Gümrük Kapılarının Yap-işlet-devret Modeli Ile Yenilenmesi Projesi

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Ziya Altunyaldız, bütçeye herhangi bir yük getirmeden gümrük kapılarının yenilenmesi projelerinin hayata geçirileceğini belirterek, "Uyguladığımız yap-işlet-devret modeli, Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu Konferans Salonu'nda düzenlenen "Dış Ticarette Yaşanan Gelişmeler ve Vergi-Gümrük Mevzuatına Etkileri" konulu panelde yaptığı konuşmada, küresel rekabetin, ülkelere her alanda daha fazla maliyet avantajı sağlayacak politikalara yönelmeye zorladığını söyledi. Bakanlık olarak Türkiye'yi dünyada ticaretin en kolay ve en güvenli yapıldığı ülkelerden biri haline getirmek için çalıştıklarını ifade eden Altunyaldız, "Kolay ve güvenli bir ticaret sisteminin, firmalarımızı uluslararası arenada daha rekabetçi kılarak güçlendireceğine, bu yolla ticaretimizin daha da artacağına ve bunun ekonomik büyüme ve refahımıza doğrudan pozitif katkı sağlayacağına inanıyoruz" diye konuştu. Altunyaldız, OECD’ye göre, dünya ticaretinde maliyetlerin yaklaşık yüzde 15’ini gümrük işlemlerinin oluşturduğunu ve bu orandaki yüzde 1’lik azalmanın, dünya ekonomisine yaklaşık 40 milyar dolar katkı sağladığını belirtti. Türkiye'nin, dünya ticaretinden aldığı binde 8’lik payını 2023’te yüzde 1,5’e çıkarmak için bakanlık olarak azimle çalıştıklarını vurgulayan Altunyaldız, şunları kaydetti: "Sayın Bakanımızın bizlere çizdiği vizyon ve sağladığı büyük desteklerle bu yolda önemli adımlar attık ve birçok projemizi kısa sürede hayata geçirdik. Ülkemizi, AB ve EFTA ülkelerinde uygulanmakta olan ortak transit sisteminin bir parçası haline getirdik. Ticaret erbabımız, Bilgisayarlı Yeni Transit Sistemi'ni kullanarak, AB ve EFTA ülkelerine daha ucuz transit taşımacılık gerçekleştirebiliyor. Bu sistem sayesinde sektöre toplamda yıllık 67 milyon avro tasarruf sağlamış olduk. Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü ile güvenilir firmalarımıza önemli kolaylık tanıyoruz. Firmalarımız, bakanlığımıza başvuruda bulunarak bu statüyü almaya hak kazandıklarında, bakanlığımızın onlar için özel olarak tasarladığı VIP hizmetlerden yararlanabiliyorlar. Örneğin, eşyaları, gümrüğe hiç uğramadan ihracat yapabilmekte, daha az gümrük kontrolüne tabi tutulmakta ve yine gümrüklerde öncelikli kontrol edilme hakkına sahip olmaktadırlar. Bakanlık olarak diğer ülke gümrük idareleri ile imzalayacağımız karşılıklı tanıma anlaşmaları sayesinde bu statüyü kazanan firmalarımız bu yetkilerden sadece ülkemizde değil, anlaşma sağladığımız ülkelerde de yararlanabilecek." Şimdiye kadar 8 gümrük kapısının yenilendiğine değinen Altunyaldız, şöyle devam etti: "4 kapı ve 1 gümrüğümüzün yenilenmesi için de gerekli sözleşmeler imzalandı. Ayrıca 8 gümrük kapımızın yenilenmesi için de proje çalışmalarımızı başlattık. Bu projelerin toplam bütçesi 15 Eylül itibariyle yaklaşık 521,6 milyon lirayı bulacak ancak biz bütçeye herhangi bir yük getirmeden gümrük kapılarımızın yenilenmesi projemizi hayata geçireceğiz. Uyguladığımız yap-işlet-devret modeli, Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu tarafından en iyi kamu-özel sektör işbirliği modelleri arasında gösterildi. Bu modelin uluslararası alanda da takdir görmesi ve diğer ülkelere örnek gösterilmesi, bu çalışmalarımızın ne kadar isabetli olduğunu ortaya koyuyor." Panele, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürü Remzi Akçin, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, MIP Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. Genel Müdürü İsmail Hakkı Taş da katıldı.