Gül’ün "görev süresi" tartışma yarattı

Cumhurbaşkanı Gül’ün "görev süresi" tartışma yarattı. İşte uzman görüşleri...

ANKARA (ANKA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresinin Anayasa’da yazıldığı gibi 5 yıl olduğunu ve “Ben seçildiğimde görev süresi 7 yıldı. O yüzden 7 yıl yaparım” diye diretilmesi halinde bunun rejim sorununa yol açacağı yönündeki ifadeleri Cumhurbaşkanı görev süresine ilişkin tartışma başlattı.

Hukukçular ise her iki durumun da hukuka uygun olduğu görüşünde birleşiyor. Konuyu değerlendiren Anayasa Profesörü Ergun Özbudun, Cumhurbaşkanı seçimi ile ilgili “5+5” derken, Prof. Dr. Mümtaz Soysal ise Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesi konusundaki Anayasa değişikliğinin değiştirmesi gerektiğini ifade ederek, 5+5’i savundu ve “Yanlış bir Anayasa değişikliğiydi. Artık konu siyasal konu haline geldi. Nedir, konunun özünde Tayyip Erdoğan mı olacak, yoksa Abdullah Gül mü devam ettirecek? Olay aslında bir parti içerisinde 2 kişinin çekişmesi eksenindedir” dedi. Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden ise kamu hukukunda kazanılmış hakkın olamayacağını vurguladı ve süreci “Konu, Anayasa Mahkemesi’ne bir düzenleme olmadan da gitmez. Bana göre, 7 yıl daha çok tartışılır. Bu nedenle 5+5 daha uygundur. Çok tartışılacak bir konu” şeklinde yorumladı. Adalet eski Bakanı Oltan Sungurlu da iki durumun da hukuken mümkün olacağını öne sürerek, “Olay artık tamamen siyasal. Bu süreçte akla yakın gelen 5+5’dir” dedi.

Reklam
Reklam

Baykal’ın açıklamasıyla yeniden gündeme gelen tartışmayla ilgili olarak hukukçuların ANKA’ya yaptığı açıklamalar şöyle:

-ÖZBUDUN: GÖREV SÜRESİ 5 YIL-

Prof. Dr. Ergun Özbudun: “Benim görüşüm, 5 yıl olması gerektiği yönünde. Kamusal statülerde mutabakat olmaz. Şuan yürürlükte olan kural 5 yıldır. Ona bağlı olarak iki kere seçilebilme imkanı da vardır. 5+5 formülü bence iyidir. TBMM görev süresi de halen 4 yıldır. Ben 5+5’i savunan hukukçular arasındayım. Bu konuda bir tereddüt var. Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin bir kanun yapılmaya çalışılıyor. Yapılması gerekli. Tabi teknik ayrıntıları belirtmek için. Belirtilmese de Anayasa gereği 5+5’tir. Ayrıca, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ‘rejim krizi’ açıklaması da bence biraz abartılıdır. Lüzumsuz Anayasal tartışma doğar. Biliyorsunuz, bu memlekette en ufak bir şey dahi büyüyor. Büyük bir sıkıntı yaşanıyor. Tartışmalara gerek yok Anayasa’nın hükmü açık. Daha da açıklığa kovuşturmak istiyorlarsa kanuna hüküm koysunlar. Bir boşlukta yok aslında. Ama bu lüzumsuz tartışmayı önlemek için ne gerekiyorsa yapılsın.”

Reklam
Reklam

-KAMU HUKUKUNDA KAZANILMIŞ HAK OLMAZ-

Anayasa Mahkemesi Eski Başkanı Yekta Güngör Özden: “Cumhurbaşkanı seçiminde 5+5 formülü mü uygulansın yoksa 7 yıl mı görevde kalsın? İkisinin de tartışılacak yerleri var. Ama en basiti, kamu hukukunda kazanılmış hak olmaz. Kazanılmış hak olmadığı için Anayasa değişikli olduğu anda hükmünü ifade eder. Tartışmaları sona erdirmek için, Anayasa değişikliği yapılırken bir madde konulsaydı iyi olurdu. Onu koymadılar. Karmaşa baştan yaratıldı. Süheyl Batum diyor ki ‘seçildiği zaman 7 yıldı. Ama Anayasa değişikliği ile 7 yıl ortadan kalkıyor. 5+5 oluyor’ çok doğru. Özel hukukta kazanılmış hak vardır. Ama tekrarlıyorum. Kamu hukukunda kazanılmış hak yoktur. İkisi de tartışılır. Bunu ortadan kaldırmak için Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) kararı olmaz. Başbakan YSK’nın kararına karışamaz. Konu, Anayasa Mahkemesi’ne bir düzenleme olmadan da gitmez. Düzenlemeler belli bir süre içinde gitmesi lazım. Oda olmuyor. Değişiklik 2007’de yapıldı çünkü. Geçti. En iyisi yine bir Anayasa değişikliği gündeme getirildiği taktirdi bu konuya açıklık getirilmek olacaktır. Bana göre, 7 yıl daha çok tartışılır. Bu nedenle 5+5 daha uygundur. Çok tartışılacak bir konu.”

Reklam
Reklam

-BENCE 5+5 OLMASI GEREKİR-

-Prof. Mümtaz Soysal: “Bence, 5+5 olması gerekir. Aslında sorun şurada yatıyor. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesi konusundaki Anayasa değişikliği değiştirilmeli. Çünkü Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilecek. Bu da büyük bir seçim kampanyasını beraberinde getirecek. Süreç, son derece siyasallaşmış olacak. Bizim sistemimizde Anayasa gereği, Cumhurbaşkanı bütün organların uyum içinde çalışmalarını sağlamakla yükümlüdür. Görevi budur. Türkiye’de böyle bir uyum kalmadı. Cumhurbaşkanı siyasal partiden geliyor. Refah Partisi’nden. Bu da göz önüne alınmalı. Cumhurbaşkanını doğrudan doğruya seçilecek bir seçim kampanyasında tarafsızlık kalmaz. Orada bir yanlışlık var. Süreçteki yanlışlığın toparlanması için bunun düzeltilmesi gerekir. Yanlış bir Anayasa değişikliğiydi. Artık konu siyasal konu haline geldi. Nedir, konunun özünde Tayyip Erdoğan mı olacak, yoksa Gül mü devam ettirecek? Olay aslında bir parti içerisinde 2 kişinin çekişmesi eksenindedir.”

-İKİNCİ KEZ SEÇİLMEYECEKSE 7 YIL-

Reklam
Reklam

Adalet Eski Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu: “Bugünkü Anayasamıza göre Cumhurbaşkanın yetkileri çok geniş. Bu yetkileri olan Cumhurbaşkanı’nı tabi ki halk seçmesi lazım. Ama parlamento seçerse de bu sefer yetkilerini kısıtlanması lazım. Olaya geniş bir çerçeveden bakmak gerekiyor. Tabi halk seçerse, sistem başkanlık sistemi olur. Halkın seçimi ile gelen Cumhurbaşkanı sisteme biraz daha müdahil olur. Başkanın geniş yetkileri vardır. Bir de Cumhurbaşkanı’na sorumluluk getirmek gerekir. Bunlar hukuki tarafı. Bir başka konuda 5+5 mi olsun yoksa 7 yıl mı olsun? Bu Anayasa değişikliği yapılırken, böyle bir ibare konması gerekiyordu. Bu değişiklik bundan sonraki Cumhurbaşkanları için geçerli mi geçerli değil mi? Diye. Geçici madde şartı. Bu Cumhurbaşkanı’nın ikinci kez seçilme durumunu düşünürsek, o zaman 5 yıldır seçim süreci. Yok, ikinci kez seçilemeyecekse o zaman da 7 yıl görevde kalmalı. Burada her 2 durum da hukuken mümkün. Artık olay tamamen siyasal. Bu süreçte akla yakın gelen 5+5’dir.” (ANKA)

Reklam
Reklam