ANKARA (İHA) - Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, böyle bir ortamda harp silah, araç ve gereçleri açısından savunma sanayii alanında dışa bağımlılığın en aza indirilmesi, TSK'nın günümüz teknolojisinin gerektirdiği ana silah sistemlerine sahip olabilmesi, teknolojik gelişmelerin yakından takibi ve Silahlı Kuvvetlere yansıtılması ile TSK'nın ulaştığı caydırıcı gücün korunması ve daha da artırılarak devamının sağlanmasının mümkün olacağını belirterek, "Bu nedenle yurt içinde üretilmesi düşünülen kritik silah sistemlerinin tespiti çalışmaları sürdürülmekte ve yurt dışından alımında zorunluluk bulunan silah, araç ve gereçlerinin doğrudan alımı yerine yerli firmaların da
katılımıyla konsorsiyumlar yoluyla tedarik edilmesi ve milli sanayimizin teşviki prensip haline getirilmiştir" dedi.
2008 Mali Yılı Bütçe Kanunu üzerindeki görüşmelerini sürdüren TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Milli Savunma Bakanlığı ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı bütçesiyle ilgili müzakerelerine başladı. Milli Savunma Bakanlığı bütçesine ilişkin bir sunum yapan Milli Savunma Bakanı Gönül, 13 milyar 272 milyon 700 bin YTL'lik 2008 yılı bütçe teklifinin mevcut ekonomik ve sosyal politikalar, orta vadeli program ve enflasyonla mücadele programı çerçevesinde kamu açıklarının sınırlı bir boyutta tutulması amacıyla alınan tedbirlerin gerektirdiği kamu harcamalarının azaltılması çalışmaları ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) zorunlu ihtiyaçları ile uluslararası siyasi durum dikkate alınarak azami tasarruf prensibiyle hazırlandığını ifade etti.
Türkiye'nin devlet geleneği, pazar ekonomisi, sosyal ve kültürel yapısı ile Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Doğu üçgeninin ortasında bir istikrar adası olduğunu ve istikrar adası olmaya da devam edeceğini kaydeden Gönül şunları söyledi: "Türkiye bölgesinde barış ve istikrarın sağlanması ve sürdürülmesinde oynadığı etkin rolü sürdürecektir. Askeri ve siyasi yönlerden güçlü ve kendi içinde de istikrarlı olan ülkemizden beklenen de budur. TSK'nın içinde bulunduğumuz dönemde iç ve dış güvenlik ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir yapı içinde kısa-orta-uzun vadeli tehdit/risk değerlendirmeleri ışığında imkan ve kabiliyetleri nitelik bakımından daha da geliştirilerek daha küçük ancak daha yüksek teknolojiye sahip, daha modern, ateş gücü üstün ve manevra kabiliyeti yüksek bir güce kavuşması için yapılan çalışmalara devam edilmektedir."
Bilim ve teknoloji devriminin sınır tanımaz ilerleyişi ile birlikte sanayi ötesi dönemin ve bu paralelde büyük ölçüdeki ekonomik ve bölgesel krizlerin yaşandığı günümüz dünyasında bu dönemin getirdiği dışa bağımlılığın asgari düzeye indirilmesi için yapısal ve milli ekonomiyi daha ön plana alan bir dönüşümü zorunlu kılan gelişmelerin devam ettiğini kaydeden Bakan Gönül, böyle bir ortamda harp silah, araç ve gereçleri açısından savunma sanayii alanında dışa bağımlılığın en aza indirilmesi, TSK'nın günümüz teknolojisinin gerektirdiği ana silah sistemlerine sahip olabilmesi, teknolojik gelişmelerin yakından takibi ve Silahlı Kuvvetlere yansıtılması ile TSK'nın ulaştığı caydırıcı gücün korunması ve daha da artırılarak devamının sağlanmasının mümkün olacağını söyledi. Gönül, "Bu nedenle yurt içinde üretilmesi düşünülen kritik silah sistemlerinin tespiti çalışmaları sürdürülmekte ve yurt dışından alımında zorunluluk bulunan silah, araç ve gereçlerinin doğrudan alımı yerine yerli firmaların da katılımıyla
konsorsiyumlar yoluyla tedarik edilmesi ve milli sanayimizin teşviki prensip haline getirilmiştir" diye konuştu.
Türk savunma sanayi ürünü olan zırhlı ve taktik araçlar, haberleşme, komuta kontrol ve elektronik harp sistemleri, askeri hücumbot ve gemiler, roket ve silah sistemlerinin dost ve müttefik ülke silahlı kuvvetlerine ihracatının gerçekleştirildiğini belirten Gönül, Türk savunma sektörünün 2002 yılında 247 milyon Dolar seviyesinde olan ihracatının bugün ulaşılan 350 milyon Dolar seviyesinden 1 milyar Dolara çıkarılmasının hedeflendiğini vurguladı. Gönül ayrıca Silahlı Kuvvetlerin ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yürütülen projeler kapsamında Türk sanayiine iş payı alınmasını teminen yürütülen offset anlaşmaları çerçevesinde bugüne kadar toplam 3,12 milyar Dolar tutarında affset gerçekleştirildiğini bildirdi.
Milli Savunma Bakanlığı'nın 2007 yılı bütçesinin 13 milyar 52 milyon YTL olduğunu hatırlatan Gönül, 2008 yılı bütçe teklifinin oluşturulması aşamasında Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarından alınan bütçe teklifleri toplamının 14 milyar 782 milyon YTL olduğunu ancak bütçe tavanının Yüksek Planlama Kurulu'nca 13 milyar 326 milyon YTL olarak tespit edilmesi nedeniyle revize edildiğini söyledi.
Türkiye'nin bölgesinde bir barış ve istikrar ülkesi konumunda olması ile Balkanlar, Kafkasya ve Orta Doğu üçgeninde askeri anlamda bölgesel güç olduğunu hissettirmesinin, ciddi ekonomik açılımların sağlanmasına da önemli katkıları olacağının değerlendirildiğini kaydeden Gönül, "Hazırlanışı sırasında azami tasarruf ve kaynakların etkin kullanımı ilkelerini temel ilke edinen 2008 yılı bütçe teklifi ile sözleşmeli ve devam eden projeler, kanunlara dayalı istihkaklar, iç güvenlik ve sefer stoku tamamlama ihtiyacı, uluslararası görevler, işletme-bakım-idame ihtiyaçları, dost ülkelerdeki Türk birliklerinin ihtiyaçları için planlanan ödeneklerden vazgeçilmesi mümkün olmadığından, diğer ihtiyaçların bir bölümünü gelecek yıllara ertelemek suretiyle öncelikle idame ve modernizasyon ihtiyaçlarının kısman karşılanması hedeflenmiştir" değerlendirmesinde bulundu.