Gaün’de “kadın Yaşamın Neresinde” Paneli

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle “Kadın Yaşamın Neresinde” Paneli GAÜN Atatürk Kültür Sahnesinde gerçekleşti.GAÜN Radyo ve Televizyon Teknolojisi Programı Koordinatörü Öğr. Gör. Esin Dedemoğlu’nun moderatörlüğünü yaptığı panele, Gaziantep Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Funda Suran, GAÜN Gaz ve Tesisatı Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Özge Düren ve GAÜN Radyo ve Televizyon Teknolojisi Programı Öğr. Gör. Elif Akyüz Ertunç konuşmacı olarak katıldı.Programın açılışında konuşan GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şehmus Demir, “Biz kişilik öncelikli değil kimlik öncelikli bir toplumuz ve bu da bizi yanlışlara sürüklüyor. Cinsiyet ayrımı, milliyet ayrımı, şu, bu ayrımı tüm ayrımları kimlik üzerinden yapıyoruz, kişilik üzerinden yapmıyoruz. Kadının yüceltilmesi gerektiği ile ilgili bu ve benzeri birçok ayet ve hadis var. Peygamberimiz, ‘Cennet anaların ayakları altındadır’ diyor. Ancak tarih boyunca ki ataerkil yapımız ve bu ataerkil yapı sadece İslam’la başlamış bir durum değil 6 bin senedir var olan bir şey. Ataerkil yapı bazen birçok yanlış uygulamayı dine mal etmemize de vesile olmuştur. Bunlardan mutlaka uzak durulması gerekiyor” dedi.GAÜN Öğr. Gör. Esin Dedemoğlu sunumunda kadına yönelik algının televizyon dizileri aracılığıyla yeniden inşa edilmesine değindi. Son günlerde izlenme oranı yüksek olan ve kadına yönelik şiddeti konu alan “Sen Anlat Karadeniz” dizisinde kadın imajının ve şiddet olgusunun nasıl ele alındığını anlatan Öğr. Gör. Dedemoğlu, “Televizyon, mesajları görseller aracılığıyla ileten bir araçtır. Bu görsellerin çoğu mesajı direkt iletmek yerine dolaylı yollarla izleyicisiyle buluşturur. Mesajların sıklığı beraberinde kanıksamayı getirir. Sürekli izlediğiniz şiddet olayları bir süre sonra normalleşmeye başlar. Bu tehlikeli bir süreçtir. Televizyon yayınlarının önemli bir bölümünü oluşturan dizi, filmler ise gündelik yaşamda erkeğe ve kadına biçilen rolleri yeniden üretir, algıyı yeniden inşa eder. Sunumumda, kadına yönelik şiddeti ele aldığını iddia eden ancak konuyu işleyiş biçimi sebebiyle kadına yönelik şiddeti normalleştiren, kadını aciz, savunmasız ve sürekli bir erkeğin himayesine muhtaç olarak gösteren ‘Sen Anlat Karadeniz’ dizisinin alt metninde yer alan unsurları paylaştım. Bireylerin kendilerini karakterleriyle özdeşleştirdiği diziler göründükleri kadar masum değil” şeklinde konuştu.Kadın toplumun her alanında var olmalıGaziantep Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Funda Suran, toplumun seviyesini kadınların belirlediğini, bu sebeple kadınların özgüveni yüksek, donanımlı, girişimci bireyler olarak toplumun her alanında var olması gerektiğini ifade etti. Kadın girişimcilerin işlerine ve ödemelerine daha sadık olduğunu ve planlı olduklarını vurgulayan Suran, “Kadın ve Girişimcilik” ekseninde gerçekleştirdiği sunumunda, birikimlerini panele katılan gençlerle paylaşarak, “Toplumun her alanında kadınlarla iç içeyiz ancak gençlerle daha fazla buluşmalıyız. Onların geleceklerine etki edecek aktarımlarda bulunmayı, yarınlarımızın daha aydınlık olması için son derece önemsiyorum” ifadelerini kullandı.Amacımız, gençlerimize fener olabilmekÖğr. Gör. Özge Düren de kendi yaşamından ve çalışan kadınların penceresinden örneklerle geliştirdiği sunumunda, kadın olmanın genel zorluklarını yaşarken, iş hayatında kadın ve anne olmanın kadının kendisi ve çevresi için neler ifade ettiğini gençlerle paylaştı. Amacının “Bir nebze dahi olsa toplumumuz gençlerinin, gelecekteki ‘anne’, ‘baba’ adaylarının yollarına fener olabilmek” olduğunu belirten Düren, katılımın yüksek düzeyde olmasından mutluluk duyduğunu, panelin amacına ulaştığına inandığını söyledi.KADIN BİR META OLARAK KULLLANILMAMALIMedyanın toplumsal cinsiyet rollerinin oluşmasında en etkili unsurlarından biri olduğunu ifade eden Öğr. Gör. Elif Akyüz Ertunç, kitle iletişim araçları arasında özellikle televizyonun yaşam içinde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Kadının kişiliğinin yok sayılıp bir obje olarak ilgili-ilgisiz neredeyse bütün reklamlarda kullanılmasının toplum üzerinde oluşturduğu tahribat göz önünde bulundurulmalı. Medyanın kendi iç denetimiyle kadına yönelik ayrımcı tutumları değiştirmesi ve bu yolla kadının bir meta olarak kullanılmasının önüne geçilmesi gerekiyor” ifadelerine yer verdi.Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Osman Erkmen, programın sonunda konuşmacılara günün anısına plaket ve çiçek takdim etti. Başarılı kadınların toplumun aynası olduğunu ve toplumun kültür seviyesini belirlediğini aktaran Prof. Dr. Erkmen, “Kadınların üretime katılması, bilimde, sanatta, sporda kısaca yaşamın tüm alanlarında adından söz ettirmesi; toplumun gelişmesi, ilerlemesi ve yükselmesi için şarttır. Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu olarak böyle bir etkinliği düzenlemekten büyük mutluluk duyuyorum” diye konuştu.