Görüşmeler her şeye rağmen tamamlanabildi

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Nabi Avcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dün CHP milletvekillerini, Komisyon toplantısına çağıran mesajlarıyla ortamın sağlıklı biçimde çalıştırılamaz hale getirildiğini belirterek, "CHP Genel Başkanı'nın bindirilmiş kıtalar halinde Komisyona sevkettiği milletvekillerinin kaba güce dayalı engelleme çabalarına rağmen teklifin görüşmelerinin tamamlanabilmiş olması, her şeye rağmen sevindiricidir" dedi.

Komisyonun Başkanlık Divanı üyeleriyle birlikte Mecliste basın toplantısı düzenleyen Avcı, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasını öngören yasa teklifinin görüşülme süreciyle ilgili bilgi verdi. Komisyonun, alt komisyon ile birlikte teklif üzerindeki görüşmelerin 91 saat 41 dakika sürdüğünü anlatan Avcı, 341 konuşma yapıldığını, bunlardan 22'sinin AK Parti, 30'unun CHP, 15'inin MHP'li üyelerce, ayrıca komisyon üyesi olmayan 104 konuşmanın 4'ünün AK Parti, 94'ünün CHP, 2'sinin MHP ve 4'ünün BDP'li milletvekillerince kullanıldığını kaydetti.

"Çalışmalarımız parlamenter demokrasi teamüllerine uygun biçimde başladı, fakat özellikle CHP'li milletvekillerinin süreç boyunca Komisyonu çalıştırmamak, engelleme gayretlerine rağmen Komisyon, büyük bir olgunluk göstererek çalışmaların demokratik nezaket ve teamüller doğrultusunda tamamlanması için büyük gayret gösterdi" diyen Avcı, CHP'nin engelleme teşebbüslerinin bir süre sonra kürsü işgaline, komisyon üyelerinin konuşturulmamasına, Divanının çalıştırılmamasına kadar gelip dayandığını anlattı. Avcı, şöyle konuştu:

"Sonunda bugün CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu'nun dün CHP milletvekillerini, özellikle Komisyon toplantısına çağıran mesajlarıyla ortam sağlıklı biçimde çalıştırılamaz hale getirildi. Buna rağmen özelikle AK Parti'li milletvekillerimizin, Divan'ın İçtüzüğe uygun biçimde çalıştırılması için gösterdikleri olağanüstü gayrete teşekkür ediyorum. Komisyonumuz ve Divanımız İçtüzüğün kendisine verdiği yetki ve sorumlulukları, bütün şartları zorlayarak parlamenter demokrasinin icaplarına uygun biçimde tamamlamak için büyük gayret gösterdi. CHP Genel Başkanı'nın adeta bindirilmiş kıtalar halinde Komisyona sevkettiği milletvekillerinin kaba güce dayalı engelleme çabalarına rağmen bu teklifin Komisyondaki görüşmelerinin tamamlanabilmiş olması, her şeye rağmen sevindiricidir. Bu çalışmalar sırasında söz alan CHP'li milletvekilleri, amaçlarının öncelikle teklifin geri çekilmesi olduğunu, engelleme çabalarının da buna yönelik olduğunu ısrarla vurguladılar. Bir anlamda bu katkı sürecinden ziyade, teklifin geri çektirilmesine yönelikti. Komisyonumuz bu tehdit ve zorbalığa boyun eğmedi. "

Avcı, bugünkü görüşmelerde basın mensuplarının da ciddi sıkıntıya düştüğünü belirterek, kendilerinin özellikle kameramanların oradaki nahoş hareketlerden etkilenmemesi için uzun süre salimen dışarıya almaya çalıştıklarını söyledi.

Bulunduğu yerden zaman zaman salonu görmesinin mümkün olmadığını belirten Avcı, "Kameraman arkadaşlarımızı salimen dışarıya çıkarma gayretimiz, özellikle CHP'li milletvekilleri tarafından komisyon kapısı kapatılarak engellendi. Geçirdiğiniz sıkıntılardan ötürü sizlerden de özür diliyorum. Sizin için daha sağlıklı bir ortam oluşturmak için biz elimizden gelen gayreti gösterdik ama sadece siz değil, bizzat Komisyon Başkanı olarak ben de güç şartlarda çalıştım" dedi.

-"Hamzaçebi attı"-

Avcı, kendisine atılan yapıstırıcı altlığını göstererek, "300-400 gram ağırlıktaki bu cisim, kafamı 5-6 santim sıyırarak geçti. Kafama çarpsaydı bu açıklamayı muhtemelen hastanede yapıyor olacaktım. Bu, Akif Hamzaçebi tarafından Komisyon Başkanı'na atılan kırtasiye malzemesidir" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bugünkü toplantıyla ilgili demokrasiye sürülen kara leke" dediğini hatırlatan Avcı, "o kara lekeyi sizlerin ve kamuoyunun bilgisine sunuyorum" ifadesini kullandı.

Meclis tarihinde ilk kez bir siyasi parti genel başkanının tek tek milletvekillerine mesaj göndererek, komisyon odasında toplanmaları ve sonuna kadar direnerek, gerektiğinde fiziki güç kullanmayı kastederek bu çalışmayı engellemeyi örgütlediğini savunan Avcı, bu kaba güce dayalı engelleme girişimlerinin Genel Kurul aşamasında da sürdürülmek istendiğini söyledi. Avcı, sürecin basın ve kamuoyunun gözleri önünde cereyan ettiğini, milletin bu gelişmeleri gereği gibi değerlendireceğini ve hükmünü de ona göre vereceğini dile getirdi.

Avcı, görüşmelerin başladığı demokratik olgunluk içinde sona ermemiş olmasından dolayı duyduğu üzüntüyü" ifade ederek, teklifin hayırlı olması dileğinde bulundu.

-"Meşru olmayan bir iş yapmış olsaydık açıklama yapmazdık"-

Basın mensuplarından çok fazla soru almayacağını belirten Avcı, "AK Parti Genel Başkanı Haluk İpek'in de basın mensuplarını engellediğinin görüldüğünü, madde üzerinde söz isteyen milletvekillerine İçtüzüğün hangi hükümlerine göre söz vermediği" sorusuna, "Hangi koşullarda çalıştığımızı görmüş olmalısınız. Ben hangi arkadaşımızın basın mensuplarının çalışmasını engellediğini bilmiyorum. Eğer bu konuda somut bir şey varsa, o ilgili arkadaş da açıklama yapar" karşılığını verdi.

Avcı, mümkün olduğu kadar İçtüzüğün gereklerini harfiyen yerine getirmeye gayret ettiklerini ifade ederek, CHP'lilerin kürsü işgal teşebbüslerini komisyon divanını yeteri kadar sağlıklı çalışmasına imkan vermediğini kaydetti.

CHP ve MHP'nin teklifin meşru olmadığına yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Avcı, 'Meşru olmayan bir iş yapmış olsaydık buraya gelip açıklama yapmazdık" açıklamasında bulundu.

Parlamentolarda şiddete dayanmayan engelleme girişimlerinin meşru olduğunu ve dünya parlamentolarında yaratıcı örnekleri olduğunu belirten Avcı, şöyle konuştu:

"Bizim komisyon çalışmalarımızın başında da bu tür eylemler etkinlikler oldu. Bizler gerek Divan gerek AK Parti Grubu olarak, bu engelleme girişimlerine şiddete başvurulmadığı sürece olabildiğince imkan tanıdık. Görevimiz, parti farkı gözetmeden bütün milletvekillerinin demokratik haklarını şiddete başvurmamak koşuluyla sonuna kadar kullanmalarını sağlamaktır. Bunu yaptık. Bundan çok rahatsız olan diğer komisyon üyesi milletvekili arkadaşlarımızın sitem ve şikayetlerine rağmen ısrarla bunun da demokratik hak olduğunu söyleyerek tavrımızı sürdürdük.

Cuma günkü kürsüyü işgal teşebbüsü sırasında, ben 'nezaketimizi acziyet zannetmeyin' dedim. Bunu çok bilerek, arkadaşlarımızın anlayıp değerlendirmelerini umarak söyledim. Çünkü, başından beri tavrımızı CHP'lilerin bir bölümü acziyet olarak algıladı ve buradan aldıkları cesaretle kaba kuvvete dayanarak Komisyon çalışmalarını engellemeye kışkırtıldıklarını, bunun bizzat genel başkanın mesajlarıyla milletvekillerini komisyon salonuna yönlendirmesiyle gördük. Biz bu tür kürsü işgallerinin yaşanmaması için dünkü toplantıyı kendi salonumuzda yaptık. Ama dün toplantıyı kapatırken benden ısrarla bugünkü toplantının kürsülü salon olan KİT Salonunda yapılmasını istediler. Kılıçdaroğlu'nun milletvekillerine gönderdiği çağrısından ve toplantının bu salona alınmasını istemelerinden anlıyorum ki bu önceden planlı bir hareket. Yine de AK Parti'li arkadaşlarımızın ferasetiyle bu plan boşa çıkarıldı ve Komisyonumuz çalışmalarını İçtüzüğe uygun biçimde tamamladı."