Gül-Silajdziç ortak basın toplantısı

ANKARA (İHA) - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bosna Hersek'in egemenliği, siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunması ve bu ilkelerin sorgulanmaması yönündeki çabalarının sürdürüldüğünü söyledi.

Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Silajdziç ise, "'Kafkasya'daki gerginlik' uluslararası hukuk çerçevesinde gereken yapılsın, yeter ki insanlar ölmesin" dedi. Cumhurbaşkanı Gül'ün, Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Silajdziç ile Konsey üyeleri Nebojsa Radmanoviç ve Zeliko Komşiç ile yaptığı baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından iki lider Çankaya Köşkü'nde ortak basın toplantısı düzenledi. Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Silajdziç, Gürcistan ile Rusya arasındaki anlaşmazlık konusunda "Uluslararası hukuk çerçevesinde gereken yapılsın, yeter ki insanlar ölmesin" dedi. Ankara'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Silajdziç, "Biz burada kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Misafirperverliğiniz için teşekkür ederiz. İki ülke arasındaki siyasi ilişkilerden memnunum. İyi olan ekonomik ilişkilerin de en kısa zamanda daha iyi bir noktaya gelmesini temenni ederim. Enerji konusunda özellikle su alanında ülkemizdeki potansiyel büyük bölüm kullanılmamaktadır" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Türk yatırımcılara seslenen Silajdziç, şimdi Bosna Hersek'te yatırım yapma zamanı olduğunu ve 1-2 yıl sonra her şeyin çok daha pahalı olacağını söyledi. Dünyadaki önemli diyaloglarda yapıcı şekilde yer alabileceklerini söyleyen Silajdziç, ülkesinin küçük ancak farklı etnik, din ve kültür yapısıyla sembol olduğunu ifade ederek, "21. yüzyılda 16. yüzyıldaki insanlardan daha kötü olunmasına izin veremeyeceklerini ve dünyada birçok insanın ülkesindeki gelişmeleri beklediklerini kaydetti.

AGİT'in verilerine göre savaş sırasında 2,2 milyon vatandaşın ülkeyi terk ettiğini, ancak bugüne kadar 1 milyonu aşan kişinin döndüğünü kaydeden Silajdziç, durumun böyle kalması halinde medeni bir toplumdan ve Avrupa'dan bahsedilemeyeceğini, dünyaya "komşudan büyük ol, daha fazla tanka sahip ol, o zaman istediğini yaparsın gibi kötü bir mesaj verilebileceğini" söyledi. Silajdziç, savaş suçu işleyenlerin bir an önce adalete teslim edilmesinin önemli olduğunu, bölgenin barış, istikrar ve refah içinde yaşamasının zamanının geldiğini kaydetti.

Reklam
Reklam

Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Silajdziç, Gürcistan ile Rusya arasındaki anlaşmazlığa yönelik değerlendirilmesinin sorulması üzerine, Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi'nin resmi gündeminde henüz bu konuya değinmediğini ve bir karara varmadıklarını, ancak bu konuda ortak bir tutumları olduğunu kaydetti. Bosna Hersek'in acılı günlerinden sonra sivil kurbanların olduğu yerlere duyarlılık gösterdiklerini, sivillerin bunlara maruz bırakılmamaları gerektiğini düşündüklerini kaydeden Silajdziç, "Uluslararası hukuk çerçevesinde gereken yapılsın, yeter ki insanlar ölmesin" dedi.

Bosna Hersek'in paylaşacağı tecrübelere yönelik soru üzerine ise ülkesinde yüzyıllar boyunca uyum ve hoşgörü içinde farklı etnik, dini ve kültürel kimliklere sahip insanların refah içinde yaşadığını ifade eden Silajdziç, "1992'de bu konuda sınavı geçemedik. Maalesef bu konuda güçlü olan aşırı milliyetçilik oldu. Geçmişte başarılı olan toplumu tekrar ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Zor şartlar altında edindiğimiz tecrübeleri her yerde herkesle paylaşacağız" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Küreselleşmeye işaret eden Silajdziç, Müslüman ve Müslüman olmayanların dünyası arasında diyaloga değinerek, bugün dünyada birçok konferansta bu konunun ele alındığını, bu konunun küresel bir sorun olduğunu ve bu konuda küresel bir çözüme ihtiyaç olduğunu ifade ederek, "Tabii ki bu Kosova için de, Kafkaslar için de geçerli olabilir. Uluslararası toplum açısından tecrübe çok önemlidir. Bosna Hersek maalesef zamanında uluslararası toplum açısından çok önemli değildi ve çatışmalar hemen durdurulmadı" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise, Türkiye'nin "Bosna Hersek'in egemenliği, siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunması ve bu ilkelerin sorgulanmaması" yönündeki çabalarını sürdürdüğünü söyledi. Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı ve üyelerinin birlikte Türkiye'yi ziyaret etmesinin bu ülkenin Türkiye'ye verdiği önemi gösterdiğini anlatan Gül, konuklarının gösterdiği bu ilginin kendilerini mutlu ettiğini kaydetti. Bosna Hersek-Türkiye ilişkilerinin gerek Bosna Hersek'teki savaş yıllarında, gerekse savaş sonrasında yoğunluğunu yitirmeden devam ettiğini belirten Gül, ortak tarih ve kültürün iki ülke ilişkilerinin daha da geliştirilmesinin temelini oluşturacağını ifade etti. Gül, "Bundan dolayı Bosna Hersek, Türkiye ve Türk halkının gönlünde özel bir yere sahiptir" dedi.

Reklam
Reklam

"TÜM ETNİK GRUPLARA EŞİT MESAFEDEYİZ"

Gül, Türkiye'nin Bosna Hersek'te barışı sağlayan Dayton Anlaşması çerçevesinde faaliyet gösteren "Barışı Uygulama Konseyi Yönlendirme Kurulu"nun etkin bir üyesi olduğunu hatırlattı. Bosna Hersek'in egemenliği, siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunması ve bu ilkelerin hiçbir şekilde sorgulanmaması yönündeki çabalarının sürdüğünü kaydeden Gül, "Balkanlar'da kalıcı barışa önem veren Türkiye, Bosna Hersek'in çok kültürlü yapısını desteklemiş, bu yöndeki politikasını uluslararası platformlarda her fırsatta somut biçimde ortaya koymuştur. Bu açıdan Türkiye, Bosna Hersek bilincinin yerleşmesi için Bosna Hersek'in birliğine, bütünlüğüne çok önem vermekte, tüm etnik gruplarla çok yakın ilişki içinde olmakta ve onlara eşit mesafede hareket etmeye özen göstermektedir" diye konuştu.

Bosna Hersek'in istikrarlı, etkin, demokratik ve Avrupa ile Avrupa Atlantik kurumlarıyla bütünleşme yolunda ilerleyen bir devlet haline gelmesini arzu ettiklerini kaydeden Gül, "Bu yöndeki gelişmeleri memnuniyetle izlemekteyiz. Bu bağlamda Bosna Hersek'in 2008'in Haziran ayında Avrupa Birliği ile istikrar ve ortaklık anlaşması imzalaması ve Bükreş Zirvesi'nden sonra NATO ile yoğunlaştırılmış diyaloga başlaması çok önemli gelişmelerdir ve bunlar Bosna Hersek için çok önemli adımlardır. Bosna Hersek'in en kısa zamanda bu uluslararası yapılanmaların parçası olmasını sağlayacak reformları hayata geçirmesi, aynı zamanda etkin ve sürdürülebilir devlet olmasına da katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda savaş suçlusu Radovan Karadziç'in adalete teslim edilmesi bizi memnun etmiştir" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Görüşmelerde Bosna Hersek'teki Türk yatırımlarının daha da artırılmasına ilişkin görüş alışverişinde bulunduklarını kaydeden Gül, "Tüm bu alanlarda Türk yatırımcıların Bosna Hersek'e daha fazla ilgi göstermesini bekliyoruz" dedi. Bir gazetecinin Ermenistan'a gidip gitmeme konusunda bir karar verip vermediğine ilişkin sorusu üzerine Gül, "Günü, vakti gelince size bilgi verilecek" dedi.