Gecekondudan yükselen piyano resitalleri: Mozart'la aynı kulağa sahip otizmli Yunus'un hikayesi

Beykoz'da yaşayan 19 yaşındaki otizmli Yunus Yazar; dünyada Mozart, Beethoven, Chopen gibi sanatçılarda görülen, herhangi bir sesi referansa gerek olmadan doğrudan notaya dökebilme olarak adlandırılan üstün müzik yeteneği "absolut kulağa" sahip.

Dünyaca ünlü besteci Mozart ile aynı müzik yeteneğine sahip 19 yaşındaki otizmli Yunus Yazar, konservatuar okumak istiyor.

Dört yaşında "Anne beni Beykoz Çayırı'na götür" yazdı

Beykoz'da bir gecekonduda yaşayan Yazar ailesinin ikiz çocuklarından biri olan Yunus, 3 yaşına kadar tek kelime konuşmayan bir çocuk. Yunus, ilk kez annesinin örgü iplerinden ve gazete kağıtlarını yırtarak oluşturduğu harfler aracılığıyla çevresiyle iletişim kurmaya başlar.Yunus’un ilk yazdığı cümle “Anne, beni Beykoz Çayırı’na götür.” olur. O güne kadar isteklerini işaretle anlatan Yunus, o günden sonra iletişimini bu yöntemle kurmaya başlar.

Reklam
Reklam

Yedi yaşına geldiğinde Yunus'a Asperger Sendromu teşhisi konuldu

İlkokul çağına gelince aile heyecanla Yunus’u okula verir. Yunus, okuma yazmayı çok iyi bilmektedir ama öğretmen, “Yunus’un kimseyle iletişim kurmadığını ve uyum problemi yaşadığını” söyler. Yunus’u doktora götürürler; doktor Yunus’a uzaktan bakar ve Asperger Sendromu (Otistik) tanısı koyar ve rapor yazar. Gittikleri diğer doktorlar Yunus'un üstün zekalı olabileceğini söyler ancak aile maddi imkansızlıklardan dolayı "kaynaştırma öğrencisi" Yunus'u bir devlet okuluna yazdırır.

Yunus’un hayatı 5. sınıfta müzik derslerine giren Özgen Zeybek sayesinde değişir

Özgen öğretmen, koro seçmeleri için öğrencilere İstiklal Marşı’nı okuturken Yunus’un, marşı tam ve hatasız okuması dikkatini çeker ve Yunus’u koroya alır.Yunus’un özel bir çocuk olduğunu fark eden öğretmen, ona gitar alır ve gönüllü olarak evinde gitar dersleri verir. Yunus artık korolarda gitarıyla öğretmenine eşlik etmektedir.

Hayatında daha önce hiç görmediği piyanonun başına oturur oturmaz piyanoyu düzgünce çalmaya başlar

Yunus'la özel derslere başlayan Özgen öğretmen onun Absolut yani üstün müzik yeteneğine sahip olduğunu anlar. Öğretmen, Yunus'un Cemal Reşit Rey Güzel Sanatlar Lisesi’nde burslu okuyabilmesi için okul idaresiyle görüşür. Birkaç görüşmeden sonra okul idaresi Yunus'u %100 burslu olarak kabul eder.

Reklam
Reklam

Beykoz'daki gecekondudan yükselen piyano sesleri

Bir hayırsever Yunus'a piyano alır ve o gün bugündür piyano Yunus'un en büyük tutkusu haline gelir. Güzel sanatlar lisesinde okuyan Yunus'un en büyük hayali ise konservatuara girmektir.

Baraj uygulaması nedeniyle üniversite sınavında başarılı olamayan Yunus yardım bekliyor

Yunus; "Günde 7-8 saat piyano çalıyorum. Konservatuvar okumayı tercih ederim. Benim hayalim, müzisyen, piyanist olmak. Üniversite sınavına iki defa girdim, biri geçen sene biri bu sene. Düşük puan aldım. Baraj uygulaması kalkmalı, yetenek sınavıyla girmeyi tercih ederim." diyor.

Problemin çözümü için girişimlerde bulunuldu ve Cem Yılmaz Yunus'a burs vermek istediğini söyledi

Türkiye Beyazay Derneği Genel Başkanı Lokman Ayva,Yunus'un durumuyla ilgili YÖK nezdinde girişimlerde bulunduklarını belirterek, "Şahsen bunu vatandaşlıktan da öte bir insanlık görevi olarak düşünüyorum. Böyle gençlerin topluma, insanlığa kazandırılması lazım" dedi. Yunus hakkındaki haberleri gören Cem Yılmaz ise Yunus'a burs vererek yardımcı olmak istediğini açıkladı.

Reklam
Reklam