Girişimcilik Konseyi faaliyetlerine başladı

Aralarında KOSGEB, İŞKUR, TÜBİTAK, TOBB ve TÜSİAD'ın bulunduğu 32 kurumu tek çatı altında toplayan Türkiye...

Aralarında KOSGEB, İŞKUR, TÜBİTAK, TOBB ve TÜSİAD'ın bulunduğu 32 kurumu tek çatı altında toplayan Türkiye Girişimcilik Konseyi faaliyetlerine başladı. Konsey, müteşebbis adaylarına rehberlik edip onların kaynaklara erişimini kolaylaştırmayı öngörüyor.
Türkiye Girişimcilik Konseyi'nin kuruluş törenine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün yanı sıra KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TUSKON Başkanı Rızanur Meral, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TÜRKONFED Başkanı Erdem Çenesiz, TÜMSİAD Başkanı Hasan Sert ile ASKON Başkanı Mustafa Koca katıldı.
Kamu ve özel sektörü bir araya getiren törende söz alan Nihat Ergün, konseyin ülkeye hayırlar getirmesi temennisinde bulundu. Türkiye'nin son senelerde önemli merhaleler aldığına işaret eden Ergün, "Gelinen aşamada biriken sorunları aşıp gelecek için önemli adımlar attık." dedi.
Güven ortamının pek çok soruna deva olduğunu vurgulayan Ergün, "Bu ortamın en önemli getirilerinden biri Türkiye'nin orta ve uzun vadeli hedefler belirleyip bunları uygulamaya koyabilmesidir. Nasıl bir ağaç olgunlaşınca meyveler toplanıyorsa, biz de güven ve devamlılığın tadını yeni yeni alacağız. Durumu iyi tahlil eder, gelecek için iyi bir projeksiyon ortaya koyarsak Türkiye'nin olumlu ve büyük ilerlemelere sahne olacağı hakikat." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin dünya ekonomi çevrelerinden takdir topladığını belirten Ergün, şunları kaydetti:
"İktidar olarak büyümenin reel olmasını, yatırımlara ve istihdama yansımasını temenni ediyoruz. Kuşku yok istihdama da en büyük katkıyı yatırımlar sunacaktır. Artık girişimciler için çekici bir ülkeyiz. Özel sektör yatırımları 2002'de 43 milyar dolardı, 2010'da 160 milyar dolar seviyesine geldi. 2002'de 31 bin şirket kurulurken, 2010'da bu sayı 52 bini buldu; 2011'in ilk 11 ayı itibari ile de 42 bin oldu. Diğer taraftan ülke, 2002'den bu yana 109 milyar dolar yabancı yatırım çekmeyi bildi. Bütün bunlar girişimciliğe ne denli önem vermemiz gerektiğini ortaya koyuyor. Şu an girişimciler ve yatırımlar artmaya başladı. Bu trendin devamı için elimizden geleni ardımıza koymamalıyız.
Türkiye artık eski Türkiye değil, öngörülemeyen, siyasetine ve hukukuna güvenilemeyen bir ülke değil. Malum ekonominin dara girdiği dilimde toplumun kafasına 'garanti iş' kavramı yerleşti. Böyle bir toplumda ilerleme olmaz. Böyle bakan devletler zenginliğin kaynağına erişemez. Daha evvel, babalar bile girişimciye kız verirken tereddüt ederlerdi. Onlara göre ideal damat kamu görevlisi olmalıydı. Kiralık dairede en iyi aday memurdu, alacak vereceklerde memurun kefaleti makbul görülürdü. Bütün bunlar toplumun değil, Türkiye'de sosyal, siyasi ve ekonomik ortamın tezahürüydü. Şu an mutluyum çünkü her şey değişti, ülke gücünü ortaya koymaya başladı."

Reklam
Reklam

GİRİŞİMCİYE KONGO ÖRNEĞİ
Dünyanın önemli elmas madenlerini elinde bulundurmanın tek başına bir anlamı olmadığına temas eden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, bu argümanını şöyle örneklendirdi:
"Kongo'da münbit alanlar var, ama burada fasulye çubugu dikip karnını doyurmayı aklına getiren bir Allah'ın kulu yok. Nehirde balık avlamanın, ağaçtan meyve koparmanın ne olduğunu bilen yok. Bu ülke Belçika tarafından sömürülüyor. İnsanlarının, devlet adamlarının bile gözünde fer yok. Gel gör ki 10 tane business jet ile madenler Belçika'ya gidiyor. Ülkenin 60 milyon nüfusu var ama bir girişimcisi yok. Yani orada zenginliği fırsata çevirecek adam yok."
Türkiye'nin maden bakımından zengin olmadığından da söz eden Nihat Ergün, bu anlamda girişimci varlığının değerlendirilmesini önerdi.

"YENİ FİNANSMAN YÖNTEMLERİYLE ŞİRKETLERİN ÖMRÜNÜ UZATMALIYIZ"
İktidar olarak eğitim alan, plan ortaya koyan girişimci adaylarına yardımcı olacaklarını aktaran Ergün, şöyle devam etti:
"Burada esas şirket kurma, usul ise metot, nasıl yapılacağıdır. Usul, esastan daha önemli. Biz, bu sebeple girişimcilik eğitimine önem veriyoruz. Her şey ortada 2010'da ve 2011'de KOSGEB'den eğitim alanların sayısı 60 bin oldu. Bakın bunların bir bölümü planlarını ortaya koyup kredi ve hibelerini almayı hak etti.
Maalesef Türkiye'de şirketlerin ortalama ömrü 5 sene. Daha evvel insan ömrü 50 seneydi. Bebek ve anne ölümleri vardı, hastalıklardan kaynaklanan ölümler vardı. Ama gelir seviyesi arttı, sıhhate yapılan yatırımlar arttı. Şu an bebek ölümleri yok, anne ölümleri de minimuma indi. En önemlisi ortalama ömür 75 seneye çıktı. Şirketler adına da durum böyle. Firma, bebekken de 6 aylıkken de ölebiliyor. Diyelim firma doğuyor ama planı olmadığından 6 ay içinde ölüyor. Diyelim şirket 5 sene gidiyor, bir danışmanı yok, ne yapacağını bilemiyor, doğal olarak miadını dolduruyor. Yine ortaklar başka başka yatırımlar yapma dileğinde. Ne oluyor? Finansman kayıyor, ortaklar anlaşamayıp ayrılıyor; firma adına görünen bir şey yok.
Gelinen aşamada yeni finansman yöntemileri ile şirket ömürlerini uzatmalıyız. Türkiye Girişimcilik Konseyi’nin en önemli görevleri de kuşku yok şirketlerin ömrünü uzatmak olacak. 32 kurumun yer alacağı konsey müteşebbisler konusunda değerli faaliyetler yürütecek. Temel alanını girişimcilik kültürü ve ortamını geliştirici yeni politikalar belirleyecek. Burada girişimciliği engelleyen hususlar belirlenecek ve bertaraf edilmesi adanı gereken adımlar atılacak. Ayrıca girişimciliğin finansmanı için sorunlar aşılacak. Yerli ve yabancı finansmanlara erişim kolay kılınacak. Biz, parası olan girişimci olsun fikrini yerle bir edeceğiz. Bu minvalde sadece parası olan girişimci olmasın, rasyonel fikri olan herkes girişimci olabilsin istiyoruz.”

Reklam
Reklam

GİRİŞİMCİLİK DERS MÜFREDATLARINA DA GİRECEK
Bakan Ergün, girişimciliğin ilk ve orta öğretim kurumları ile üniversite eğitiminde müfredatın önemli bir konusu olacağını duyurdu. Üniversitelerde Ar-Ge ve kuluçka merkezlerinin de mecburi haline geleceğini bildiren Ergün, “Akademik terfi kriterlerinde de makale sayısının yanında patent ve proje sayıları ele alınacak. Öğretim üyelerinin kurduğu şirketler referans kaynağı haline gelecek." dedi.

GİRİŞİMCİLİK VE YENİLİKÇİLİK ENDEKSİ OLUŞTURULACAK
Akademik kurumların başarı ölçütlerini değiştireceklerini ifade eden Ergün, Girişimcilik Endeksi ve Yenilikçilik Endeksi oluşturacaklarını açıkladı. Proje, icat ve patent miktarının üniversitelr için yeni kriterler olacağını ekledi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise Türkiye’nin bugün dünyanın 17'nci, Avrupa'nın 6'ncı büyük ekonomisi olmasını girişimcilerin başarılarına bağladı. Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de petrol ve doğal kaynakların bulunmadığını ama girişimci adına zengin olduğunu savundu.
Artık lap topu olan, bir fikri olan insanların girişimci olabildiğini belirten Hisarcıklıoğlu, müteşebbislerin önünde bulunan finansman engelinin kolayca kaldırılabileceğini iddia etti. Hisarcıklıoğlu, "Türkiye nin olmazsa olmazı girişimci sayısı artırılmalı. Girişimcilik ilkokuldan üniversite son sınıfa kadar eğitim modelinin içine konulmalı." temennisinde bulundu.
Törende daha sonra Türkiye Girişimcilik Konseyi üyesi 32 kuruluşun temsilcisi tarafından Girişimcilik Manifestosu imzalandı. Temsilciler daha sonra Girişimcilik Konseyi'nin logosunu oluşturan parçaları yerine koydu. Faaliyetlerine başlayan konsey ilk toplantısını öğle saatlerinde yaptı. Burada ana hatları ile konseyin ilkeleri ve temel görevleri ele alındı.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz