Gazetecilere Özgürlük Platformu Ahmet Hakan'a Yapılan Saldırıyı Kınadı

Özgür ARSLAN / İSTANBUL, (DHA) GAZETECİLERE Özgürlük Platformu üyelerinden oluşan bir grup, Ahmet Hakan'a yapılan saldırıyı kınamak için İstanbul Valiliği önünde bir basın açıklaması yaptı. Platformun Dönem Sözcüsü Uğur Güç, gazetecilik açısından vahim günlerin yaşandığına dikkat çekerek, şunları söyledi; “Baskılarınızdan, tehditlerinizden, davalarınızdan korkmuyoruz. Yolumuzu kesseniz de, bizleri darp etseniz de, yıllarca cezaevinde yatmakla tehdit etseniz de, biz gazeteciler olarak gerçekleri yazmaya devam edeceğiz. Biliniz ki, bizlere açtığınız davalar, saldırılar, Türkiye'de yaşayan tüm yurttaşların haber alma hakkına yapılan saldırılardır. Dün gece Ahmet Hakan'a yapılan saldırı, haftalardır iktidar tarafından yürütülen hedef göstermelerin sonucudur. Ahmet Hakan'a saldıran 4 kişi değil, gazetecilere biat ettirmeyi hedefleyen iktidar zihniyetidir. 17 gündür koruma talep eden Ahmet Hakan'a koruma verilmemesi, bizlere Uğur Mumcu'ya, Hrant Dink'e yapılanları hatırlatmaktadır. Bu saldırıyı kınıyor, saldırının azmettiricilerinin de ortaya çıkarılmasını talep ediyoruz" denildi. "HEDEF GÖSTERİYORLARDI" Basın açıklamasının ardından gazetecilere konuşan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto da, "Ahmet Hakan'a yapılan saldırı, gazetecilere yapılan baskının, gazeteciler üzerinde kurulan büyük korkutma projelerinin en belirgini. Adeta beklenen bir şeydi. Çünkü haftalardır tehdit ediliyordu. Tehdit edenler iktidarın bakanları. Hedef gösteriyorlardı" dedi. Olcayto, şunları söyledi: "Ahmet Hakan'a yapılan saldırı, gazetecilere yapılan baskının, gazeteciler üzerinde kurulan büyük korkutma projelerinin en belirgini. Adeta beklenen bir şeydi. Çünkü haftalardır tehdit ediliyordu. Tehdit edenler iktidarın bakanları. Hedef gösteriyorlardı. Aynen Hürriyet'i hedef gösterdikleri gibi. Hürriyet'e yapılan saldırı büyük utançtır Türkiye için. Ahmet Hakan'a yapılan saldırıyı da aynı çerçevede düşünüyoruz. Türkiye'de yaratmak istedikleri bu korku iklimi gazetecileri etkilemeyecek. Sonuçta, siyasiler gider ama gazeteciler hep kalacak. Çünkü halkın bilgi kanallarının can damarıdır gazeteciler. Biz de yılmadığımızı göstermek istiyoruz."