Gençlerde sapkın akran tehlikesi

SAMSUN (İHA) - Akranları tarafından reddedilen ve sevilmeyen ergenlerin antisosyal ya da sapkın davranışları olan arkadaş gruplarınca kabul gördüğü ve bunun da bireyden topluma yayılan şiddeti doğurduğu belirtildi.

Uzmanlar, gün geçtikçe artan şiddetin nedeninin hoşgörü ve sevginin azalması, ahlaki çöküntünün artması, ekonomik sorunlar, gençlerin iyi model bulamaması ve toplumda yer edinememesine bağlıyor. Samsun İl Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı ve Sosyal Hastalıklar Şube Müdürü Dr. Kaan Durukan, günlük yaşamda akran grupları arasında yaşanan şiddetin, ne yazık ki zaman zaman görsel medya aracılığıyla evlere ulaştığını, gelişim sürecinde, iyi model bulma konusunda büyük sorun yaşayan gençlerin bu yolla da kötü bir modele ulaşmış olduğunu söyledi. Akran gruplarının, ergenlikte oldukça önemli bir yere sahip olduğunu, arkadaşlık ilişkilerinin ergenin yaşamında kendini kanıtlama için önemli bir kaynak olduğunu hatırlatan Durukan, "Gençler, yetişkinliğe yaklaştıkça akranların onayını kazanma isteği belirginleşir, akranların davranışı ve standardı onlar için önem kazanır. Arkadaşlık toplumsallaşma sürecinde önemlidir; ancak gençlik döneminin özellikleri bu etkiyi artırmaktadır. Zayıf sosyal bağlara sahip olan, yani uygun sosyal etkinliklerde yer almayan ve okulda popüler olmayan ergenler de antisosyal, sapkın davranışlarda bulunan akran gruplarında yer alan ergenler kadar, şiddet davranışına yönelme konusunda risk grubuna dahildir" dedi.

Reklam
Reklam

Akranları tarafından reddedilen ve sevilmeyen ergenlerin antisosyal ya da sapkın davranışları olan arkadaş gruplarınca kabul görebildiğine dikkat çeken Durukan, "Bu yaklaşımında gençlerin şiddet uygulamalarını teşvik ediyor. Dolayısıyla akran şiddeti gündemin üst sıralarına yerleşmesi gereken bir sosyal sorun olarak görülmeli, tartışılmalı ve çözüm üretilmeli" diye konuştu.

"ŞİDDET SADECE OKULLARA ÖZGÜ BİR SORUN DEĞİL"

Samsun Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Alican Usta, okullarda ya da gençler arasındaki şiddetin, toplumdaki şiddetten bağımsız düşünülmemesi gerektiğini dikkat çekti. "Şiddet sadece okullarla özgü bir sorun değildir" diyen Usta, "Şiddetin tek bir nedeni yoktur. Yaşantımızın içerisindeki tüm enstrümanlar şiddete neden olabilir. Ekonomik yetersizlik, eğitimin eksikliği, sosyal yapı, aile yapısı, medya ve daha pek çok etkili unsur sayılabilir. Dolayısıyla şiddetin önlenebilmesi için topyekun bir uğraşı gereklidir. Hoşgörü ve sevginin yaygınlaştırılması önemlidir. Şiddet olaylarına baktığımızda hemen hepsinin altında tahammülsüzlük, hoşgörüsüzlük yattığını görürüz" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Türk Eğitim-Sen Samsun Şube Başkanı Levent Kuruoğlu ise, toplumda son yıllarda çok ciddi düzeyde ahlaki çöküntü yaşandığını vurguladı. Özellikle gençler arasındaki şiddetin birinci nedeninin ahlaki çöküntü olduğunu savunan Kuruoğlu, "Toplumu ayakta tutan en önemli unsurlardan birisi olan ahlaki ve kültürel değerlerimiz, gençlerimize yeterince aktarılmaması, şiddet, madde kullanımına zemin hazırladığı gibi amaçsız ve hedefi olmayan bir gençlik meydana getirmektedir. Öğrencilerimize tarihimiz, kültürel değerlerimiz, örf ve adetlerimiz çok iyi anlatılmalı, çok iyi benimsetilmelidir" ifadelerini kullandı.

Kuruoğlu, toplumda yaygın olan şiddetin, madde kullanımının ve diğer olumsuz davranışların önlenmesi için gençlerin ahlaki ve kültürel değerlerle donanımlı yetiştirilmesi ve sağlam bir aile yapısının oluşturulması gerektiğini sözlerine ekledi.