Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Toksikoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hande Gürer Orhan, genetiği değiştirilmiş (GD) gıda tüketildiğinde, bu ürüne transfer edilen genin, insana geçmesinin mümkün olmadığını bildirdi.
Orhan, bir programa katılmak için geldiği Eskişehir'de AA muhabirine, GDO'lu ürünlerin incelenme sürecini değerlendirerek, şunları kaydetti:
"Bilimsel risk değerlendirmesi dediğimiz bir süreç var. Topyekun GDO'lu ürünlerin 'hepsi iyidir ya da kötüdür' diye bir yaklaşım yok. Her bir GDO'lu ürün yani farklı gen transfer edilmiş ürünler, sağlık üzerindeki etkileri açısından tek tek inceleniyor. Belli kriterlerden, toksisite testlerinden geçiriliyor. Testler sonucunda elde edilen veriler hiçbir sağlık sorununa neden olmadığına işaret ediyorsa 'uygundur, risk teşkil etmemektedir' deniyor."
-Genetiği değiştirilmemiş meyve ve sebzelerin de tehlikesi olabilir-
GDO incelemelerinde eşdeğerlik prensibinden hareket edildiğine dikkati çeken Orhan, "Genetiği değiştirilmemiş meyve ya da sebzelerin de tehlikesi olabilir, alerjik reaksiyon ortaya çıkabilir. Bu yüzden GDO'lu ürünlerin risk değerlendirmesi sonucunda 'doğal olan eşdeğeri, üründen daha fazla bir riske neden oluyor mu' diye karşılaştırma yapılıyor ve bir sağlık tehlikesi saptanmadığı durumda 'genetiği değiştirilmemiş eşdeğerinden daha fazla bir riske neden olmamaktadır' şeklinde karar çıkıyor" dedi.
Türkiye'de Biyogüvenlik Kurulu'nda risk değerlendirme komitelerinden izin çıkan yemlerin sağlık sorununa neden olmadığı belirlendiği için onaylandığını anlatan Orhan, aksi yönde endişeler olan ürünlere izin verilmediğini de anımsattı.
"Gıda amaçlı tüketim için ülkemize girmesine izin verilen GD ürün yoktur" diyen Orhan, şunları kaydetti:
"GDO'lu ürünlerin hepsi için ortak olarak söyleyebileceğimiz bir gerçek var; 'GDO'lu ürünün değişmiş geni bizim genimize transfer olabilir mi- 'bizim genetik materyalimiz içine girer mi-' şeklinde genel bir kaygı olduğunu görüyoruz, Oysa GDO'lu ürün tüketildiğinde, bu ürüne transfer edilen genin insana geçmesi mümkün değildir. Çoğunlukla sadece GD ürünlerde DNA var sanılıyor, halbuki doğal sebze-meyvelerin de DNA'sı var. Normal şartlarda insanlar gıdalarla zaten günde 0,1-1 gram DNA almaktadır. İnsan vücudu bu proteinleri sindirim sırasında parçalar. Bir olasılık, bu değişmiş genlerin üreteceği proteinlerin alerjiye ya da farklı bir etkiye neden olması olabilir. Zaten risk değerlendirme sürecinin amacı da insanlarda görülebilecek bu zararlı ve alerjik etkilerin gerçekleşme olasılığının belirlenmesidir."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz