Gizem, 3 Saatte Skolyozdan Kurtuldu

Erol AKKIR/ANTALYA, Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Serdar Akalın, çocukluk çağında oluşan skolyoz Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ilk kez 2008 yılında kurulan eğitim kliniğinde göreve başladıklarını söyleyen Doç. Dr. Serdar Akalın, "2012 yılında polikliniğimizde haftanın iki günü omurga ve ağrılı bel hastalıkları polikliniği olarak hizmet veren bir poliklinik kurduk. Haftanın iki günü toplam 150 hastaya, yılda 6-7 bin hastaya omurga hastalıkları için hizmet veriyoruz. Bu hastaların ağır olan 250'sine ameliyatla müdahale edip tedavilerini yapıyoruz. Ameliyatlarımızı yüksek teknoloji ile yapıyoruz. Alınan olumlu sonuçlar nedeniyle Türkiye'nin dört bir yanından hasta kliniğimize gelerek tedavi olmak istiyor. Hastalar internet vasıtasıyla ulaşıyor. Özellikle tedavi gereken skolyoz, kamburluk hastalıkları, ağrılı bel sendromları, dar kanal gibi hastalıkları burada teşhis ediyor ve tedavilerini yapıyoruz" diye konuştu.
İLERİ SEVİYEDEKİ SKOLYOZA TEDAVİ
Polikliniğe kamburluk şikayetiyle başvuran son hastalarının Gizem Yılmaz olduğunu söyleyen Doç. Dr. Akalın, "Gizem'in hastalığı 2 yaşında teşhis edilmiş, ancak bize 12 yaşının sonlarına doğru başvurdu. Kendisinde ileri seviyede skolyoz hastalığı vardı. Ön araştırmaları yaptıktan sonra hastaya cerrahi müdahaleyi teklif ettik. Yaklaşık bir hafta önce ameliyat yaptık. Şu an iyi durumda. Gizem artık ayakta rahat ve deformitesi düzelmiş durumda. Hayatından memnun, birkaç gün içinde taburcu edilecek" diye konuştu.
FELÇ KORKUSUYLA AMELİYAT ERTELENDİ
Doğduğundan beri bu hastalıkla mücadele ettiğini söyleyen Gizem Yılmaz, "Çok doktora gittim, ancak tehlikeli olur diye müdahale edemiyorlardı. Felç kalmam söz konusuydu. Fazla umudum yoktu. Fakat Serdar hocamızın daha önce yaptığı ameliyatları ve sonuçlarını görünce ameliyat olmaya karar verdim. Ameliyata girerken ben hariç herkes korkmuş. Ben çok cesaretli bir insanım. Beni ameliyat yapıp belimi düzelttiği için kendisine teşekkür ediyorum. Ankara'da yaşıyorum, Milli Eğitim Vakfı Ortaokulu öğrencisiyim" diye konuştu.
KORSEYLE AYAKTA KALABİLİYORDU
Okulda arkadaşlarıyla sosyalleşememekten şikayetçi olduğunu, korse giyerek ayakta kalabildiğini söyleyen Gizem Yılmaz, şöyle konuştu:
"Okulda arkadaşlarımla oynarken çok zorlanıyordum. Sırtımın rahatsızlığı nedeniyle korse kullanıyordum. Çok zorlanıyordum, oturup kalkmak bile benim için mümkün olmuyordu. Düştüğümde yerden kalkamıyordum. Daha sonra yapılan tetkiklerde taktığım korsenin hiçbir faydası olmamış. Okulda arkadaş çevremden bu hastalığımı bilmiyorlardı. Bana 'tahta belli' adını takmışlardı. O gün eve döndüm ve 'Bir daha okula gitmeyeceğim' dedim, çok üzülmüştüm. Ama onlar da küçüktü ve benim hastalığımın ne olduğunu bilmiyorlardı. İstediğim kıyafetleri özgürce, mutlulukla giyemiyordum. Dar kıyafetler giydiğimde kamburum çıkıyordu. Bol ve salaş kıyafetler giyiyordum. Allah'a şükür şu an giyebiliyorum. İnşallah bundan sonraki süreçte sağlıklı olurum ve istediğim kıyafeti giyebilirim. Doktorumun sayesinde mutluyum huzurluyum."