Gizli tanık için Ankara'dan 80 ile yazı! Ayhan Bora Kaplan davasında emniyet müdürlerinin adını vermişti: "Yakalanması için gerekli özen gösterilmedi"

Ayhan Bora Kaplan davasıyla ilgili yeni gelişmeler yaşandı. Davanın 'M7' kod adlı gizli tanık olarak tanınan firari sanığı Serdar Sertçelik'in yurtdışına kaçışıyla ilgili çarpıcı detaylar gün yüzüne çıktı. Müfettiş raporuna göre "Sertçelik'le irtibatın kesildiği tarihten itibaren yakalanmasına yönelik gerekli çalışma ve özen" gösterilmedi. Ayrıca Ankara İl Emniyet Müdürlüğünden 80 ile yazı gönderildiği ifade edildi.

Ayhan Bora Kaplan davasının kilit isimlerinden Serdar Sertçelik'in iddialarında adı geçen emniyet mensuplarıyla ilgili müfettiş raporu savcılığa ulaştı. Raporda Sertçelik'e ev hapsi cezası verildiği ve elektronik kelepçe takılmasına karar verildiği hatırlatıldı, Sertçelik'in bunlara karşın illegal yollardan yurt dışına kaçtığı kaydedildi.

Ayhan Bora Kaplan davasında adı geçen üst düzey emniyet mensuplarıyla ilgili hazırlanan müfettiş raporunda, Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin davanın firari sanığı Serdar Sertçelik'le irtibatın kesildiği tarihten itibaren yakalanmasına yönelik gerekli çalışma ve özenin gösterilmediği belirtildi.

Reklam
Reklam

Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik davanın sanıklarından Sertçelik'in iddialarında adı geçen üst düzey emniyet mensuplarıyla ilgili hazırlanan müfettiş raporu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ulaştı.

ANKARA'DAN 80 İLE YAZI GÖNDERİLMİŞ

Raporda, Ankara İl Emniyet Müdürlüğünce, Sertçelik'le irtibatın koptuğu günden 9 gün sonra 5 Aralık 2023'te 80 il emniyet müdürlüğüne ve Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığına, yurt dışına çıkma ihtimali ve yakalanmasına yönelik tüm hudut kapılarında ve illerin giriş çıkışlarında uygulama noktalarında duyarlı olunması konusunda yazı yazıldığı aktarıldı.

Sertçelik'le irtibatın kesildiği tarihten itibaren yakalanmasına yönelik gerekli çalışma ve özenin gösterilmediğinin değerlendirildiği kaydedildi.

"KARARLARA RAĞMEN İLLEGAL YOLLARDAN KAÇTI"

Serdar Sertçelik'e, "soruşturma sonuna kadar konutu terk etmemesine" ilişkin adli kontrol uygulandığı, 18 Ekim 2023 tarihinden itibaren Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ev hapsi cezası verildiği ve elektronik kelepçe takılmasına karar verildiği hatırlatılan raporda, bunlara rağmen Sertçelik'in, illegal yollardan yurt dışına kaçtığı ifade edildi.

Reklam
Reklam

Raporda, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun, cumhuriyet savcılarının görev ve yetkilerine ilişkin maddesindeki, "Cumhuriyet savcılarının sözlü veya yazılı istem ve emirlerini yapmakta kötüye kullanma veya ihmalleri görülen kolluk amir ve memurları hakkında cumhuriyet savcılarınca doğrudan doğruya soruşturma yapılır" hükmü uyarınca gereğinin takdir ve ifasının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ait olduğuna kanaat getirildiği aktarıldı.

KAPLAN: "BANA 'BAKANLARLA, BÜROKRATLARLA İLGİLİ İFADE VER' DEDİLER"

Sincan Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya katılan Ayhan Bora Kaplan şöyle konuşmuştu:

"Devletin memurlarının bir vatandaşa kumpas kurmaması gerekir. Bana da 'Bakanlarla, bürokratlarla ilgili ifade ver' dediler, vermedim. Normalde bir polisin bunları yapmaması lazım, bizim sorunumuz kanunun uygulanmaması. Savcıya istediklerini yaptırdılar. Bu nasıl bir devlet, biz kime güveneceğiz? Siz makam sahibisiniz, suç duyurusunda bulunmanızı istiyorum. Bize işkence yapan insanları teşhis etmek istiyoruz. Bir sürü adam toplamışlar, bir örgüt kurmuşlar. Bu bir kumpastır. Bunlar mazlumların ahını aldılar. Allah'tan korkmuyorlar, kuldan utanmıyorlar."

Reklam
Reklam

NE OLMUŞTU?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin davanın firari sanığı Serdar Sertçelik'in iddiaları üzerine 6 Mayıs'ta soruşturma başlatılmıştı.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 10 şüpheliden 7'si "Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs", "Göreve ilişkin sırrın açıklanması" ve "Suçluyu kayırma" suçlarından tutuklanmıştı.

Şüphelilerden 2'si adli kontrolle serbest bırakılırken, 1 şüphelinin emniyetteki işlemleri devam ediyor.

Öte yandan şüpheliler hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 316/1. maddesinde düzenlenen "devletin güvenliği veya anayasal düzeni ihlale teşebbüs suçlarından birini işlemek için anlaşma" suçundan yürüten soruşturmanın sürdüğü öğrenildi. (AA)Bu içerik Hazar Gönüllü tarafından yayına alınmıştır