GKRY: 3. Annan Planı'na dönülsün

LEFKOŞA (İHA) - Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Kıbrıs sorununda beklenmekte olan yeni girişime kendi şartlarını koşmaya başladığı bildirildi. Rum Yönetimi'nin, perde arkası diplomatik pazara, "yeni prosedüre ancak Annan Planı'nın 3. versiyonu temel alınırsa yeniden müdahil olmayı kabul edeceği" şartını açıkladığı bildirildi.

Güney Kıbrıs'ta yayınlanan Politis gazetesi, "3. Annan Planı'na Dönüş, Lefkoşa Yeni İnisiyatif İçin Şartlar Koşmaya Başladı" başlığıyla manşete taşıdığı haberinde Rum Yönetimi'nin, Kıbrıs sorununda beklenmekte olan yeni inisiyatife kendi şartlarını koşmaya başladığını yazdı ve şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Lefkoşa perde arkası pazara ancak Annan Planı'nın 3. versiyonu temel alınırsa yeni inisiyatife müdahil olmayı kabul edeceğini iletiyor. Yani Mart 2003'te Lahey'de Türkiye ve Denktaş tarafından reddedilen çözüm belgesi, aynı zamanda uluslararası unsur, BM müzakerecisinin Avrupa kimlikli mutlak otorite sahibi saygın birisinin olmasına yöneliyor. Ana müzakerecinin Yaşlı Kıta'dan (Avrupa) gelmesi halinde Kıbrıs sorununun Avrupai boyutunun güçleneceği değerlendiriliyor. AB'nin de müzakerelere göndermek üzere kendi temsilcisini atamasına yönelik görüşler de işitiliyor. Çünkü Avrupa Anayasası maddeleri güvenliğe ilişkin garantileri kapsıyor. Bu sefer uluslararası unsur, Kıbrıslı Rumlar'ın endişelerini çok ciddiye alıyor. Çözüm planı farklı bir isimle geliyor, müzakere çerçevesi hakemliği göz ardı ediyor ve baskıcı takvimlerin olmayacağı ifade ediliyor. ABD, Avrupa Birliği ve Türkiye, ilkbahar sonunda son bir Kıbrıs sorununu çözme çabası başlatma niyetleri konusunda hiçbir kuşkuya yer bırakmıyorlar. Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerine başlamasından önce soruna federal çözüm bulunması ve Kıbrıs'ın yeniden birleştirilmesidir. Temel, psikolojik nedenlerle farklı bir isimle anılacak olan, daraltılmış bir Annan planı olacak. Çünkü referandumdan sonra Kıbrıs Rum tarafında BM Genel Sekreteri'nin belgesi özellikle olumsuz bir görüntüye sahip oldu. Ankara perde arkasında, Kıbrıs Türk oluşturucu devletçiğine müdahale hakkını sınırlandıracağını, yerleşiklerin sayısını azaltmayı tartışacağını söyledi. Lefkoşa, kamu oyu önünde bekleme durumunda olduğunu belirtmesine rağmen diplomatik perde gerisinde, Annan Planı'nın 3. versiyonu müzakere temeli olarak belirlenirse prosedüre yeniden müdahil olmayı kabul edeceğini net şekilde ima ediyor."

Reklam
Reklam

Gazete, bu çözüm versiyonunun o zaman Türkiye ve Rauf Denktaş tarafından reddelişi nedenlerini ise şu şekilde yansıttı:

"Annan Planı'nın 3. versiyonunda biri Karpaz'ın Kıbrıslı Rumlar'a iadesini öngören iki alternatif harita vardı. Söz konusu versiyon hiçbir zaman referanduma sunulmadı. Bu da Kıbrıslı Türkler'in çözüm üzerinde uzlaşılması durumunda ikinci bir referandum yapılmasını reddetmelerine olanak tanımıyor.

Uluslararası unsur, olası yeni müzakerelerin güvenlik, çözümün hayata geçirilmesi, yerleşikler yönlerinin ve çözümün ekonomik yönünün saptanması gerekeceğini net şekilde ortaya koyuyor. Annan Planı'nın 3. versiyonunda en birincisi mülkiyet olan çeşitli konular çok detaylı şekilde düzenlenmiyordu. Mülkiyet gibi konuların yeni versiyona, eski versiyonundan aktarılabileceği değerlendiriliyor. AB dönem başkanlığını yürütmekte olan Hollanda'nın Başkanı Jan Peter Balkanende Avrupa Parlamentosu'ndaki dünkü açıklamasında, geçen cuma günkü Avrupa Konseyi'nde Kofi Annan'a, Kıbrıs sorununa çözüm bulunması olasılığını araştırması çağrısında bulunulduğunu doğruladı. Balkenende, BM Genel Sekreteri'nin çözüme doğru ilerlememiz gerektiğine inandığını söyledi ve bütün tarafları yapıcı tavır takınmaya çağırdı. Uluslararası unsurun bu sefer Kıbrıslı Rumlar'ın Avrupa hissiyatını dikkate almama hatasını yapmayacağını söyledi. Bu çerçevede müzakerelerde Kofi Annan'ın özel temsilcisinin Avrupalı olacağına hemen hemen kesin gözüyle bakılıyor. Dikkatler, Kıbrıs Rum tarafına çevriliyor ve Lefkoşa'nın taleplerinin yerine getirilmesi konusunda büyük bir niyet gözlemleniyor."

Reklam
Reklam

Yeni inisiyatif ışığı altında, yoğun ön hazırlık sondajlarında Başkan Papadopulos'un beyan edilmiş taleplerinin çok ciddiye alındığını kaydeden gazetede, bunlar şöyle sıralanıyor:

"Çözüm, uzlaşılmış olacak. Diğer bir deyişle, yeniden Kofi Annan'ın hakemliğine sunulmayacak. Baskıcı takvimler olmayacak. Genel Sekreter Türkiye'nin müzakerelere başlayacağı ekim ayına kadar çözüm bulunması amacıyla kısa bir inisiyatif ilan etmeyi hedefliyor. Ancak, bu takvimin baskıcı olmayacağı da izah ediliyor. Yani müzakereler, ekim sonrasında da devam edebilir. Buna paralel olarak Avrupa'nın mevcudiyetinin, BM arabulucusunun temsilcisi ile sınırlandırılması düşünceleri de var. AB'nin de Kıbrıs sorununda kendi üst düzey temsilcisini belirlemesi gerektiği görüşü de yoğun şekilde yayılıyor. Çünkü, güvenlik konusundaki garantiler, sadece Güvenlik Konseyi tarafından sağlanmayacak. Güvenlik kapısı bu sefer AB üyesi ülkeler tarafından belirlenen Avrupa Anayasası olacak ve bir üye ülkeye yönelik saldırı, ortak tehdit olarak algılanacak."

Reklam
Reklam

Fileleftheros gazetesi ise, "Sonraki Adımlar İçin Geri Sayım AB, Erdoğan ve ABD, Kofi Annan'ı İnisiyatif Üstlenmeye Çağırıyor. Ulusal Konsey'de Net Çizgiler ve Hedefler Aranıyor" başlığıyla manşete taşıdığı haberinde AB'nin, Kıbrıs sorununa 3 ekime kadar Annan Planı temelinde çözüm bulunmasına yönelik diyalog prosedürünü canlandırma yönünde ilk adımı halen atmış olduğunu ve Kofi Annan'ı yeni insiyatif üstlenmeye, tarafları da iyi niyet misyonunu değerlendiremeye çağırdığını yazdı.
Gazete, Washington'un çözüm planının Annan Planı olduğuna işaret ederek niyetini net şekilde gösterdiğini ve iç siyasi sahnede karışıklık oluşturduğunu yazdı. Gazete, TC Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "çelişkili" diye nitelediği açıklamalarında, iki seçenek bulunduğunu, bunlardan birinin Annan planı, diğerinin de iki ayrı devlet olduğunu belirtirken, diğer taraftan da Annan Planı'nın artık masada bulunmadığını söylediğini okurlarına iletti.

Simerini gazetesi ise, "Kırmızı Çizgiler, Tasos ve Erdoğan Şartlar Koyuyor, Yabancıların Başkan Papadopulos'un Annan'a Yeni Mektup Göndermesi Baskısı" başlıklı haberinde, Brüksel Zirvesi sonrasında Kıbrıs sorununda beklenen hareketliliğin halen gelişme aşamasında göründüğünü, ilk adımların halen üzerinde aleni açıklamalar yapılan, iki tarafın kırmızı çizgilerinin belirlenmesiyle ilgili olduğunu yazdı.

Reklam
Reklam

Gazete, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, yeni yıl içinde başlayacak prosedürün ya iki devlet çözümüne ya da Annan devletine götüreceğini net şekilde açıklarken, Rum tarafının, müzakere yapıp uzlaşmaya varmadan referanduma gidilmesini kabul etmesinin söz konusu olmadığını net şekilde ortaya koymasının, Ankara'ya metotlamalarında yardımcı olmayacağı mesajını verdiğini yazdı.