Gül kaçıncı Cumhurbaşkanı?

Referandumda oylanacak olan '11. cumhurbaşkanını halk seçsin'maddesinin yarattığı tartışma büyüyor. Muhalefet ve bazı hukukçular kaos çıkacağını savunuyor.

21 Ekim'de halkoyuna sunulacak anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumunda 11. cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören hükmün yarattığı tartışma büyüyor.

Referandumun yaratacağı kaos siyasetçiler kadar gibi hukukçular arasında da görüş ayrılıklarına yol açtı. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu, zor bir hukuki problemle karşı karşıya olunduğunu söyledi:

Reklam
Reklam

ÇOK KARIŞIK: "Hukuki süreç çok karışık olacak. Ama sayın Başbakanın açıklaması son derece yanlış. Şimdi hukuken şöyle bir durum var: Abdullah Gül, Meclis tarafından 11. cumhurbaşkanı olarak seçildi. Ama aynı zamanda halk 21 Ekim'de 11. cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin maddeyi oylayacak. 21 Ekim'de evet çıkarsa yeni bir hukuki durum ortaya çıkacak. Burada parlamentonun iradesi ile halkın iradesinin yarışması söz konusu. Hangisine üstünlük vereceksiniz?

GEREĞİ YAPILMALI: Meclis, bu metne, müdahale etmiyorsa halkın vereceği oya saygılı olacağını taahhüt etmiş olmuyor mu? Bence bu durumda referandumdan çıkacak sonucun da gereği yapılmalı.

İŞLEMLER TARTIŞILIR: En ciddi sorun şu olabilir. YSK, referandumda kabul edilen metne göre 11. cumhurbaşkanının seçilmesi için 40 gün sonra sandık kuracağını açıklayabilir. Bu durumda Abdullah Gül'e 11. cumhurbaşkanı değilsiniz demiş olur. O zaman bu Gül'ün yaptığı işlemlerin sorgulanması anlamına geliyor."

MADDE DEĞİŞMELİ

Reklam
Reklam

Eski Adalet Bakanlarından Prof. Hikmet Sami Türk de referandum öncesi Meclis'in geçici 19. maddeyi değiştirmesi gerektiği düşüncesinde. Türk, 367 oy sorunu nedeniyle bunun muhalefetin desteği olmadan yapılamayacağını da hatırlatıyor.

BU İŞ BİTMİŞTİR

AKP'li hukukçular ise durumu farklı yorumluyor. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, geçici maddenin 11. cumhurbaşkanını halkın seçmesini düzenlediğini hatırlattı. Kuzu, "11. cumhurbaşkanı seçildiğine göre, o maddenin hedeflediği konu kalmamıştır. İçi boş bir hükümdür. İki tane 11. cumhurbaşkanı olamayacağına göre, bu iş bitmiştir" dedi.

ŞİMDİYE KADAR ATILAN OYLAR NE OLACAK?

Siyasetçiler ve hukukçular tartışırken, sınır kapılarında oy kullanma işlemi sürüyor. Şimdiye kadar yüzlerce vatandaş referanduma katıldı. Hukukçular, referanduma sunulan metinde değişiklik yapılırsa kullanılan oyların akıbetini soruyor ve değişikliğin hukuki olmayacağını hatırlatıyor.

‘Türkiye yeni bir cumhurbaşkanı seçme durumuna zorla sokuluyor'

11. Cumhurbaşkanı seçiminin ilk aşamasında başlattığı anayasa tartışmasıyla 22 Temmuz seçimlerinin yolunu açan eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu da hukuki bir kargaşa oluşacağından endişeli. Anayasa taslağından evet çıkması durumunda Türkiye'nin birden bire 11. sıfatını taşıyan iki Cumhurbaşkanı ile karşı karşıya kalacağını savunan Kanadoğlu'nun görüşleri şöyle:

Reklam
Reklam

"Halk oylaması sonucunda tekrar bir tartışma başlayacak. Biz, bu anayasa değişikliği bu haliyle kabul edilir ya da halk oylamasına getirilirse büyük sorunlar yaşanacağını baştan söyledik. 'Evet' çıkarsa Gül'ün görev süresi sona ererek, 40. gününde Cumhurbaşkanını halk seçecektir. Yeni bir 11. Cumhurbaşkanı seçme durumuna Türkiye zorunlu olarak sokulacaktır. Anayasa değişikliğinde 11. Cumhurbaşkanı olarak seçilen kişinin hukuki durumu düzenlenmemiştir. Düzenlenmediği için bu sorunlar ortaya çıkacaktır."

PROF. GÜNDAY: GÜL ETKİLENMEZ

Ankara Hukuk Fakültesi Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Metin Günday ise diğer hukukçuların aksine referandumdan evet çıksa bile bu durumun Cumhurbaşkanı Gül'ü etkilemeyeceğini savunuyor. Günday, Gül'ün 11. cumhurbaşkanı olarak, o gün yürürlükte olan anayasa kurallarına göre seçildiğini belirterek "Geçici 19. maddenin uygulanma olanağı yoktur. Çünkü 11. cumhurbaşkanı seçildiği anda yürürlükteki anayasa hükümlerine tamamen uygundur" dedi. Günday aynı gerekçeyle Gül'ün görev süresinin 7 yıldan 5 yıla inmeyeceğini söyledi.

Reklam
Reklam

Kaynak: Vatan