"Gizli Bilgi Ve Belge Bulundurma" Davası

İZMİR (AA) - İzmir'de 10'u muvazzaf asker, 15'i tutuklu 357 sanığın yargılandığı gizli bilgi ve belge bulundurma davasında sanık avukatlarından Murat Ergün,

İZMİR 10. maddesiyle görevli İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada yargılanan sanıkların avukatlarından Ergün, yaptığı açıklamada, davada ek iddianame hazırlanarak 357 sanıktan 134'ü hakkında yeni cezalar istendiğini hatırlattı. İddianamede yeni sanık, yeni delil, yeni olayın bulunmadığını bu yüzden yeni iddianame olamayacağını ifade eden Ergün, TCK'nin 220. maddesinin de yeni iddianamede olmadığını, dolayısıyla "örgüt üyeliği" suçlaması yapmadan "örgütsel faaliyet" suçlamasının yapıldığını öne sürdü. Yeni bir iddianame yazılmasının anlamsız olduğunu savunan Ergün, "Mahkeme iki iddianameyi birleştirmeyi kabul etmeseydi ne olacaktı? Veya TMK 10. maddesiyle görevli mahkemeler kapandıktan sonra yeni gelecek heyet dosyaları ayırırsa ne olacak?" diye konuştu. - Ek iddianamede "kovuşturmaya yer olmadığı belirtilen kişi" Ergün, ilk iddianamenin 27 numaralı ek klasöründe, davanın bir numaralı tutuklu sanığı iş adamı Bilgin Özkaynak'ın birtakım işleri Naci Yıldız isimli kişiyle de yürüttüğünün yazılı olduğunu, ancak ilk iddianamede sanık olarak yer almayan bu kişiyle ilgili ek iddianamede de, "ek kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiştir" denildiğini, bunun bir çelişki olduğunu savundu. Avukat Ergün, adı geçen kişiyle ilgili ek klasörde şu ifadelerin yer aldığını aktardı: "Bilgin Özkaynak'ın oğlu Demokan Özkaynak'ın 2010 yılında Fethiye'de bir otelin otoparkında çıkan silahlı kavga sırasında işletme sahibi Burhan Ataalp tarafından vurularak öldürüldüğü, konu ile ilgili davanın Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olduğu, Bilgin Özkaynak'ın Avukat Seçkin Bulut aracılığıyla davanın seyrini lehlerine değiştirebilmek amacıyla faaliyette bulundukları, Bilgin Özkaynak'ın bu faaliyetleri Naci Yıldız ve Mehmet Aksu aracılığıyla yürüttüğü, 13.10.2011 günü Naci Yıldız'ın emniyet müdürü olan akrabası Kani Aktuğ ile belirtilen mahkeme konusu ya da yargılanan Burhan Ataalp ile ilgili olduğu değerlendirilen bir konu ile alakalı olarak Ankara iline giderek görüştüğü yönünde veriler elde edilmiştir." Aynı klasörde, Özkaynak'ın "Naci Yıldız benim uzun yıllar tanıdığım bir arkadaşım olur, bir dönem yanımda çalışmıştı, Marmaris Yat Marinanın Güvenlik ve Temizlik işlerinden sorumlu personel olarak çalıştı" ifadelerinin yer aldığını hatırlatan Avukat Ergün, Mehmet Aksu'nun da Özkaynak'ın yanında çalıştığını ve davada sanık olarak yargılandığını söyledi. Ergün, Bilgin Özkaynak ile Naci Yılız arasında yapılan görüşmelerin kayıtlarının da yer aldığı klasörde, Yıldız'ın Özkaynak'a "Olmadı mı reis telefon" sözlerinin yer aldığını, daha sonra, "Ben bir Ankara'ya gideyim mi, bir iki kişiyle girişim yaptım orada" dediği, Özkaynak ile Mehmet Aksu arasındaki görüşmelerde de Naci Yıldız'ın emniyet amirleriyle görüşme yapacağına dair konuşmalar geçtiğini ifade etti. Özkaynak'ın Naci Yıldız'a "Çıktın mı yola, bilgiyi aldın mı, ne söyleyeceğini" diye sorduğu, Yıldız'ın "Ağabey, "Aldım, bilgilendiririm sözlerinin yer aldığını belirten Ergün, ek klasörde ayrıca Özkaynak'ın oğlu Demokan Özkaynak'ın da, "Biz mağdur olan taraf olarak çok büyük zorluklar yaşadık, bu dosya öncesinde İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildi, yaklaşık dokuz ay süre ile dönmedi döndüğünde de mahkemenin istediği bilgi dosyaya girmemişti, bunun üzerine mahkeme aynı dosyayı bilirkişi incelemesi için Ankara Emniyet Müdürlüğü Kriminal Şube Müdürlüğüne incelenmesi için gönderdi. Yanımda çalışan Naci isimli kişi Ankara'da Emniyet Müdürü akrabası olduğunu söyledi, 'arayalım yardımcı olmasını isteyelim' dedi. Ben de davanın uzamaması adına yardım isteyelim dedim, ancak biz bu talebimizi Ankarada tanımadığım Emniyet Müdürüne iletemeden bilirkişi raporu Fethiye Ağır Ceza Mahkemesine geri döndü ve gelen raporda taraf olarak bizim aleyhimize geldi" ifadelerine yer verildiğini aktardı. Ergün, Naci Yıldız isimli kişinin ilk iddianamede sanık olarak bulunmadığını, ek iddianamede ise hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini, bunun bir çelişki olduğunu sözlerine ekledi. Gizli bilgi ve belge bulundurma davasının iddianamesini hazırlayan TMK 10. maddesiyle görevli Cumhuriyet Savcısı Zafer Kılınç, ek iddianame hazırlayarak 134 sanık hakkında "devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme", "yasaklanan bilgileri temin etme", "yasaklanan bilgileri açıklama", "kişisel verileri kaydetme" suçlarından 3 yıldan müebbete ek hapis cezaları talep etmiş ve TMK 10. maddesiyle görevli 12. Ağır Ceza Mahkemesi geçtiğimiz hafta ek iddianameyi kabul ederek dosyayla birleştirme kararı vermişti.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: