İstanbul’da yaşayan ve cezaevinde tanıştığı sevgilisi M.A.K.’nın daveti üzerine Gaziantep’e gelen Dilber Argın, ailesi tarafından terk edilen M.A.K.’nın kendisini metruk bir eve götürerek yaklaşık 7 saat boyunca işkence ettiğini ileri sürmüştü. Kafasında, göğsünde ve vücudunun çeşitli bölgelerinde, çatlak, morarma ve kesikler bulunan Dilber Argın’ın şikayeti üzerine aranmaya başlanan M.A.K., polisin yaptığı operasyonla yakalanarak gözaltına alındı. Hükümlü olduğu ve pandemi sürecinde izinli olarak dışarı çıktığı öğrenilen M.A.K., çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak yeniden cezaevine gönderildi.
2019 yılının Mayıs ayında Gaziantep E Tipi Kapalı Cezaevine giren Dilber Argın (37), yaklaşık 4 ay sonra şiddetli baş ağrısı nedeniyle gittiği Ersin Arslan Devlet Hastanesinde, ayağındaki rahatsızlık nedeniyle hastaneye gelen ve kendi gibi hükümlü olan M.A.K. ile tanıştı. Pandemi süreci öncesinde ise Dilber Argın, 1,5 ay sonra da M.A.K, cezaevinden çıkmış, İstanbul'a dönen Dilber Argın, burada sosyal medya hesabından kendisini bulan M.A.K. ile tekrar görüşmeye başlamıştı. M.A.K.'nın daveti üzerine, 10 yaşında ve 8 yaşındaki 2 çocuğunu yuvaya yerleştiren Dilber Argın, Gaziantep'e gelerek M.A.K. ile birlikte yaşamaya başlamış, M.A.K., 4 gün sonra ailesinin kendisini terk etmesi üzerine Dilber Argın'ı evlerinin yakınındaki metruk bir binaya götürmüştü. Burada uyuşturucu kullanarak intihar etmek isteyen M.A.K.'yı kurtaran Dilber Argın, bir gün sonra kurtardığı ve sevdiği kişi olan M.A.K. ile tekrar gittiği metruk binada öldüresiye darp edilip, işkenceye maruz bırakılmıştı.
Vahşet anlarını anlatan Dilber Argın, "Ben kendisini çok seviyordum. Daha önce de geldim küçük bir sıkıntı yaşadık. Tekrar İstanbul'a ailemin yanına geri döndüm. Ama gözlerim ondan başka bir şey görmüyordu. Dayanamadım, Gaziantep'e geri geldim. Bir gün öncesinde kendisi intihar etmek istedi, ben kurtardım. Kurtarmama kızdı herhalde, önce beni öldürmeyi sonra da kendisini öldürmeyi düşündü herhalde. Önce beni kendilerine ait metruk bir binaya götürdü. Buranın bahçesinde bir süre konuştuk. Sonra ise bana hayali bir şeyler anlatmaya başladı. Burada Gülşah isimli bir kadını öldürdüğünü, beni de öldüreceğini söyledi. Kurtuluşumun olmayacağını söyledi. Ben kendisine yalvardım yakardım. Şişe ile kafama vurmaya çalıştı, direndim ama 4 şişe kırdı. Boğazıma bıçak dayadı, rahat durmamamı istedi. tekmeyle göğsüme vurdu, yumrukla darp etti, saçımdan tutup, kafamı duvarlara vurdurdu. Yüzümde 2 şişe kırdı, bayılınca bir süre sonra tekrar kendime geldim, tecavüz ediyordu. Tekrar bayıldım, bayılınca şişe parçasıyla yüzüme çizikler atmış. Tekrar kendime geldiğimde zindan gibiydi, her yer karanlıktı. Evden sürünerek emekleyerek çıktım. Yardım istedim" diye konuşmuştu.
İlk başlarda sevgilisini ikna etmeye çalıştığını ve direndiğini de belirten Argın, "Yalvarmalarıma ve direnmeme rağmen karşı koyamadım. Ayağımı, ağzımı bağladı. Tekme ve yumruklarla darp etti. Elinde bıçak vardı, kendisine direnirken bıçağı düşürdü. Bıçak küçük olduğu için gitti başka bir odadan şişeleri getirdi. Şişelerden 2 tanesini yüzümde parçaladı. 7 saat boyunca beni darp etti, işkence gördüm.Artık son kısımlarda bayıldığım için bazı kısımları hatırlayamıyorum. En son bayılınca muhtemelen öldüğümü düşündü ve kaçtı. Amacı önce beni öldürmek sonra da intihar etmek olabilir. Ama sürekli o anlar gözümün önüne geliyor, sürekli rüyalarıma giriyor. Pisikolojim altüst oldu.Çok kötüydü, benim yaşadıklarımı başkasının yaşamasını istemiyorum" diyerek şikayetçi olmuştu.
(İHA)