Yeşilçay, güçlü antioksidan yapısı sayesinde virüsler ile mücadelede güçlü bir besin kaynağıdır. Bağışıklık sistemini desteklemede yardımcı bir besindir. Bu özelliği sayesinde özellikle enfeksiyonel hastalıkların yaygın olduğu kış aylarında vücut direncini artırır ve zindelik verir.
Güçlü antioksidan bileşimi sayesinde kanser ile mücadelede de güçlü bir besin kaynağıdır.
Yeşilçay böbrek taşlarının düşürülmesinde de etkili bir yardımcıdır.
Beyaz çay yeşil çaya göre daha fazla antioksidan madde içerir ve virüsler ile mücadelede oldukça etkilidir. Bu nedenle grip gibi viral enfeksiyonlar ile mücadelede oldukça etkilidir.
Güçlü bir antioksidan olması sebebiyle, kanser hücrelerinin oluşmasını ve yayılmasını engelleyebilme gücüne sahiptir.
Beyaz çay kalp ve damar hastalıkları riskini de azaltmaktadır.
Adaçayı antioksidan açısından zengindir ve zararlı maddelerin vücuttan atılmasını sağlar.
Üst solunum yolu enfeksiyonlarında etkili bir bitkidir.
Bronşit ve astım ile ilgili belirtileri oldukça hafifletir.
Günde 1 - 2 fincandan fazla tüketilmesi tavsiye edilmez.
Hazırlanışı
2 çay kaşığı adaçayı 1 fincan kaynamış suyun içersine 5 - 10 dakika kadar bekletilerek içilebilir.
Zencefilin bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi vardır.
Zencefil vücut ısısını yükselterek terlemeyi ve grip esnasında virüsün vücuttan daha kolay atılmasını sağlar.
Zencefil antiseptik özelliği ile kanın temiz kalmasını sağlar.
İnatçı öksürük için ballı zencefil çayı çok etkili bir öksürük kesicidir.
Kefir probiyotik içeriği sayesinde güçlü bir bağışıklık sistemi takviyesidir. Bu sebeple özellikle kış aylarında bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi açısından tüketilmesi oldukça önemlidir.
Glisemik indeksi düşük bir besindir, kan şekerinin dengelenmesinde yardımcı olup tokluk hissi verir.
Anti oksidan özelliği sayesinde yaşlanmayı ve kronik hastalıkların oluşum süreçlerini geciktirir.
Sindirim sistemindeki zararlı bakteri ve mikropların temizlenmesinde etkilidir. Bağırsak florasının düzenlenmesinde etkili bir besindir.
Mide ülserine sebep olan "helikobakter pilori" adlı bakterinin yaşamasını ve üremesini engeller.
Yüksek miktarda barındırdığı kalsiyum ve magnezyum sayesinde kemik sağlığının korunmasına da yardımcı olur.
Balık yüksek oranda Omega3, fosfor ve bol miktarda protein içerir. D vitamini ve eser elementler açısından da oldukça zengindir.
İçerdiği zengin vitaminler ve mineraller sayesinde vücuda dinçlik verir ve savunma mekanizmasını güçlendirir.
Kandaki kolestrolü düzenlediği için kalp ve damar hastalıklarını önlemede önemli rolü vardır.
Nişasta ve yağların parçalanarak vücutta kullanılmasına yardımcı olur.
Soğan ve sarımsak güçlü antioksidan yapıları ile vücut direncini artırmada ve salgın hastalıklarla mücadelede çok önemli besinlerdir.
Soğanın ve sarımsağın içinde bulunan vitaminler, vücudun viral yollarla bulaşan hastalıklara karşı mücadelesinde çok önemli bir role sahiptir. Virüslere karşı vücudu adeta bir kalkan gibi korurlar.
Soğan ve sarımsak üst solunum yolları rahatsızlıklarında da etkili birer besindir.
Soğan ve sarımsak vücutta oluşan yara ve çıban gibi oluşumların iyileşme sürecini kısaltır.
Soğan ve sarımsak sindirim ve boşlatım sistemini dezenfekte eden bir yapıya sahiptir.
Soğan ve sarımsak tüketen insanların kalp ve damar rahatsızlıkları ile kansere yakalanma riskleri çok azalır.
Maydonoz yüksek miktarda A, C ve K vitamini içermektedir. İçerdiği bu vitaminler sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirici bir etkiye sahiptir.
Viral hastalıklarla mücadelede vücuda önemli bir destektir.
İçerdiği vitaminler sayesinde böbreklerin düzenli şekilde çalışmasını sağlar.
İçerdiği vitaminler sayesinde kemik ve sinir sistemi açısından oldukça faydalıdır.
İçeriğinde bulunan folik asit sayesinde kan basıncını düzenler ve kalp sağlığı için önemli bir yeri vardır.
Nar içeriğinde bulunan C, K, B1, B2, B5, B6 vitaminleri ve folik asit sayesinde vücut için önemli bir besindir.
Nar zengin içeriği sayesinde enfeksiyonlara karşı vücudu bir kalkan gibi korur.
Nar güçlü bir idrar söktürücüdür, bu etkisiyle vücuttan toksin atımını artırır.
Nar kolestrol ve kan şekerini düzenleyerek kalbi korur ve düzenli çalışmasını sağlar.
İçeriğindeki zengin antioksidanlar sayesinde kanser riskini azaltır.
Kivi bünyesinde C, E ve A vitamini barındırır.
Düzenli olarak tüketildiğinde vücudumuzu enfesiyonel hastalıklardan ve kanserden korur.
İçeriğinde bulunan vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir.
İçeriğinde bulunan potasyum ile tansiyonu dengeler.
Özellikle çocuklarda hapşırma ve öksürüğü azaltır.
Yüksek lif özelliği sayesinde sindirim ve boşaltım sistemini korur.