İşte uzmanların açıklamalarıyla cildi kırışmaya iten ve yaşlandıran etmenler. Ve nasıl en aza indirebileceğimizin yolları.
Tatlıya düşkün müsünüz? Üzücü gerçek şu ki, diyetinizde çok fazla şeker varsa, cildiniz glikasyon adı verilen bir işleme giriyor. Bu, vücudun her ikisi de cildin dolgun ve genç görünmesini sağlayan kolajen ve elastin gibi proteinler üretmesini durdurmasına neden olur. Ayrıca, şeker güçlü bir dehidrasyon (sıvı kaybı) nedenidir. Bu da kırışıklık, sarkma ve daha yavaş hücre dönüşümü, donuk cilt oluşumu ile sonuçlanabileceği anlamına gelir.
Ne yapmalı? Araştırmalar, 35 yaşından sonra glikasyonun arttığını gösteriyor. “Glikasyonun yavaş olması için cilt bakım ürününüzde C, A ve E vitaminleri gibi antioksidanlar yer almalıdır.
Hava kirliliğinin yoğun olduğu bir alanda yaşıyor bir de sigara kullanıyorsanız cildiniz hücrelere zarar verebilecek serbest radikal moleküllerinin dengesizliğinden kaynaklanan oksidatif strese maruz kalıyor olabilir. Pek çok şey, sigara içmenin ve iltihabın neden olduğu hipoksi (düşük oksijen seviyeleri) dahil olmak üzere oksidatif stresi teşvik eder. Oksidatif stres aynı zamanda cildinizin dokusunda kollajen ve elastin seviyelerini de azaltabilir.
Ne yapmalı? Dengeyi sağlamak ve serbest radikal hasarını kontrol altında tutmak için, A, C ve E vitaminleri gibi güçlü antioksidanlar tercih ettiğiniz silahlar olmalıdır. Cildin bariyer fonksiyonunu desteklemeye yardımcı olmak için güçlü bir antioksidan ve yağ asidi karışımı içeren nemlendirici maskeler kullanın.
Cildinizin durumunun büyük ölçüde genlerle ilgisi olduğu düşünülür, ancak genetik olarak iyi olmanız DNA'nıza zarar vermeyeceğiniz ve yaşlanma sürecini hızlandırmayacağınız anlamına gelmez. “Genetik hasar, AKA DNA mutasyonu, büyük ölçüde iltihaplanma ve UV hasarından kaynaklanmaktadır” diye açıklıyor Dr Jack. 'Zamanla, güneşin ultraviyole ışığı cildin içindeki elastin liflerine zarar verir, bu da parçalandığında cildin sarkmasına, gerilmesine neden olur.'
Ne yapmalı? Cildin kendini savunması için ihtiyaç duyduğu her şeyi kollayın. Her zaman 30 faktör, hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı korumak için “geniş spektrum”lu güneş kremleri kullanın. Ek bir destek için, C ve E vitaminleriyle paketlenmiş ürünler kullanabilirsiniz.
Yanlış ürünler kullanıyor musunuz? Cilt doğal olarak asidiktir, bu nedenle çok fazla alkali madde içeren bakım ürünleri cilde yarar yerine zarar verebilir. Asit mantosu (cildin bariyerinin bir parçası) dengesizlikten kurtulursa, doğal bakterileriniz de dengeyi bozar, bu da yabancı cisimlerin ciltte tahribata yol açabileceği ve böylece kırılma, iltihaplanma ve kırışıklıkların oluşabileceği anlamına gelir” diyor Dr. Maryam Zamani.
Ne yapmalı? Alkol gibi damarları büzen bakım ürünlerinden kaçının. Çevredeki zarar verebilecek etkenlere karşı korumaya yardımcı olmak için ve hidrasyonu korumak için amino asitler içeren bir antioksidan ürünü kullanın.