılmış. Tanık beyanları ifadesini doğrulamaktadır. Örgüt mensuplarınca darp edilmiştir. Örgüt mensuplarının köye rahatlıkla geldikleri bellidir. Müvekkil ailesini korumak için olanlara sessiz kalmış. Asıl sorumlu insanların güvenliğini sağlamakla görevli kişi ve kurumlardır. Lice'de güvenlik durumu son derece zayıftır. 1 yıldır mahkemeler keşfe dahi gidemiyor. Müvekkili cezalandırmak adaletin tecellisi olmayacak. İnsanların kaçmakta ne kadar haklı olduklarını gösterecek" dedi. Mahkeme heyeti suç vasfının değişme olasılığı ve tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak sanık Hacı Yıldırım'ın tahliyesine karar verdi. SAVCI BERAAT İSTEDİ, MAHKEME 28 YIL HAPİS VERDİ Son duruşmada esasa ilişkin görüşünü açıklayan savcı sanığın suçu işlediğine dair kuvvetli delil bulunmadığını belirterek beraatine karar verilmesini istedi. Kararını açıklayan mahkeme Hacı Yıldırım'a 'Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmaya teşebbüs', 'Kamu görevlisini öldürmeye teşebbüs', 'İzinsiz olarak tehlikeli madde bulundurmak' ve 'Mala zarar vermek' suçlarından 28 yıl 4 ay hapis cezası verdi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: