Boğaz ağrısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, öksürük, halsizlik, bitkinlik ve kas ağrılarıyla seyreden gribin, akut bir virüs hastalığı olduğunu açıklayan Dr. Sarı, "Grip ve nezle, bulaşma şekilleri ve belirtileri yönünden benzerlik gösterir. Ancak gripte ateş, baş ağrısı ve kas ağrıları daha ön plandadır" dedi. Uzman Dr. Yasin Sarı, güneş ışınlarının azalması ve kapalı mekan kullanımının artmasıyla birlikte grip ve nezle gibi solunum yoluyla bulaşan hastalıkların arttığına işaret ederek, grip hastalığının nezleyle karıştırılmaması gerektiğine dikkat çekti. Vatandaşlara soğuk algınlıkları konusunda çeşitli uyarılarda bulunan Dr. Sarı, gripten korunmak için alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:
"Soğuk algınlığı, mevsimsel değişiklerde, özellikle bu dönemde ve aralık, ocak aylarında oldukça sık rastlanan bir hastalıktır. Son zamanlarda bu tür hastalıkları sık görmeye başladık. Bu tür hastalıklar, özellikle ani hava değişikliklerinde, vücut direncinin düşmesine bağlı olarak sık ortaya çıkan hastalıklardır. Soğuk algınlıkları, hava yoluyla ve damlacık yoluyla bulaştığı için, etraftaki insanlar için de birer bulaşıcılık kaynağıdır. Bu yüzden bu tip hastalıklara yakalanan insanların çevreleriyle sıkı bir temas içinde olmamalarını, özellikle öpüşmemelerini, sarılmamalarını öneririz.
Hapşıran hastanın, ağzını ve burnunu mendille örtmesi gerekir, çünkü hapşırık bulaşıcılığın başıdır. Bu tür hastalıklarda antibiyotik ve tedavinin fazla bir önemi yoktur. Bu çeşit hastalıklara yakalanmadan önce insanların ani hava değişikliklerine dikkat etmesini öneririz. İnce giyinmeyi ve sıkı teması yasaklıyoruz. Vücut direncini arttıran, özellikle meyve türü, C vitamini içeren turunçgilleri öneriyoruz. Bol sıvı, özellikle su tüketmelerini tavsiye ediyoruz. Dediğimiz gibi, antibiyotiğin ciddi anlamda fazla etkisi yoktur."