ANKARA (İHA) - Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdülkadir Akcan, Marmara ve Düzce depremlerinden sonra gerek konutların gerekse işyerlerinin onarımıyla ilgili Bakanlıktan kaynaklanan hiçbir gecikmenin olmadığının belirterek, "Buradaki gecikmeler vatandaşların kendi özel durumlarından, kaçak yapılaşmadan ve yerel yönetimlerle ilgili sorunlardan kaynaklanmaktadır" dedi.
Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdülkadir Akcan, Marmara depreminin 3. yıldönümünde, basın mensuplarına yapılan çalışmalarla ilgli olarak brifing verdi. Akcan, "Asrın Felaketi" olarak nitelendirdiği Marmara ve Düzce depremlerinden sonra bugüne kadar deprem bölgesine yapılan harcamaların 3 katrilyon 349 trilyon 597 milyar lira olduğunu belirtti.
Akcan, depremzedelerin bakanlık aleyhine 2 bini aşkın dava açtıklarını kaydederek, "Deprem bölgesinde karşılaştığımız ama henüz yıkılamayan enkaz halindeki binalar çeşitli nedenlerle mahkemelik binalardır. Bilindiği gibi bazı depremzedeler binalarının hasar durumlarına itiraz etmişlerdir. Bu itirazcıların büyük çoğunluğunu da ağır hasarlı olan binalarını mahkeme kararı ile orta hasarlıya çevirtmek isteyenler oluşturmaktadır. Açılan davalar henüz sonuçlanmamıştır. Bunun yanında hala dava açmalar da devam etmektedir" dedi.
Marmara Bölgesi'nde depremden önce var olan konut ve işyeri açığının depremlerin ardından büsbütün artığını dile getiren Akcan, "Devletimiz öncelikle hak sahiplerine kalıcı konutlarının teslim edilmesinin ardından önümüzdeki yıllarda bu bölgeye öncelik vermek üzere bütün ülkemizdeki konut açığının giderilmesi için gerekli tedbirleri imkanlar ölçüsünda ele alacaktır" şeklinde konuştu. Akcan şöyle konuştu:
"Devletimiz Marmara deprem bölgesine toplanan bağış ve vergilerin çok üzerinde harcama yapmıştır. Bu konuyu sürekli tartışma haline getirmenin kimseye faydası bulunmamaktadır. Yapılanların yanında mutlaka yapılmayanlar da vardır. Biz her şeyi mükemmel yaptığımız iddia etmiyoruz. Eksikliklerimiz, yanlışlıklarımız, kusurlarımız olabilir. Bunları telafi edecek yine bizleriz. Onun için eleştiri yaparken veya hata ararken devletimizin örselenmemesi, yıpratılmaması ve tahrip edilmemesi gerekir."
Akcan, hedeflerinin 81 ilde yapı denetimini uygulamak olduğunu belirterek, "Yapı denetiminin teknik ve bilimsel altyapısını laboratuvarlar oluşturmaktadır. Altyapı kurulmadan sağlıklı bir üst yapının oluşturulması mümkün değildir. Oysa ki 19 pilot ilden 3 ilde özel ve kamuda hiç laboratuvar bulunmamakta, diğer illerde ise izin belgesi almış laboratuvarların talebi karşılayacak sayıda olmadığı görülmektedir" diye konuştu.
Hazine Müşteşarlığı'na bağlı Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) kurulduğunu belirten Akcan, konunun kamuoyuna ilgili birim tarafından duyurulması gerektiğini belirtti. Akcan bakanlak olarak hazırladıkları Afetler Kanunu'nun son aşamaya geldiğini belirtti.
Bakan Akcan, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. "Depremin yıldönümüde bu açıklamaları niye deprem bölgesinde yapmadınız?" sorusuna Akcan, "Yaraların, acıların yeniden tazelenmesini istemedim. Buraya gelirken samimi olarak itiraf ediyorum. Gidip gitmemek arasında kaldım. Orada o duygu selinin içerisinde, duygu aklın önüne geçebilirdi. Ancak karar verirken bu konuda çekincem olmadı" yanıtını verdi. Deprem Bölgesinde yıkılan kamu binalarının ilgili bakanlıklar tarafından yapılması gerektiğini vurgulayan Akcan, Sakarya'da altyapının önümüzdeki yaz biteceğini, çalışmaların yüzde 95'inin tamamlandığını söyledi.