Gribal enfeksiyon, gözlerde enfeksiyon başlangıcına neden olabiliyor

Gribal enfeksiyonunun gözlerde de enfeksiyon başlangıcına neden olabileceğine dikkat çeken uzmanlar, beyaz kar örtüsünün gözleri etkilememesi adına gözlük kullanılmasının faydalı olacağına işaret etti.

Özel Kayserigöz Hastanesi Başhekimi Op.Dr. Fatih Günan, zorlu geçen kış ayları için vatandaşlara önemli uyarıda bulundu. Karla kaplı alanlara bakarken ya da araba kullanıldığı sırada mutlaka ultraviyole koruyucu etkisi olan güneş gözlüğüyle gözlerin korunması gerektiği uyarısında bulundu. Op. Dr. Fatih Günan, yaptığı açıklamada, soğuk havalardan ve beyaz kar örtüsüne bakmaktan dolayı gözlerde oluşabilecek olumsuz etkilerin mutlaka önemsenmesi gerektiğini vurguladı. Soğuk hava, kar ve rüzgarın göz sağlığınız için koruyucu önlemler alarak korunmasını isteyen Günan, en hassas organ olan gözlere gerekli özenin gösterilmediğini dile getirdi.

Oysa soğuk ve karlı havaların gözleri de olumsuz etkilediği, zarar görmesinden en çok korkulan organ olmasına karşın, gözle ilgili olarak neredeyse hiçbir koruyucu önlem alınmadığını söyledi. Günan, kış aylarında genellikle kar ve soğuk havanın enfeksiyon hastalıklarında artışa yol açtığını belirterek, “Soğuk algınlığı türü üst solunum yolları enfeksiyonu geçiren hastalarda virüslerin gözyaşı kanalından göze ulaşabilir. Sonrasında gözde sulanma, yanma türü belirtiler görülür. Bu durumda kuvvetli çapaklanma, ışık hassasiyeti gibi belirtiler de eklenmiş ise bir göz doktoruna başvurmakta yarar vardır.” dedi.

Günan, özellikle kış şartlarının ağır geçtiği bölgelerde, çevrenin karla kaplı olduğu dönemlerde göz sağlığı açısından dikkat edilmesi gereken hususlar olduğunu ifade ederek, şu bilgileri verdi: “Kar, ultraviyole ışınlarını yüzde 88 oranında yansıtan önemli bir risk faktörüdür. Bilindiği gibi kısa dalga boylu enerjisi yüksek ışınlar, gözde konjonktiva tabakasından retinaya kadar birçok katmanda zararlı etkilere yol açabilmektedir. İnsanoğlu, 450-760 nm. arasında dalga boyuna sahip ışınları görebilmektedir, ancak ışığını gözle göremediğimiz 400 nm. ve altındaki dalga boyuna sahip bölümü ‘ultraviyole’ ya da bilinen deyişle ‘mor ötesi’ ışınlar göz için kuru göz rahatsızlıklarından, gözde konjonktiva zarında et yürümelerine (pterjium), korneada ‘keratit’lere, lens de katarakta, retina ve makulada sarı nokta hastalığına, yaşa bağlı makula dejeneresansı ve makula deliklerine, kar körlüğüne kadar oluşabilecek olumsuz etkilerden bahsetmek mümkündür. Bu nedenle özellikle karla kaplı alanlara bakarken, bu tür ortamlarda araba kullanırken mutlaka ultraviyole koruyucu etkisi olan bir güneş gözlüğü ile gözlerimizi korumamız gerekmektedir.”

Op. Dr. Fatih Günan, kuru iklim ve düşük nem şartlarının gözyaşının gözden buharlaşarak uzaklaşmasını hızlandırdığını anlatarak, "Bu dönemlerde ev içi ortamında soğuk buhar makineleri ile nem oranının arttırılması ya da hiç olmazsa kalorifer üstlerine kap içinde su konulması veya vazoda çiçek bulundurulması yararlı olacaktır. Kuru göz hastalığı bulunan kişilerin bu dönemlerde kullandıkları suni gözyaşı damlalarını arttırmaları da önerilmektedir." uyarısında bulundu.