Gümrük Ve Ticaret Bakanı Yazıcı:

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, "Ürün künyesini devreye sokacağız inşallah. Devreye soktuğumuzda aldığınız tükettiğiniz her ürünün nerede, ne zaman üretildiğine ilişkin bilgilere erişme imkanına kavuşacaksınız" dedi.

Yazıcı, AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaretinde yaptığı konuşmada, ülkeye ne getirip ne getirilmediğini ölçmenin en kestirme yönteminin kıyaslama olduğunu belirterek, 2002'den beri AK Parti olarak Türkiye'nin her alanında değişim ve dönüşümünü gerçekleştirdiklerini içtenlikle ifade ettiklerini söyledi.

Hükümetin yalana dolana sapmadan, 3 Kasım 2002 seçimi öncesi milletten yetki isterken söylenen sözlere sadık kalarak, onları seçim meydanında terk etmeden çalışmalarına devam ettiğini anlatan Yazıcı, "O gün ne dedik- 'sizin gündeminiz, hükümetin gündemi olacak' dedik. Halkın gündemi neyse hükümetin gündemi de o. Hamdolsun 3 Kasım 2002'den bu yana AK Parti Hükümeti'nin sorumluluk üstlendiği günden bu yana hükümetler, her hafta veya 15 günde bir, olağan toplantılar yaparken gündemde halk var, millet var" diye konuştu.

Yazıcı, popülist politikalara itibar etmediklerini vurgulayarak, "Milletimize, popülist anlama gelebilecek, eski ifadeyle halk dalkavukluğu anlamına gelecek bir beyanımız, taahhüdümüz olmadı. Yapabileceklerimizi çok açık seçik ifade ettik ve onların da hep arkasında durduk, ama neyi yapabileceksek onu da millete ait bütçe imkanlarını dikkate almak suretiyle söyledik. Finansmanını bulamayacağımız, ifade ettiğimiz zaman diliminde gerçekleştiremeyeceğimiz hiçbir taahhütte bulunmadık. Yürüyüşümüzün temelinde bu iki unsur yatıyor" ifadelerini kullandı.

IMF'ye 23 milyar dolar borcu olan bir Türkiye'nin, bugün bu borcunu 400 milyon dolara ve mayıs ayında da sıfırlayacak bir noktaya getirilmesinin arkasında yatan önemli faktörler olduğunu ifade eden Yazıcı, şöyle devam etti:

"Çalışmalarımızda Türkiye'yi gerçekten tek başına milli gelirin 2 bin 500, 3 bin dolar düzeyinde olduğu Türkiye'yi alıp bugün 10 bin 500 dolara getirdiysek, ihracatımız 36 milyardan dolar iken bugün 152 milyar dolara çıkartmışsak ve Türkiye, gerçekten uluslararası ekonomik ölçüm için kullanılan standartları veya ölçüm yapan müesseselerin değerlendirmelerini dikkate aldığımızda ekonomik performans itibariyle örnek gösterilecek bir durumda ise bunun arkasında yatan önemli faktörler var."

Yazıcı, AK Parti olarak insan odaklı bir parti olduklarını, faaliyetlerinin merkezinde bireyin bulunduğunu ve "insanı yaşat ki devlet yücelsin" düsturuyla yola devam ettiklerini dile getirerek, "Bütün sorunları çözdüğümüz iddiasında değiliz, ama hep iyi şeyler, doğru şeyler yaptık. Yani hem iş yapacaksın hem de hatan olmayacak, kusurun az olacak, bu önemli bir meziyettir, diye düşünüyorum" dedi.

-"Ürün künyesini devreye sokacağız"-

Bu sabah 10 Ocak 2013 itibariyle özellikle dış ticaret alanında hizmet üreten, Türkiye'ye katma değer sağlayan ticaret erbabının rekabet gücünü arttırmak ve maliyetleri düşürmek amacına dönük ve çağdaş uygulamaları Türkiye'ye taşıma destekli dört projenin lansmanını yaptıklarını hatırlatan Yazıcı, "Bunlardan biri, yetkilendirilmiş yükümlü, bir diğeri yerinde gümrükleme, bir diğeri izinli gönderici ve bir diğeri de ortak transit sistemi. Bu projelere son derece önem veriyoruz. İlk lansmanı İstanbul'da 10 Ocak'ta yapmıştık. Türkiye'nin değişik bölgelerinde planladığımız şekilde bölgesel tanıtım lansmanını yapıyoruz. İkinciyi de burada yaptık" dedi.

Yazıcı, bir basın mensubunun Hal Yasası'yla ilgili sorusu üzerine, şunları kaydetti:

"Hal Yasası, Türkiye'yi ileri götürmeyi amaçlayan önemli bir yasa. Daha önceki yıllarda çıktı, ama bunun yürürlüğe konulması değişlik farklı mülahazalarla ötelenmişti. 1 ocak 2003 tarihinde öngörüldüğü şekilde yürürlüğe girdi. Tabii bu yasanın uygulamasıyla alakalı hem toptancı hal işleticilerinin hem belediyelerimizin, birkaç tane de özel hal işeticileri var, onların da yapması gerekenler var. Bu Hal Yasası dediğimiz yasanın içerisinde pazar yerlerine ilişkin düzenlemeler var. Yani tarladan sofraya ürünün, sebzenin ve meyvenin kayıt altına alınarak tüketiciye fiyat artışına yol açmadan veya da fiyat artışını önlemeyi amaçlayan bir yasa."

Türkiye'de 2010 yılı verilerine göre yaklaşık 45 milyon ton meyve ve sebze üretimi olduğunu kaydeden Yazıcı, şu bilgileri verdi:

"Bunların parasal değeri, 65-70 milyar TL dolayında. Bu kadar büyük bir varlık. Bunların biz yüzde 5'ini ihraç edebiliyoruz. Yüzde 95'i iç piyasada. İç piyasaya sevk edilen ürünün yüzde 25'i paketleme, sevkıyat yanlışlığı dolayısıyla telef oluyor, yok oluyor. Geriye kalan yüzde 30'u kayıtlı, yüzde 30'un dışındaki kayıt dışı. Yani kayıt dışının çok muazzam olduğu bir alan. Yasa, bu alandaki sorunları gidermeyi amaçlıyor. Yasanın uygulama süreci içerisinde birtakım eksiklikler oldu. Bir de halk kayıt sistemi var. O yazılımda sorunlar yaşadık. Yazılımdan sonra donanım kısmında sorunlar yaşadık, ama bunlar giderilmek üzere. Tabii ürün künyesini devreye sokacağız inşallah. Devreye soktuğumuzda aldığınız tükettiğiniz her ürünün nerede, ne zaman üretildiğine ilişkin bilgilere erişme imkanına kavuşacaksınız. Bu da tüketici hukuku bakımında önemli, üreticiler bakımından önemli.

Mecliste görüşülmekte olan bugün devam edecek olan tasarıyla birleştirilen bir öneri var; birkaç maddede düzenleme öneriliyor. O da kapalı mekanlara ilişkin. Bunların sevk ve idaresine ilişkin bir düzenleme var. Mecliste, o müzakere edilecek, yoksa Hal Yasası'nın genel konseptine aykırı bir düzenleme söz konusu değil. Söylediğim hedeflere varmayı önleyecek bir düzenleme asla söz konusu değildir."

Bakan Yazıcı, Bursa Valisi Şahabettin Harput ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile tarihi Koza Han'daki esnafları da ziyaret etti.

Muhabir: Büşra Nur Özcan / Haluk Yüksel