Göze İyi Gelen Yiyecekler

Vücudumuzun en önemli ve en hassas parçasından biri, yüzümüzün tam orta kısmında yer alan ve küresel bir şekle sahip olan gözlerimizdir.

Dış dünya ile iletişimi sağlayan gözler, beş duyu organlarından biridir ve diğer duyu organlarına göre çok daha hassas bir yapıya sahiptir. İnsan gözü diğer canlıların gözlerine göre, türümüzün en karmaşık evrimsel değişimine uğramış durumdadır, fakat diğer canlıların gözlerine nazaran da çok daha az korunaklı yapıdadır.

Gözlerin kornea ve sklera kısımları, limbusta bağlı kısımdadır ve bu dokular gözler açıkken dışarıdaki maddelere karşı direkt maruz kalabilmektedir. Bundan dolayı gözler, küçük yaralanmalardan kalıcı yaralanmalara kadar ve hatta görme kaybı gibi sorunlar yaşanması tehlikesi ile karşı karşıyadır.

Reklam
Reklam

Bu durumun farkında olarak, gözlere dikkat etmek ve düzenli olarak kontrollerini yaptırmak, göz sağlığı açısından büyük öneme sahiptir. Öte yandan göz, doğası gereği dış ortamdaki patojenlerden dolayı çok çabuk şekilde enfeksiyon kapabilmektedir.

Bundan dolayı elleri yıkamadan gözlere temas etmemek ve yabancı maddelerden gözleri korumak dikkatli olunması gereken bazı davranışlardandır. Sonuç olarak gözler, vücudun diğer organlarına göre daha çabuk ve daha hızlı şekilde hasara uğramaktadır.

Oldukça hassas ve korunmasız olan gözlerin sağlığı için, göz dokusunu besleyen ve sağlığını destekleyen besinleri tercih etmek de bir diğer etkili önlem olacaktır.

Göze İyi Gelen Yiyecekler

Gözün yapısını koruyan ve destekleyen bazı yiyecekler, gözlerin daha iyi görmesine yardımcı olmakta ve onların dış etkenlere karşı korunmasını sağlamaktadır. Buna göre, göz sağlığına iyi gelen bazı yiyecekler aşağıda belirtildiği şekildedir;

1. Portakal

Bir kış meyvesi olan portakal ve portakal suyu, en fazla C vitamini içeren besin kaynaklarıdır. Güçlü bir C vitamini kaynağı olan portakal, bağışıklık sistemini desteklemesinin yanı sıra, içerdiği askorbik asit yardımı ile, bir antioksidan görevi görerek, katarakt ve maküler dejenerasyon (sarı benek hastalığı) hastalığına karşı gözleri korumaktadır.

Reklam
Reklam

2. İstiridye

İstiridye, her ne kadar afrodizyak özellikleri ile biliniyor olsa da, faydaları bununla sınırlı değildir. Zengin bir çinko kaynağı olan istiridye, göz sağlığı açısından oldukça önemlidir. Çünkü çinko minerali, gözlerin güçlenmesi, görme olayının özellikle de gece görüşünün gerçekleşebilmesi için gerekli olan bir mineraldir. Ayrıca çinko, katarakt gelişimini de yavaşlatmaktadır. İstiridyenin dışında çinko bakımından zengin olan diğer yiyecekler ise; kırmızı et, kümes hayvanları ve süt şeklindedir. Fakat en yüksek miktarda çinko içeren besin kaynağı istiridyedir.

3. Kale

Yeşil yapraklı sebzeler, göz sağlığının korunması açısından mükemmel etkilere sahiptir. Kıvırcık marula benzeyen ve yeşil yapraklı bir sebze olan kale, lutein ve zeaksantin adı verilen antioksidanlar bakımından zengindir. Bu iki antioksidan yaşa bağlı olarak gelişen maküler dejenerasyon oluşumunu önlemekte ve katarakt gelişimini de yavaşlatmaktadır.

Reklam
Reklam

BONUS: GÜL SUYUNUN FAYDALARI

4. Havuç

Göz sağlığı ve keskin görüş yeteneği denildiğinde akla ilk gelen besin bileşeni olan beta karoten, havucun içeriğinde bol miktarda bulunmaktadır. Aynı zamanda mükemmel bir A vitamini kaynağı olan havucun bir orta boy kadar miktarı, günlük alınması gereken A vitamini ihtiyacının neredeyse 2,5 katı kadarını karşılamaktadır.

Hem beta karoten, hem A vitamini içeriği hem de antioksidan özellikleri ile havuç, serbest radikallerin nötralize edilmesini ve gözün maküler dejenerasyon (sarı benek hastalığı) ve diğer göz sorunlarına karşı korunmasını sağlamaktadır.

5. Balık

Yağ asitlerinin vücuda zararlı olduğu yönünde yaygın bir yanlış kanı bulunmaktadır. Ama aslında bazı tür yağ asitleri (omega-3 yağ asitlerinden dokosaheksaenoik asit - DHA gibi) iyi kolesterol için dikkate değer öneme sahiptir ve vücut işlevlerinin uygun şekilde gerçekleşmesi için gereklidir.

Reklam
Reklam

Ayrıca DHA yağ asitleri, gözdeki retinal fonksiyonları geliştirmekte, göz kuruluğunu önlemekte ve görme yetisini artırmaktadır. Somon balığı, uskumru, sardalye, orkinos, ringa balığı ve ton balığı gibi yağlı balıklar ise bu faydalı DHA yağ asitleri bakımından oldukça zengindir ve göz sağlığı için de son derece faydalıdır.

6. Kabuklu Yemişler

Sarı nokta hastalığı (maküler dejenerasyon) ve katarakt gibi göz sorunları ile mücadelede önemli bir savunma aracı olan E vitamini, kabuklu yemişlerin yapısında bol miktarda bulunmaktadır. Özellikle de, fıstık ezmesi, buğday tohumu, badem ve fındık E vitamini bakımından zengin kabuklu yemişlerden bazılarıdır. Bu gibi kabuklu yemişler aynı zamanda yağ oranı yüksek besinler oldukları için, kontrollü şekilde tüketilmesi daha sağlıklı sonuçlar alınması bakımından önemlidir.

7. Yumurta

Reklam
Reklam

Göz sağlığı açısından faydaları ile bilinen beta karoten dışında, diğer bazı besin bileşenleri de göz sağlığı için faydalı etkiler göstermektedir. Örneğin, yumurtanın içeriğinde bulunan lutein ve zeaksantin gibi iki önemli organik bileşen, gözler için önemli antioksidan görevler üstlenmektedir. Ayrıca yumurta, sarı nokta hastalığı ve katarakt gelişimine karşı koruyucu etki göstermektedir. Hali hazırda çok iyi bir protein kaynağı olan yumurta, hem göz hem de tüm vücut sağlığı açısından faydalı etkiler göstermektedir.

8. Sarımsak

Sarımsağın içeriğinde bulunan ve bir tür sülfid bileşeni olan alisin maddesi, antibakteriyel etkiler göstermektedir. Bundan dolayı sarımsak, hem tüm vücut sağlığı hem de göz sağlığı için faydalı özelliklere sahiptir. Böylece sarımsak, gözlerde oluşabilecek iltihaplanma ve mikrop kapması gibi durumlara karlı gözleri koruma altına almaktadır.

Reklam
Reklam

9. Salatalık

Kadınların gözlere maske yaparken de sık sık başvurduğu bir sebze olan salatalık, sadece göz altı torbalarının ya da göz altı morluklarının giderilmesinde değil, göz sağlığının korunmasında da etkili sonuçlar vermektedir.

Güçlü bir C vitamini ile kafeik asit kaynağı olan salatalık, gözlerin dinlenmesine ve yatışmasına yardımcı olmaktadır. Üstelik kalori değeri de düşük olan salatalığı, alerji durumu da söz konusu değilse, bol bol tüketmekte sakınca yoktur.