Grip, Deyip Geçmeyin

Havaların ısı değerinin son günlerde değişkenlik göstermesi ile birlikte grip salgını da beraberinde geldi.

Ordu'daki özel ve kamu hastanelerinin acil servislerine çok sayıda vatandaş grip şikayeti ile gelirken Ordu Halk Sağlığı Müdürü Dr. Çetin Gündoğdu, “Alınan bütün tedbirlere rağmen grip hastalığına yakalanılabilir. Böyle bir durumda öncelikle aile hekimimiz ile irtibata geçmeliyiz” dedi.

Dr. Gündoğdu, “Grip hastalığı aile hekimlerimiz aracılığıyla aile sağlığı merkezlerinde tedavi edilebilmektedir. Tüm vatandaşlarımızdan temennimiz aile hekimlerini daha etkin kullanmaları ve birinci basamakta çözümlenebilecek sağlık problemlerinin ikinci basamağa aksetmeden çözümlenerek ikinci basamağa ihtiyacı olan vatandaşlarımıza daha fazla ve etkin zaman ayrılması sağlanmalıdır” diyerek, grip ile mücadele ve grip hastalığı ile ilgili bilgiler verdi.

Dr. Gündoğdu, “Grip, influenza adı verilen bir virüs tarafından oluşturulan, ani olarak 39°C üzerinde ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtiler ile başlayan bir enfeksiyon hastalığıdır. Daha sonra hastalık tablosuna boğaz ağrısı, burun akıntısı, hapşırma, gözlerin akması ve kanlanması gibi belirtiler eklenir. Özellikle çocuklarda, yaşlılarda ve kalp hastalığı, akciğer hastalığı, böbrek hastalığı, şeker hastalığı gibi kronik hastalığı olan kişilerde çok daha ağır seyrekmekte ve ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlara yol açmaktadır. Halk arasında çok sık olarak soğuk algınlığı ile karıştırılmaktadır. Soğuk algınlığı ateş yükselmeden, hafif kırgınlık, burun akıntısı, hapşırma gibi belirtiler ile kendini gösteren, halsizliğe yol açmadığı için yatak istirahati gerektirmeyen bir hastalıktır. Ayrıca grip, özellikle çocuklar ve yaşlılarda ikincil enfeksiyonlara zemin hazırlamakta ve orta kulak iltihabı, zatürre, beyin zarı ve beyin dokusu enfeksiyonları gibi komplikasyonlara neden olmaktadır. Grip hastalığının etkeni influenza virüsüdür. Başlıca bulaşma yolları, öksürük ve hapşırıklar ile etrafa saçılan damlacıkların hava yolu ile bulaşması, hasta kişiler ile direkt temas edilmesi ve hasta kişilerin ağız-burun akıntıları ile temas etmiş eşyalar ile bulaşmadır. Hasta bir kişinin bir ortama girip çıkması bile o ortamda bulunan kişileri hastalığın bulaşması açısından risk altına sokmaktadır. Bu nedenle grip evde, iş yerinde, okullarda, kreşlerde, toplu taşıma araçlarında çok kolaylıkla bulaşır” diye konuştu.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından, çeşitli gruplar gribin olumsuz etkileri açısından risk grubu olarak tanımlandığını ifade eden Halk Sağlığı Müdürü Dr. Çetin Gündoğdu, “Risk grubunda bulunan yaşlı, diyabetik, astımlı, kronik akciğer hastalığı olan, kronik kalp ve damar hastalığı olan, bağışıklık sistemi baskılanmış veya toplu yaşam alanlarında (huzurevi, bakımevi vb.) hayatını devam ettiren vatandaşlarımıza da aile hekimleri veya takiplerini yapan ilgili hekimlerin reçetesi ile bedeli SGK tarafından karşılanmak üzere aşı uygulaması yapılabilmektedir. Ancak 6 aydan küçük bebeklere, yumurta yediğinde alerjik şoka girenlere ve gebeliğinin ilk 3 ayında olan bayanlara grip aşısı uygulanmamalıdır. Gripten korunmanın başlıca yolu vücut direncinin düşmesini engellemekten geçer. Bu nedenle mevsim özelliklerine uygun giyinmeli, bol sulu gıdalar, taze sebze ve meyve tüketilmelidir. Hastalar ile yakın temastan, ortak eşya kullanımından kaçınılmalıdır. Ancak aldığımız bütün tedbirlere rağmen grip hastalığına yakalanabiliriz. Böyle bir durumda öncelikle aile hekimimiz ile irtibata geçmeliyiz. Grip vakalarının çok büyük bir kısmı hastaneye müracaat gerekmeksizin, aile hekimlerimiz aracılığıyla aile sağlığı merkezlerinde tedavi edilebilmektedir. Tüm vatandaşlarımızdan temennimiz aile hekimlerini daha etkin kullanmaları ve birinci basamakta çözümlenebilecek sağlık problemlerinin ikinci basamağa aksetmeden çözümlenerek ikinci basamağa ihtiyacı olan vatandaşlarımıza daha fazla ve etkin zaman ayrılmasını sağlamalarıdır” şeklinde konuştu.