Geleneksel kumaşlardan üniversite sanayi iş birliğiyle modern kıyafetler üretiliyor

Malatya Turgut Özal Üniversitesinde basma, pazen, ehram, alaca gibi geleneksel kumaşlar modern giysilere dönüştürülüyor - Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut: - "Alaca kumaş, ehram gibi kadınların 70-80 yıl önce şalvar ve çarşaf dikip giydikleri kumaşlardan ceketler, pantolonlar ve gece elbiseleri tasarladık"

YETER ERDİNE - Malatya Turgut Özal Üniversitesi Yeşilyurt Meslek Yüksekokulu Tekstil Giyim, Ayakkabı ve Deri ile Tasarım bölümleri, yürüttükleri çalışmalarla basma, pazen, ehram ve alaca gibi geleneksel kumaşlardan modern giysiler tasarlıyor.

Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, AA muhabirine, tarihte İpek Yolu güzergahında yer alan ve az da olsa ipekböcekçiliği yapılan Malatya'da kumaş üretimi ve kullanımının yaygın olduğunu ve kentte bu açıdan zengin bir kültür bulunduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

1900'lü yılların ikinci çeyreğinde kentte kullanılan basma, pazen, ehram ve alaca gibi halk arasında yaygın kumaşları yeniden gündeme getirmek, gençlere tanıtmak istediklerini anlatan Karabulut, bunun için Yeşilyurt Meslek Yüksekokulu Tekstil Giyim, Ayakkabı ve Deri ile Tasarım bölümlerinin bir çalışma yürüttüğünü ifade etti.

Karabulut, kentteki bir tekstil firması ile yaptıkları protokol kapsamında üniversitede üretilen kenevirin ilgili tekstil firmasına verildiğini, bunun karşılığında da firmadan kumaş temin edildiğini ve bu kumaşlardan üniversitedeki atölyede başta Malatya yöresine ait ehram ve alaca kumaşı olmak üzere tasarımlar yapıldığını belirtti.

Yaptıkları giysi tasarımlarını Kanada ve İngiltere büyükelçilerinin de katılımıyla öğrencilerin sunduğu defilelerle tanıttıklarını ifade eden Karabulut, "Alaca kumaş, ehram gibi kadınların 70-80 yıl önce şalvar ve çarşaf dikip giydikleri kumaşlardan ceketler, pantolonlar ve gece elbiseleri tasarladık. Gençler bu giysileri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ve Anneler Günü'ndeki defilelerimizde sundu. Hocalarımız yine anneanne sandığında bekleyen 100-150 yıllık alaca kumaşı çıkararak geleneksel iğne oyaları ile el emeği göz nuru ile tasarlayarak ceket haline getirdi." dedi.

Reklam
Reklam

- Tekstil firmalarıyla protokol imzalandı

Öğretim üyeleri ve gençlerin eğitim öğretim faaliyetlerinin dışında sosyal projeler çıkarmalarının önemli olduğunu kaydeden Karabulut, yüksekokulun tekstil açısından gelişmiş bir bölgede yer alması açısından bunun üniversitenin sanayiye bir katkısı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Üniversitemizin Battalgazi kampüsünde kenevir ekimi yapıyoruz. İplikte kullanılan kısmını üniversite sanayi iş birliği kapsamında ilgili tekstil firmaları bizden alıyor. Üretimlerine ham madde temini şeklinde destek olmak için projelerimizi geliştiriyoruz. Tekstil firmaları ile bu yönde ortak protokolümüz var. Bu firmaların nezdinde öğrencilerimiz stajlara gidebiliyorlar, hem de üniversiteyi bitirdikten sonra iş, istihdam imkanı bulabiliyorlar. Anadolu gelenek göreneğini kendi üzerinde taşıyabilmek, eskiyi eski olarak değil de yenilenmiş formuyla, bugünkü giyilebilecek formuyla, şalvar kumaşından, çarşaf kumaşına kadar yeniden şekillendirerek gençlere o özgüveni verip tasarladıkları giysilerin çok güzel olduğunu onlara anlatmış oluyoruz, hem de onların bu kumaşları kullanıyor, giyiyor olması toplumdan açısından da çok büyük değer görüyor."

Reklam
Reklam

Manevi mirası değerlendirdiklerini ve gençlerin bunları üzerlerinde taşıyıp sergilediğini anlatan Karabulut, "Köy kokusunun bugüne taşınması, o kokuyu, Anadolu kültürünü hissetmek elde ettiğimiz en önemli manevi sonuçlar. Ve tabii ki çıktı olarak da ürüne dönüşmüş olması üniversite sanayi iş birliğinin bir eseri. Pazen, basma, bunlardan çok güzel kıyafetler tasarlanması, ürüne dönüştürülerek, modellenip dikilerek sunulması, bilimsel çalışmalara konu olması önemliydi." dedi.

Yeşilyurt Meslek Yüksekokulu Tekstil Giyim Ayakkabı ve Deri Bölümü Başkanı Doktor Öğretim Üyesi Hilal Bilgiç de projeyle geçmişte kullanılmış kumaşları ve el sanatlarını bugüne taşıyarak yeni nesle aktarmayı, yeni tasarımlarla gençlerin kullanabileceği, sevebileceği şekle getirmeyi amaçladıklarını söyledi.

- Gençler de keyif aldı

Tasarımlarında basma ve pazen gibi geleneksel kumaşları kullandıklarını, kaneviçe, tel kırma gibi işlemelere de yer verdiklerini belirten Bilgiç, şunları kaydetti:

"Yaklaşık 50 tasarım yapıldı. Örneğin el tezgahlarında ehram dediğimiz Yeşilyurt'a özgü kumaş dokunup yeni tasarımlara dönüştürüldü. Ev tekstili, kravat, gece kıyafeti şeklinde değerlendirerek eski kumaşları günümüze taşımaya çalıştık. Projenin ana amacı kültürel bir sürdürülebilirlik sağlamak, sandıklarda kalan eski kumaşları değerlendirmek. Rektör hocamızın bazı programlarda kullandığı bir ceketi var. Bu sandıkta bulunmuş, 150 yıllık bir kumaş, ipekli bir dokuma, iğne oyaları ile birlikte yeni tasarım yapılarak kullanılabilir, görsel olarak güzel bir hale getirdik. Malatya'nın yerel kumaşı, ipekli, alaca denilen kumaş. Yöresel kıyafetlerde, halk oyunlarında kullanılıyor. Biz onu biraz modernize ederek, günlük hayatta da kullanılabilir hale getirmeye çalıştık."

Reklam
Reklam

Eski kumaşların daha doğal, kullanılabilir olduğunu, gençlerin bunları sevebileceğini düşündüklerini ve bu çalışmaya yöneldiklerini dile getiren Bilgiç, "Onlar da projede yer alırken, bu işleri yaparken çok büyük zevk aldılar. Çıkan ürünleri severek giydiler. Hatta bir çoğu günlük kullanım için atölyemizde kendilerine de ayrıca üretim yaptılar. Bize yeni gençler geliyor, aynı projeyi onlarla da devam ettirmek istiyoruz. Onlarla da yeni çalışmalar yapacağız." diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz