Gözaltı yazarları birleştirdi

Gazetecilere gözaltı basında geniş eleştirilere konu olurken, Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç, “Nedim Şener demokrattır, meşruiyetten yanadır” diye yazdı

OdaTv soruşturması kapsamında “Ergenekon örgütü üyesi olmak”, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamalarıyla, aralarında Milliyet gazetesi muhabiri Nedim Şener ve gazeteci Ahmet Şık’ın da bulunduğu 11 kişinin gözaltına alınması, birçok köşe yazarından da tepki gördü.
Muhafazakar veya liberal kimliğiyle de tanınan bazı isimler, son gözaltı dalgasını şöyle değerlendirdi...

[

****](https://www.mynet.com/turkiyede-kara-persembe-110100558920 )

[

****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/gazeteciler-sokaga-indi-eylem-yapiyor-gazeteciler-taksimde/7450/191534/sayfa/1/)

Reklam
Reklam

[

****](https://www.mynet.com/gozalti-dalgasi-yine-gazetecileri-vurdu-110100558766)

[ ****](https://www.mynet.com/nedim-sener-yazmisti-sira-sende-diyorlar-110100558632 )
[ ****](https://www.mynet.com/imamin-ordusu-kitabini-cikaracakti-110100558706 )

YAZIKTIR, BÜHTANDIR
AHMET KEKEÇ (Star) -
Nedim Şener niçin alındı: “Soner Yalçın gözaltına alındığında ‘Herşeyin Ergenekon torbasına tıkıştırılması, bu soruşturmayı sulandırmaktan öte bir işe yaramaz’ mealinde bir yazı yazmış, biraz da tepki toplamıştım... Soner Yalçın’ı tanımam. Sitesini izlemem. Kitaplarını kötü, önyargılı ve ‘cahilce’ bulurum. Sevilay Yükselir’e yaptıklarını ise asla bağışlamam. Fakat Soner Yalçın’ın Ergenekon üyeliği, bana, “zorlama ve türetilmiş bir bağlantı” gibi geliyor. Bu konuda hâlâ ikna olabilmiş değilim... Nedim Şener’e gelince... Nedim’i tanırım. Arkadaşımdır. Tanıdığım ve ‘çalışmalarını’ bildiğim Nedim Şener’in darbecilerle, antidemokratik çevrelerle, çetelerle, manipülasyon odaklarıyla hiç işi olmadı. Demokrattır, meşruiyetten yanadır. En azından ben öyle biliyorum ve şahadet ediyorum. Gazeteciliğini beğenmeyebilirsiniz, bazı araştırmalarını önyargılı bulabilirsiniz. Üslubundan hoşlaşmayabilirsiniz. İsmi, bilgisi hilafına, birtakım ajandalara da geçmiş olabilir. Ama bu ‘terör örgütü üyesi’ olduğu anlamına gelmez. Yazıktır... Bühtandır... Gözaltına alınmadan birkaç gün önce konuşmuştuk... Bilmiyorum. Bu gibi durumlarda ‘bekleyelim, görelim’ denir. Bekleyelim de, Ergenekon’un ‘bir numaralı sanığı’ dışarıda, elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Ama ‘bekleyelim, görelim’ denilen gazeteciler üç yıldır tutuklu. Bu da beni çok rahatsız ediyor.”

Reklam
Reklam

‘BEKLEYELİM’ OLMAZ
MEHMET BARLAS (Sabah) -
Her doğan gün ille de dert mi olmalıdır?: “Bir ülkenin normalleşmesi için ille de çok anormal bir süreci yaşaması şart mıdır? Dün (önceki gün) bu anormal sürecin yansımalarından birine daha tanık olduk. Yine bir grup gazetecinin evleri arandı, bazıları gözaltına alındı. Tamam... Ben de yargının işine karışmayı doğru bulanlardan değilim. Ama hukuk ve yargı ile günlük siyasetin böylesine haşır neşir olduğu bir ülkede “Susalım ve yargı kararını bekleyelim” demek ne kadar mümkün olabilir ki?

VİCDANIM RAHAT DEĞİL
AKİF BEKİ (Radikal) -
Beni böyle suskun bırakmayın: “...Huzursuzum; susmakla konuşmak arasında kararsız kaldım. Dünkü (önceki günkü) gözaltılar karşısında susarsam fikrin namusuna halel getirmekten, konuşursam gazetecilik kisvesi altında işlenmiş bir suça ortak olma ihtimalinden korkuyorum. Soruşturmayı yürüten savcılara sesleniyorum, iki yanlıştan birine düşmekten kurtarın beni. Nedim Şener, Ahmet Şık, Yalçın Küçük ve diğerleriyle ilgili elinizde her ne maddi delil varsa, beklemeden açıklayın. Açıklayın ki, dilimin bağı çözülsün... Pek çokları gibi benim de kalbim mutmain, vicdanım rahat, aklım net değil bu sefer. O gazetecilerin hangi güçlü şüphe emarelerine, hangi somut delillere istinaden gözaltına alındıklarını bilmek istiyorum.

Reklam
Reklam

Otoriter bir koku var
ALİ BAYRAMOĞLU (Yeni Şafak) -
Ahmet Şık ve Nedim Şener: Hangi Ergenekon?: “Dün (önceki gün) sabah aralarında gazetecilerin de olduğu bir grup insanın evinde arama yapıldı. Ardından gözaltına alındılar. Bunlar arasında Ahmet Şık ve Nedim Şener de var... Ahmet Şık’ı yıllardır tanırım. Ergekenon davasıyla ilgili gözaltına altına alınması aklımı da, vicdanı mı da her anlamda, her açıdan rahatsız eder. Nedim Şener hayatta olduğum sürece asla affetmeyeceğim bir isimdir...Ergenekon davası bir tür kişisel ya da politik hesaplaşmanın aracı haline mi getiriliyor?... Bugün yaşananların eğer Ergenekon davasıyla alakası varsa bizim vicdanlarımızdaki Ergenekon davasının anlamı düşüyor. Eğer bu gözaltıların Ergenekon davasıyla ilgisi yoksa,o zaman bu dava vesilesiyle ortalığa otoriter bir koku yayılıyor.

Bu nasıl bir iştir?
AHMET ALTAN (Taraf) -
“Dün (önceki gün) sabahtan beri ortalık çalkalanıyor ‘Ergenekon’da yeni dalga’ diye. On kişi gözaltına alınmış. Aralarında dişe dokunan tek isim, bence MİT’çi Kaşif Kozinoğlu. Susurluk olaylarında da adı geçen, tuhaf ilişkileri saptanan Kozinoğlu’nu derinliğine araştırmak, önemli ipuçları ortaya çıkarabilir. Ama diğer isimlere bakıldığında, insan kaçınılmaz olarak ‘ne oluyor’ diye soruyor. Niye bu insanlar gözaltına alındı? Kimle konuştuysam kafası karışık, net bir cevap verebilen kimse yok. Dün gözaltına alınan gazetecilerin “örgüt üyesi” olduğuna dair sağlam kanıtlar bulunduğuna inanan pek kimse yok. Toplum, bu puslu kuşkunun gölgesinde bırakılamaz...

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: