BALIKESİR (İHA) - Balıkesir'in Dursunbey İlçesi'ndeki bir maden ocağında meydana gelen, 17 işçinin ölümü, 7 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan grizu faciasıyla ilgili soruşturma sürüyor.
Tahkikatı yürüten Cumhuriyet Savcısı, bilir kişi incelemelerine göre, madendeki havalandırma sisteminin yetersiz olduğunu, ayrıca elektrik kablolarının "antigrizu" özelliği taşımadığını, bunların kusur olduğunu açıkladı.
İHA muhabirinin sorularını cevaplayan Cumhuriyet Savcısı İbrahim Köstekçi, çok sayıda işçinin ölümüyle sonuçlanan grizu patlaması olayını her yönüyle araştırdıklarını bildirdi. Şu ana kadar herhangi bir tutuklamanın söz konusu olmadığını kaydeden Köstekçi, "Ancak, soruşturma kapsamında tespit edilecek kusur durumuna göre tutuklamalar olabilir" dedi.
Maden ocağındaki patlamanın ardından ilk etapta Türkiye Kömür İşletmeleri bünyesindeki teknik elemanlara bilir kişi incelemesi yaptırıldığını anlatan Köstekçi, şu ana kadar elde edilen bulgulara göre maden sahasında yüksek oranda metan gazı ve zararlı gazların mevcut olduğu için madendeki faaliyeti geçici olarak durdurduklarını açıkladı. Bilir kişi incelemelerinin büyük ölçüde tamamlandığını, verilecek raporların da soruşturmada etkili olacağını kaydeden Köstekçi, "Bizim bilir kişilerle beraber olay yerinde tespit ettiğimiz değerlere göre gaz oranları yüksek. Bu gaz oranlarının yüksekliği havalandırma sisteminin yetersizliğinden de kaynaklanabilir, fay hareketlerinden de kaynaklanabilir. Şu anki haliyle biz havalandırma sisteminin çok yeterli olmadığını gördük. Bilir kişilerin düşünceleri de o yönde" diye konuştu.
Patlamanın nedeniyle ilgili henüz somut veri elde edilemediğini belirten İbrahim Köstekçi, şunları kaydetti:
"Patlama sebebiyle alakalı şu an elimizde somut veriler yok. Fakat, olay yerindeki madende kullanılan elektrik tesisatında kullanılan kabloların, 'antigrizu' özelliğine sahip olmadığını tespit ettik. Bu kablolar her an şasi yapabilir veya kıvılcım alabilir. Metan gazı da çok duyarlı bir gaz olduğu için patlama bundan meydana gelebilir. Şu anki bulgular ve değerlendirmelerimiz bu yönde. Henüz bilirkişi raporları kesinleşmediği için somut bir şeyler söylemek uygun olmaz. Ölenlerin yakınlarıyla yaralanan mağdurlar ve tanıkları dinliyoruz, bu konuda her türlü çalışmayı yapıyoruz. Enerji Bakanlığı'nın gönderdiği müfettişlerin raporlarını da istedik, kendileriyle görüşüp değerlendirme yaptık.
Kaldı ki, bu konuda gerek görürsek Zonguldak Karaelmas Üniversitesi'nden de teknik heyet ve bilir kişi çağırarak daha detaylı bir araştırma yapmayı düşünüyoruz. Fakat, şu anda madenin durumu bu incelemeleri yapmaya müsait değil. Hala madende çok yüksek oranda zehirli gazlar bulunuyor. Yeni bir olayın meydana gelmesine sebebiyet vermemek için ocaktaki zehirli gazların tahliyesinden sonra inceleme yapacağız. Şikayeti olanlar var, olayı her yönüyle araştırıyoruz. Patlamada hayatını kaybedenlerden birkaçının işe yeni başladığını, 2 gün önce başladığını tespit ettik. Maden sahasında yer altında çalışma işi çok riskli olduğu için bu konuda iş güvenliğiyle ilgili gerekli eğitimin sürekli verilmesi gerekiyor. Görsel ve yazılı olarak her türlü eğitimin verilmesi gerekiyor. Biz soruşturma kapsamında da bu yönleri detaylı bir şekilde araştırıyoruz. Tanıkları dinliyoruz, madende tutulan defterlerdeki kayıtları inceliyoruz. Kusurun etkisinde çok önemli hususlar olduğu için her yönüyle araştırıyoruz. Şu ana kadar herhangi bir tutuklama söz konusu olmadı. Ama, ileriki aşamalarda, soruşturma sürecinde tespit edilecek kusur durumuna göre tutuklamalar olabilir. Şu anda bunları söylemek için erken, bilir kişilerin vereceği raporlar, elde edeceğimiz diğer delil ve bulgulara göre gerek görürsek soruşturma kapsamında tutuklamalar olabilir."
Odaköy'deki maden ocağında halen yüzde 7 civarında zehirli gazın dolaştığı, yüzde 2'den sonra gazın tehlike arz ettiği öğrenildi. Patlamanın olduğu maden ocağındaki tünelde kömür çıkarılmadığı, kömür çıkarılması için bacanın hazırlık çalışmalarının yapıldığı, patlamanın da bu sırada gerçekleştiği bildirildi. Soruşturmanın titizlikle yürütüldüğünü vurgulayan Cumhuriyet Savcısı İbrahim Köstekçi, ifadelerin ardından bilir kişi raporlarının da kesinleşmesi neticesinde ihmal veya suistimal tespit edilmesi halinde sorumluların mutlaka ortaya çıkarılacağını kaydetti.