Göz kapaklarının içinde ağrılı bir şişlik ve iltihaplı bir akıntıya neden olan gözyaşı kanal tıkanıklığının endoskopik ameliyatlarla dışarıda iç bir iz kalmaksızın tedavi edilebildiği belirtildi.
Ortadoğu Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Soner Kadıköylü, gözyaşının, üst göz kapağının dış kısmında, kaşın hemen altında bulunan gözyaşı bezleri tarafından salgılandığını, göz yüzeyinde dağılarak kayganlık, koruma ve berraklık sağladığını ifade ederek, "Salgı bezlerinden salındıktan sonra göz yüzeyini ıslatarak burun kökündeki pınarcık denilen bölüme gelir ve oradaki iki adet delikten ince kanallar vasıtasıyla buruna aktarılır. Bu boşalma kanallarındaki herhangi bir tıkanıklık ‘gözyaşı kanal tıkanıklığı‘ olarak tanımlanır" dedi.
AĞRILI ŞİŞLİK VE AKINTIYA NEDEN OLUR
Kadınlarda daha sık görülen bu tıkanıklık sonucu hastanın, gözünün devamlı yaşarması ve çapaklanmasından şikayet ettiğini bildiren Op. Dr. Soner Kadıköylü, "Lakrimal sistem dediğimiz gözyaşını buruna ileten drenaj sistemi herhangi bir nedenden dolayı tıkandığında, üretilen göz yaşının bir kısmı göz kapaklarından yüze doğru akar. Bir kısmı da drenaj yollarında birikir, göllenen bu göz yaşı sıklıkla enfeksiyon geliştirir ve göz kapaklarının iç açılarında ağrılı bir şişlik veya iltihaplı bir akıntı ortaya çıkmasına neden olabilir. "diye konuştu.
TIKANIKLIK NASIL TESPİT EDİLİR?
Gözyaşı kanallarındaki tıkanıklığın tespiti için detaylı bir muayene ile göz sulanmasının sebeplerinin kontrol edildiğini, gözyaşı deliklerinden lavaj uygulaması yapılarak sıvı verildiğini anlatan Kadıköylü, "Hastanın genzinden sıvı geliyorsa kanallar açıktır, aksi takdirde kapalıdır. Kanalın kapalı olduğundan emin olmak ya da tıkanıklığın yerini tespit edebilmek için ilaçlı film (dakriosistografi) istenebilir” dedi.
İŞLEM NASIL YAPILIYOR?
Gözyaşı kanallarındaki tıkanıklığının tedavisinin cerrahi olduğunu belirten ve ameliyat sırasında göz yaşı kesesi ile burun boşluğu arasında yeni bir geçiş yolu açıldığını ifade eden Op.Dr. Soner Kadıköylü, "Endoskopik cerrahinin gelişmesiyle birlikte burun içinin rahat görülebilmesi nedeniyle dışarıdan yapılan ve birtakım sorunları da beraberinde getiren bu klasik ameliyat yöntemine alternatif endoskopik gözyaşı kesesi ameliyatları gelişmiştir. Endoskopik DSR ameliyatlarda dışarıda herhangi bir iz kalmaksızın bütün işlem burun içinden gerçekleştirilir ve gözyaşı kesesinin buruna bağlantısı sağlanır" diye konuştu.
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Soner Kadıköylü, "Endoskopik DSR”nin hastalar tarafından iyi tolere edilebilen, iz bırakmadığından kozmetik açıdan tercih edilen, travma oranı düşük ve başarı oranı ise yüksek bir operasyon olduğunu sözlerine ekledi.