Gaziantep Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Engin Palaz, gebelik sürecinde yapılması gereken testlerin büyük önem taşıdığını söyledi.Gebelik sürecinde her aşamanın doktor tarafından takip edilmesi gerektiğini söyleyen Op. Dr. Engin Palaz, “Bazı bilinçli hastalarımız daha gebe kalmadan önce neler yapabiliriz diye bize başvururlar. Biz de onları önceden bir problem var mı yok mu bilgilendiririz. Ön tahliller yapıldıktan sonra gebe kalma ile ilgili ilk bilgilerden, ne zaman yumurtalama olur, ne zaman gebe kalma şansı fazladır diye bilgilendirdikten sonra hastalarımızı adet günü geçer geçmez görmek istiyoruz. Çünkü gebelik önce kan testinde sonra idrar testinde en son da ultrasonda gözükür. 40 haftalık gebelik dönemi içinde her dönemin ayrı tahlilleri ve incelemeleri vardır. Gebeliğin nasıl gidiyor olduğunu bilmemiz gerekiyor. Gebelik başlangıcından ilk 3 ay için düşük tehdidiyle ilgili, gelişmelerle ilgili sonraki 3 aylık dönemlerde başka özel tahlillerimiz var. En sonda da nasıl doğuracağız, sağlıklı olacak mı, vajinal bir doğum mu sezaryen doğumu mu diye karar vermemiz gerekiyor” dedi.Down sendromlu bir bebeğin anne karnındayken öğrenilebilmesi için ilk 3 ayın çok önemli olduğunu dile getiren Op. Dr. Palaz, “İlk 3 ay içerisinde bizim için en çok Down sendromlu çocukların durumunu araştırmak konusunda bir takım testlerimiz var. Bu testleri kaçırmamak lazım. O yüzden her hastamızın son adet tarihini çok net olarak bilmelerini istiyoruz. Son adet tarihi bilinmeyince biz biraz zorlanıyoruz. Bu defa seri ultrasonlar ile tahmini doğum tarihini bulmaya çalışıyoruz” diye konuştu.Gebelikteki 11. ve 14. haftaların Down sendromlu bebeklerin tespiti için en önemli haftalar olduğunu vurgulayan Palaz, “Eğer 11. ile 14. haftaları kaçırırsak 16. ile 18. haftalarda görmek istiyoruz. Bir sorun görüyorsak bu defa tanıya gitmek amacıyla, yani bebeğin gerçekten Down sendromlu olup olmadığı tespiti amacıyla bebeğin bir hücresinin elde edilmesi gerekiyor. O da anne karnındaki çocuktan su almak tarzında bir işlem oluyor. Anne karnına bir iğne batırıyorsunuz. Bu işlem yapılması biraz zahmetli ve riskli olduğu için bunlardan kaçınmak amacıyla ikili ve üçlü testleri mutlaka yaptırmak istiyoruz. Bu testler hep olasılık testleri. Gerçek tanı ise iğne ile anne karnına girip hücreyi aldıktan sonra onu DNA testi gibi bir işleme tabi tuttuktan sonra çocuğun Down sendromlu olup olmadığını yüzde 100’e yakın bilmemize yarıyor. Biz yapılan iğne uygulamasını ikili üçlü testlerle azaltmaya çalışıyoruz. İlk 3 ayda yapılması gereken en önemli testler bunlar” şeklinde konuştu.Guatr ve şeker hastalığının gebelik döneminde sakıncalı sonuçlar doğurabileceğine işaret eden Palaz, “Gebelikte guatr da çok önemlidir. Gizli guatr da olabilir. Daha önce kullanılan ilaçlar, daha önce geçirilen hastalıkların bilinmesi de çok önemlidir. Gizli şeker hastalığı bizim için çok önemli. Açık bir şeker hastalığı varsa o da çok önemli. Çünkü bebekte bir takım olası kalp bozuklukları var mı yok mu mutlaka biz daha üst merkezlere ekografi çektirerek bebeğin kalbinde patoloji var mı yok mu diye araştırmak istiyoruz. Çocuğun kalbinde bir problem varsa en azından doğum esnasında bilinmesinde fayda var. Çünkü bebeğin rahatsızlığına hemen müdahale mi edilecek yoksa sonra takip mi edilecek buna karar vermek açısından önemli. Çünkü biliyoruz ki şeker hastalığı varken gebe kalınır ise belli oranda kalpte de bir takım delikler ya da bozukluklar olabiliyor” ifadelerini kullandı.Gebelikte 24. haftanın çok önemli olduğunu, 24. haftadan sonra bebeğin yaşama ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu kaydeden Palaz, konuya ilişkin şunları söyledi:“Biz 24 haftadan önce mümkün olduğunca ayrıntılı ultrason ile bebeğin diğer bütün organlarını, ayrıca bir radyolog tarafından değerlendirilmesini özellikle istiyoruz. Beyni, akciğeri, kalbi, karaciğeri, idrar torbası, böbrekleri, kolu, bacağı genel olarak incelenmesi, bir radyolog tarafından daha uzun bir dönemde bize rapor edilmesini istiyoruz; hiçbir şeyin gözden kaçmaması açısından. Çünkü 24 hafta bizim için çok önemli. 24 hafta tüm dünyada kabul edilen bebeğin yaşama şansı olabilecek bir hafta. 24 haftadan önceki dönem çocuğun yaşama şansı çok zor. 24 haftadan sonra artık bebeğin takibi için aileler ile sık görüşerek doğumu nasıl yapacağız diye karar vermeye çalışıyoruz.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz